Kılıçdaroğlu: Ben 'adalet' diyorum o 'atlet' diyor
canlı yayında soruları yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirdiği atletli fotoğrafıyla ilgili 'Ben 'adalet' diyorum o 'atlet' diyor. O fotoğrafta kibir asla yoktur. Sıradan sade bir vatandaş olmaktan gurur duyuyorum' ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu ayrıca, CHP'nin 2019 Cumhurbaşkanı adayıyla ilgili önemli ipuçları verdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu NTV canlı yayınında Oğuz Haksever’in konuğu oldu. Gündemdeki konulara dair önemli açıklamalarda bulunan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirdiği atletli fotoğrafıyla ilgili 'Ben 'adalet' diyorum o 'atlet' diyor. O fotoğrafta kibir asla yoktur. Sıradan sade bir vatandaş olmaktan gurur duyuyorum' dedi. "CHP'nin 2019'daki seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı kim olacak' sorusuna da yanıt veren Kılıçdaroğlu, "CHP'lilerin aklından geçen pek çok seçeneği vardır. Tanınmış bir adayımız olacak. Bütün ayrıntıları düşünmek gerekir. Makul, ortak aklı egemen olan, temiz, saf, halkını seven kucaklayan bir cumhurbaşkanı adayı olmalı. Dünyayla da barışık bir aday olmalı" ifadelerini kullandı.
İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkan satır başları;
"ERDOĞAN'IN 'KILIÇDAROĞLU' DİYE BİR ZAAFI VAR"
Erdoğan ilginç bir insan ama bir zaafı var Kılıçdaroğlu hastalığına müzdarip. Ya Kılıçdaroğlu ne yaptı Allah aşkına. Bence bu hastalıktan kurtulması lazım. Bu ülkede demokrasi olacaksa kesin ben olacağım. Herkesi susturacağım diyorsa o ayrı bir şey. Becerebilir mi? Oturup düşünmesi lazım. O konuşmasa ben havuz medyasında yer almayacağım. O konuşunca çok şükür beni de ara sıra manşetlerde görüyorlar.
Sürekli beni eleştirebilir. Bunun belli bir düzeyi varsa saygı gösteririm. Ama bazen düzeyi aşıyor. Yaptığı bir konuşmada 'korkak değilsen, ödlek değilsen' gibi bir sürü laf etti. Ben de kendisine onun deyimiyle çağrı yaptım 'Ey Erdoğan korkak değilsen gel karşıma, konuşalım' dedi. Buradan da söz veriyorum ona yarım saat konuşsun o ben 10 dakika konuşacağım. Cesaretin varsa gel karşıma konuşalım ne diye meydanlarda bağırıyorsun.
"CHP'YE OPERASYONUN İLK AYAĞI"
Enis Berberoğlu şuan radyodan bizi dinliyor. Rehin alınan bir kişi o. CHP'ye operasyonun ilk ayağıdır. Enis Berberoğlu'nun MİT tırlarıyla ilgili bir suçu yoktur. Herkesin bildiği bir olay devlet sırrı olur mu? Ben bu 'devlet sırrı'nı daha önce açıkladım hem de grup toplantısında. Çünkü bu bir devlet sırrı değil. Bunun bir sır olabilmesi için bu tırların geçtiği yerlerde Valilerin de haberi olması lazım. Emniyet'e Jandarma'ya haber verilmemiş bu birilerin sırrıdır, devlet sırrı değildir.
"O GÖRÜNTÜLERİ BEN DE İZLEDİM"
Bu ülkede adalet yoktur. Hiçbir vatandaşın can ve mal güvenliği yoktur. Düşünsenize 300 küsur yılla yargılanacaksınız, sonra beraat edeceksiniz. Bu mümkün mü? Adalet mi bu? Enis bey ne yaptı? O görüntüleri ben de daha önce izledim.
