HABER

Kerala: İçki yasağı çözüm mü?

Kerala, Hindistan'ın kişi başına en çok içki tüketilen eyaleti. Bunun sağlık sorunları ve sosyal problemler yarattığı doğru. Ama yasak sorunları çözer mi? 50 civarında kitaba imzasını atmış bir Keralalı yazar 'hayır' diyor.

50'den fazla roman, hikaye, seyahat ve deneme kitabının yazarı Paul Zacharia Hindistan'ın Kerala eyaletinin kültürel hayatında önemli yeri olan şahsiyetlerden biri. Kişi başına alkol tüketiminin en yüksek olduğu Kerala eyalet yetkililerinin alkol yasağı kararı üzerine, şunları kaleme aldı:

Kerala'nın Katolik Hristiyan bir çiftçi ailesinden geliyorum ve köyümüzde insanlar içki içmeyi severler.

Her ailenin bir hindistan cevizi çiftliği vardır. Sabahları işi hindistan cevizi özünden alkole dönüştürecekleri bir sıvı çekmek olan "hurma şarapçıları" gelir ve çektikleri içkiyi dükkana götürüp satmadan önce bize de bir iki şişe bırakırlar.

Toddy (hurma şarabı) adını verdiğimiz bu içki gün boyu mayalanır ve akşama doğru şaraba epeyce benzeyen acımtırak ve sert içkiye dönüşür.

Fakat sabah bize bırakılan daha tam mayalanmamış tatlı içki önce mutfağa gider. Kadınlar bununla mayalı pirinç unu ve hindistan cevizi sütünden bir tür krep yaparlar.

Bununla kahvaltı eden çocuklara da birer bardak verilir.

Günahı yokBen de bütün çocuklar gibi çocukken her sabah bir bardak tatlı toddy içerdim. Proteini bol alkolleşmemiş güzel bir içecektir. Kadınlar da içerler. Bunun günah olacak özel bir yanı yoktur.

Okuldayken, arkadaşlarımla gezmeye başladığım daha ileri yaşlarda bu içeceğin gerçekten içki olan halini tattım. Bir şişe sert hurma şarabı 1960'larda iki ya da üç rupiye alınabiliyordu. Ne kadar saçma olursa olsun bunu içerek çok radikal bir şey yaptığımızı sanırdık.

Sonra lise. Arkadaşlarımıza artık erkek olduğumuzu kanıtlamak için içmeye başladık.

Bunu izleyen yıllarda Mysore ve Bangalor'da yüksek öğrenimimi yaptım.

Orada viski, konyak ve rom içmenin zevkine vardım. Bangalor'da hatırladığım kadarıyla çoğunlukla bira içerdik. Şişesi 1,60 rupiydi ve epeyce içerdik.

Sonunda nihayet içki konusunda makul bir tecrübe sahibi olmuştum.

1960'ların sonlarında Kerala'ya döndüm ve bir lisede öğretmen olarak çalışmaya başladım.

Yıllarca çoğunlukla arkadaşlarla beraberken müthiş içtik. Neden yaptık, gerçekten bilmiyorum. Belki çevremizi saran sıkıcı hayattan kaçmak içindi, belki de muhabbetin tadını çıkarabilmek için.

Kerala'da dört yıl çalıştıktan sonra başkent Delhi'ye geçtim ve editör olarak çalışmaya başladım. Popüler bir içki mekanı olan Basın Klübü'nün üyesi olmuştum. İçki alışkanlığımı sürdürdüm.

1993 yılında bir medya şirketiyle çalışmak üzere Kerala'ya döndüm ve döner dönmez alkol tüketiminin arttığını farkettim. Kentteki barların ve sert içki tüketen insanların sayısı artmıştı.

Bunun bir sebebi hurma şarapçılığı mesleğinin bütün partilerden politikacıların kontrolüne geçmesi ve hurma şarabının kalitesinin bozulmasıydı. Bu yüzden bir çok kişi barlara ve sert içkilere yönelmişti.

Şu anda 69 yaşındayım ve hala içki içmeyi seviyorum.

Fakat her yıl iki ya da üç ay içkiye tamamen ara verip vücudumu temizliyorum. Seyahat ettiğim zaman bir miktar iyi viski, konyak alıyorum ve şarabın kalitelisini içmeye çalışıyorum.

Dikkat ediyorum kısacası, çünkü Kerala'da bir çok arkadaşımı içki yüzünden kaybettim. Bunların arasında çok iyi yazarlar, film yapımcıları, tiyatro sanatçıları, büyük kültür insanları vardı.

Kerala eyaleti ve halkının özel olarak alkole düşkün olduğu görüşünde değilim. Hindistan'ın diğer güney ve kuzey eyaletlerinde de çok içen insanlar var.

Fakat hükümetin alkol satışlarından iyi para kazandığı gerçek, yani Kerala eyalet hazinesinin gönenci içkiye bağlı.

Bu yüzden hükümetin Kerala'da aşamalı içki yasağı girişimini çılgınlık olarak görüyorum açıkçası.

Alkolü yasaklayıp barları kapatırsanız alkol alış verişi karaborsada yapılmaya başlanacak. Devlet gelirlerini kaybedecek.

İçkiyi sorumlu ve dikkatli bir şekilde kullanmamanın Kerala'da sağlık sorunları ve sosyal problemler yarattığı doğru.

Fakat bu sorunu alkolü yasaklayarak çözemezsiniz.

En Çok Aranan Haberler