Kamu emekçilerinin lenine hiç karar çıkmadı

ANKARA (ANKA) - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Sami Evren, bugünü kadar hiç bir toplu sözleşme görüşmelerinde kamu emekçilerinin lehine karar çıkmadığını ifade ederek, "AKP İktidarı 2002'den buyana kamu emekçilerinin ücretlerini yüzde 30 geriletti. Bunun nedeni 2002’den bu yana uygulanan harcama disiplini politikasıdır” dedi.

KESK Genel Başkanı Sami Evren, 15 Ağustos tarihinde başlayacak olan toplu görüşmelerle ilgili düzenlediği basın toplantısında şu anda yürürlükte olan toplu görüşme meşru olmadığını iddia ederek, "KESK’i kimse toplu görüşmeye dâhil edemez. Meşru ve zorunlu olan Toplu iş sözleşmesi masasıdır" diye konuştu.

-"TOPLU GÖRÜŞME, TOPLU SÖZLEŞME DEĞİLDİR"-

Evren, 4688 sayılı yasanın kamu emekçilerinin iradesini hükümete teslim ettiğini savunarak, " Ancak üzerini çizerek söylüyoruz ki 'toplu görüşme', toplu sözleşme değildir. Yaptırım gücü, grev hakkı gasp edilen sendikalarla hükümetin görüşmesinin bir anlamı yoktur." değerlendirmesinde bulundu.

KAMU EMEKÇİSİ AÇLIK SINIRINDA

KESK Genel Başkanı Evren, kamu emekçisinin açlık sınırında yaşadığını bildirerek şöyle dedi:

“Serbest piyasa ekonomisi sermaye hareketlerini kontrolsüz kılarken, emeğin haklarını yok sayıyor. Son bir yılda 1 milyondan fazla insan işini kaybetti. Zaten işi olmayan işsizlerin sayısı ise 6,5 milyonu buldu. SSK, Bağ-kur ya da Emekli Sandığından emekli olmuş milyonlarca emekli açlık sınırı altında gelire sahip. Kamu emekçilerinin yüze 35’i yoksulluk sınırının altında ücret almakta. KESK, 2010 yılı için bin 500 TL temel ücret talep etmektedir. İşsiz yurttaşlara da işsizlik ücreti verilmesi gereklidir.

EMEKÇİLERİN TALEPLERİNİ KARŞILAYACAK KAYNAK VARDIR

Siyasi iktidar emekçilerin ücretlerine yansıyacak zamları önerirken her yıl olduğu gibi bu yıl da kaynak meselesini önümüze getirmektedir. Şirketlere teşvik üstüne teşvik yağdıran hükümet bilmelidir ki emekçilerin taleplerini karşılayacak kaynak vardır. Kurumlar vergisi indiriminden vazgeçilir, sermaye hareketleri vergilendirilir, kayıt dışı ekonomi kayıt altına alınırsa; son günlerde Kürt Sorunu’nda yakalanan olumlu havanın çözüm yolunda gelişmesiyle birlikte, barış sağlanır, operasyon ve çatışmalarda heba edilen, milyonlarca dolar harcama durdurulursa kaynak ortaya çıkar. Bu kaynak emekçilerin reel kaybını karşılamakla beraber milyonlarca işsize iş imkânı sağlar.”