"AKINCI İDDİANAMESİNDEN BAZI İFADELER ÇIKARILDI"
Sivil darbe dönemini yaşıyoruz. Akıncı iddianamesinden bazı ifadeler çıkarıldı. Açık ve net söylüyorum. Bir devleti bir çete yönetemez. Bir devleti halkın seçtiği hukukun üstünlüğünü savunan kişiler yönetir. MİT 'devlette liyakat sistemine uyulmalı' diye bir yazı yazdı. Bu çok önemli.
ATLETLİ FOTOĞRAF POLEMİĞİ
Adalet Yürüyüşü pek çok kişinin ezberini bozdu. Kimse inanmıyordu. Bütün ezberler bozuldu. Adalet Yürüyüşü'ne benim düşündüğümden de çok büyük toplumsal destek geldi. Bu ülkedeki insanların yüzde 73'ü adalete güvenmiyor. O nedenle bizim yürüyüşümüz dünyada ses getirdi. Gölgede 40 derecede yürüdüm, siste yürüdüm yağmurda yürüdüm. Her gün 3 veya 4 gömlek değiştirdim. Tabi yemek yemem gerekiyordu. O fotoğrafta yapmacıklık göremezsiniz. O fotoğraf sıradan bir Anadolu insanın fotoğrafıdır. Sıradan bir ailenin fotoğrafıdır. Ben saraylara özenen biri değilim. Ben o tür koşullardan geldim. Ben halktan, sıradan sade birisiyim. Evimde de öyle oturuyorum. Buna kızıyor köpürüyor. Ya 'benim insanım böyle değil' diyor. Sen zaten vatandaşını unuttun. Kayseri'de bir adam kendini yaktı işsizlik yüzünden. Ey Saray senin haberin var mı bundan.
Yediğim yemeğe bozulmuştur. Onun içinden 'aç kalsın' geçiyordur. Şimdi siz kalkıyorsunuz bu fotoğraf yüzünden bana saldırıyorsunuz. Ben 'adalet' diyorum, o 'atlet' diyor. O fotoğrafta asla bir kibir yoktur. Efendim 'atlet'le oturulmaz mı arkadaş? Sen nerede yaşıyorsun ya. Git bak bakalım Anadolu'da insanlar nasıl yaşıyor.
Biz belli bir stratejiyle gidiyoruz. Bu ülkenin insanına en çok özlem duydukları şeyi anlatacağız. Adaleti. Bu ülkenin başka özlemlerini de dile getireceğiz.
ÇANAKKALE'DEKİ 'ADALET KURULTAYI'NA HDP DESTEĞİ
Niye eleştiriliyor? HDP'liler bu ülkenin insanı değil mi? Ben insanlarımın arasında hiçbir ayrım yapmam. 80 milyonun içinde Kürt kökenli vatandaşlarımda bar. Onlar Adalet demeyecek mi? Hayatımda bu kadar insanlık düşmanı bir söz duymadım ben. Bir PKK'lı gelirse bu ülkenin istihbaratı yok mu güvenlik gücü yok mu? Gelir yakalar. Alnında mı yazıyor? Adalet Yürüyüşü'nde de aynı şeyi dediler 'vay efendim PKK'lılar geldi'. Ya o kadar polis vardı yanımızda alıp tutuklasalardı.
"ARAMIZA PROVOKATÖRLER SOKULDU"
Adalet Yürüyüşü'nde bazı provokatörler aramıza sokuldu. Biz onları cımbızla aldık. Bize taş atıldıklarında biz sadece alkışladık. Biz kavga istemiyoruz. Hukuk çalıştığı, adalet olduğu sürece bu ülkede huzur olur.Adalet Yürüyüşü'nde sadece yürüdük, şimdi adaletten neyi bekliyoruz, eğitimde, yargıda, devlette, yaşamda adalet nasıl olmalı bunları konuşacağız. Çiftçiye destek verilmiyor, fındık üreticisine destek verilemiyor. Vatandaşa doğalgazı kazıklayarak verdiler. Ekonomide adaleti konuşacağız. 8 ana başlıkta bunları konuşacağız. Ayrıca çok sayıda küçük çalıştaylar yapılacak medyaya kapalı olacak. Eğitimde adaletin alt çalıştayları da olacak. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bu kapsamda ve yoğunlukta yapılacak ilk çalışmadır.
