HABER

"Kesin bir adım attık"

ANKARA (İHA) - Kopenhag zirvesi dönüşü Esenboğa Havalimanı'nda açıklama yapan Başbakan Gül, "Avrupa Birliği için yaptığımız her şeyi Türk halkı hak ettiği için yaptık. Bunu bir kez daha tekrarlamak istiyorum, çünkü Türkiye'nin yolu bellidir. Bu yol çağdaş ülkelerin üstüne çıkma yoludur. Bunun için de yapılması gereken reformlar halkımız hak ettiği için yapılacaktır" dedi.

Avrupa Birliği'nde kararların oy birliğiyle alındığını kaydeden Başbakan Gül, AB içinde bazı ülkelerin Türkiye'ye müzakere tarihinin hiç verilmemesini istediğini, bazı ülkelerin ise daha ileri tarihleri ifade ettiklerini söyledi. Zirveden önce de 'tarih için tarih' görüşünün ifade edildiğini hatırlatan Gül, "Bugün gelinen nokta şudur ki: Türkiye AB yolunda çok kesin bir adım atmıştır. Türkiye'nin tartışmalı olan adaylığı kesin ve gerçekleşmiş durumdadır. Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir ray döşenmiştir ve 2004 tarihi Türkiye'nin müzakerelere başlaması için kesin bir tarih olarak kabul edilmiştir" değerlendirmesinde bulundu. Başbakan Gül, bu aşamadan sonra kendilerine düşen görevin Türkiye'yi üyelik müzakerelerine çok daha iyi hazırlamak olduğunu ifade etti.

Başbakan Gül, Türkiye'nin daha erken bir tarih alamamasının AB içindeki çeşitli çekişmeler ve çeşitli önceliklerden kaynaklandığını söyledi. Başbakan Gül, bundan sonra değerlendirmeyi kamuoyuna bıraktığını belirterek, şimdiye kadar AB'nin reformlar konusunda Türkiye'yi zorladığını, 58. Hükümet döneminde ise Türkiye'nin AB'yi zorladığını, çünkü zorlama hakkını kendisinde gördüğünü ifade etti. Başbakan Gül, zirvede taslak metin üzerinde önemli değişiklikler yapıldığını da kaydetti.

Soruları da cevaplayan Başbakan Gül, "Güney Kıbrıs'ın AB'ye üyeliği söz konusu. Güney Kıbrıs'ın da AB içinde veto hakkı olacağından bu durum Türkiye'nin adaylığını ve Kıbrıs sorununun çözümünü nasıl etkiler?" sorusuna, "Metinleri dikkatle okursanız, bu metinlerde şu konu tespit edilmiş ve imza altına alınmıştır: AB genişleme süreci geri dönülemez bir yoldadır. Dolayısıyla bunu bloke etmek, bunu engellemek hiç kimsenin yapabileceği bir şey değildir. Bu taahhütlerin hepsi verilmiştir. Dolayısıyla o yönde bir engel görmüyoruz" karşılığını verdi. Başbakan Gül, Türkiye'nin AB dışında yeni arayışlara yöneleceği yönündeki fikirlerin hatırlatılması üzerine, Türkiye'nin potansiyelinin büyük olduğunu hatırlatarak, Türkiye'nin dış politika araçlarını genişletmesinden bahsettiğini söyledi.

Gül, Irak konusunda AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın referanduma gidileceği yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, bu konunun önümüzdeki günlerde değerlendirileceğini belirterek, "Sayın Genel Başkan, bunu 'kamuoyunun düşünceleri dışındaki politikalar demokratik ülkelerde takip edilmez' anlamında söylemiştir. Yoksa anayasamız gereği de bir referanduma gitmek mümkün değil. Ama demokratik ülkelerde kamuoyunun düşünce ve görüşleri daima dikkate alınır" değerlendirmesinde bulundu. Gül, Erdoğan'ın zirvedeki üslubu konusundaki eleştirilere yönelik soru üzerine ise gülümseyerek, "Şimdi biz önümüze bakıyoruz. Amacımız da dediğim gibi bu yolda daha hızlı mesafe almaktır" dedi. Gül,Yunanistan'la Türkiye arasındaki sorunların Lahey Adalet Divanı'na gidilmeden çözülüp çözülmeyeceğine ilişkin şu değerlendirmede bulundu:

"Bu konularda genel bir mutabakat vardır. Engelleyici tavırlar ortaya çıkmayacaktır. Dikkat ettiyseniz Türkiye'nin daha erken bir tarih alması yönünde Yunanistan'ın da çok dikkati çeken gayretleri olmuştur."

Başbakan Gül, "Gazetelerde yer alan Teksas baskısı diye tabir edilen ABD'nin girişimleri konusunda AB ülkelerinin liderleri rahatsızlıklarını size ilettiler mi?" sorusuna, "Söylenen şekilde değil ama başka şekilde bazı görüşler tabi ki bize ifade edildi. Biz de bunlarla ilgili görüşlerimizi kendilerine söyledik" dedi.

Başbakan Gül, Kıbrıs konusunda Rum kesiminin AB'ye üyeliğinin onaylanmasının ardından KKTC ile entegrasyona gidileceği yönündeki açıklamaların hatırlatılması üzerine, Kopenhag zirvesinde Kıbrıs meselesinin çok fazla gündeme gelmediğini hatırlatarak, Kıbrıs meselesiyle AB'nin genişleme sürecinin bir birinden biraz ayrı gittiğini, Kıbrıs'la ilgili gelişmelerin BM Genel Sekreteri'nin öne sürdüğü plan çerçevesinde tartışıldığını ifade etti. Gül, "28 Şubat'a kadar bir süre vardır. Bu süre içinde ümit ediyorum ki hepimizi tatmin edici bir uzlaşmaya varılır" diye konuştu.

Başbakan Abdullah Gül, açıklamalarının ardından eşi ve çocuklarını da yanına alarak ATA uçağıyla Kayseri'ye gitti.

En Çok Aranan Haberler