AKŞENER'İN KURDUĞU PARTİ
Siyaseti olumlu etkilemesini beklerim. Bir kadının genel başkan olması da çok önemlidir. Kendisiyle ramazan sırasında da bir akşam yemek yemiştik. Ama o günlerde bir parti sözü yoktu. Ben siyasi tarihimiz açısından önemli olduğunu düşünüyorum. O boşluğu doldurursa Türkiye bu girdaptan kurtulabilir. Kendisine başarılar dilerim.
ZEKAİ AKSAKALLI'NIN ATAMASI
Pasif bir göreve atandığı doğru. Özellikle Ortadoğu'da böyle olaylar yaşanırken bu durumun yaşanması ordu içinde huzursuzluk yaratacaktır. Yenikapı'da konuşurken kışlaya, adliyeye ve camiye siyaset girmesin demiştim. Şimdi üçünde de siyaset var. Bu devletin temeline dinamit koymaktır. Siz orduya siyaseti koştunuz dengeleri alt üst ettiniz. Zaten Balyoz ve Ergenekon'da orduyu perişan etmiştiniz. Bütün bunların kumpas olduğu ortaya çıktı.
"HESAP VERMESİ GEREKEN ADAM, HESAP SORUYOR"
Eğer idam cezası olsaydı, bunların tamamı idam edilmiş olacaktı. Peki bu kumpas sonradan çıksaydı o canlara ne olacaktı. Zekeriya Öz'e kurşun geçirmez arabayı tahsis eden nerede? 'Bu davaların savcısı benim' diyen nerede? Asıl FETÖ'cü o değil mi? Hayatımda böyle bir rezalet ve düzambazlık görmedim. Hesap vermesi gereken adam, hesap sormaya kalkıyor. Din var iman var ya böyle bir şey olabilir mi!
Adil Öksüzü niye serbest bıraktınız? İşte orada tıkanıyorlar. Sonra vay efendim Kılıçdaroğlu FETÖ'cü. Veremeyeceğim hiçbir hesap yoktur. Bi gelsin ben bu soruları milletin önünde sorayım, o da cevap versin.
CHP'NİN CUMHURBAŞKANI ADAYI KİM OLACAK?
Devleti bir kişiye teslim edemezsiniz. O kişi her şeyde olursa her şey onunla birlikte yıkılır. CHP, kişi partisi değildir. Şu anda bir zaman yok adayımızın açıklama için. CHP'lilerin aklından geçen pek çok seçeneği vardır. Tanınmış bir adayımız olacak. Bütün ayrıntıları düşünmek gerekir. Makul, ortak aklı egemen olan, temiz, saf, halkını seven kucaklayan bir cumhurbaşkanı adayı olmalı. Dünyayla da barışık bir aday olmalı. Bizim amacımız sadece Türkiye'yi yönetmek değil, komşularla da iyi geçinmeli. Biz cumhurbaşkanının tarafsız olmasını isteriz, partili. Erdoğan Cumhurbaşkanı değil aslında parti başkanı. Şahsen benim cumhurbaşkanım değil, taraflı. Parlamenter sisteme dönüşü bu yüzden istiyoruz. Darbe hukukundan arınmış olmalı hukuk. Darbe yönetimi dönemindeyiz. Yarın isterlerse sizin patronun mal varlığına el koyabilirler. El koydukları televizyonları yandaşlarına verdiler.
CHP'Lİ VEKİLİN '15 TEMMUZ TİYATRODUR' SÖZLERİ
İki 15 Temmuz var. Biri halkın 15 Temmuz'u diğeri Saray'ın 15 Temmuz'u. Birinci 15 Temmuz halkın zaferidir. 15 Temmuz'u FETÖ'nün yaptığına şüğhe yok Sabaha kadar bombaların altında halk direndi, parlamento görevini yaptı. Saray, 15 Temmuz'u fırsata çevirip 20 Temmuz'da ikinci darbeyi yaptı. İşte biz buna karşıyız. Akaydın'ın söylediği de budur. Tiyatro sözü tiyatroculara haksızlık olur. Tiyatro ciddi bir sanattır, belli bir eğitime gerek vardır. O arkadaşımız devlet sözcüğünü de kullanmıştır. Hayır bunun devletle alakası yoktur, sorumlu olan Hükümet'tir. Devlette gizli kapaklı bir şey olmaz. Her şey açığa çıksın, her şey. Sabaha kadar Meclis bombalanıyor, en önemli Meclis'in iki aktörü gelip ifade vermiyor.
'TÜRKİYE GÜVENLİ DEĞİL' SÖZLERİ
Türkiye'de kimsenin can güvenliği yok, işte az önce yine söyledim. Ben bunu Meclis'te de grup toplantısında da söyledim kimse itiraz etmedi.
Bugün Türkiye'de hapishanelerde çok sayıda çocuk var. Anneleri babaları ceza almış, çocuklar cezaevinde büyüyor. Ben bu ülkede kim mağdursa onun hakkını hukukunu savunurum. Ben haksızlık karşısında susmadığım için beni suçluyorlar. Bana sus diyorlar. 'İtaat et, rahat et' diyorlar. Ben bu ülkede herkesin hakkını savunurum. Bu ülkenin hükümeti bana 'hak, hukuk, adalet' diye slogan attırıyorlarsa, sorumlusu onlardır.
ALMANYA İLE GERİLİM
Bana gelen her yabancı heyete 'AB Türkiye'ye karşı çifte standart uyguluyor' diyorum. AB'nin kesinlikle bugünkü AKP hükümetini görerek yeni fasıl açmamasını da doğru bulmuyorum. Bunu Merkel'e de söyledim. Biz Ortadoğu ülkesi olmak istemiyoruz. Biz medeni dünyanın bir parçasıyız. Bu demek değildir Ortadoğu'ya sırtımızı dönelim, hayır. Şunu söylüyorum bütün vatandaşlarımıza; dünyayla barışmak mı istiyorsunuz? Adres biziz.
Almanya'yla neden kavga ediyoruz? Bana Alman dergisi sordu 'FETÖ'cüler iade edilmeli mi? diye. Tamamı iade edilmelidir. Ama bunlar meydan okuyarak yapılmaz. Diplomasinin bir dili vardır. Reza Zarrap'ın iadesi için ABD'ye 100'e yakın doysa gönderilmiş. Başbakan'a dedim bu kadar dosya göndermek 'bize iade etmeyin' anlamına gelir dedim.
Yabancı dil bilmeyen FETÖ'cüleri Dışişleri Bakanlığı'na getirdiler. Kim aldı bunları? Ben mi aldım? Bir de beni suçluyorlar.
Suriye'de kan gövdeyi götürüyor. Sorumlusu kim? Silahları gönderen kim? El Nusra'ya, IŞİD'e silah gönderen kim? Bakın söylüyorum yarın Esad'a gidecekler. Gidip konuşacaklar. Geçnelerde Katar gittiler. Gittiler Putine de, gittiler teslim oldular. Hani meydanlarda meydan okuyordunuz. 'Ben bunu vurdum' diye.
AFRİN'E HAREKAT GÜNDEMİ
Tüükiye kendi güvenliğini geleceği de düşünerek ağlamak durumundadır. Ama Ortadoğu politikası tek başına Türkiye'nin gündemi olmaktan çıkmıştır. Siz 3 ülkeyi saf dışı bırakarak istediğimi yaparım derseniz bedeli ağır olur. "Suriye'ye 24 saatte girerim" dediler. Suriye demek Rusya demektir bunu görmediler.
"OĞLUMU ASKERE GÖNDERECEĞİM"
Bu ülkenin yoksul ailelerin çocukları askere gidiyor. Ne dedim ben bu halktan biriyim. O yüzden benim oğlumda askere gidecek. Eline kına yakacağız, kısa dönem askere göndereceğiz. Eğer nasip olursa dönerse evlilik yapacağız. Birliği belli ama söylemesem iyi olacak. Şu kadarını belirteyim Ankara, İstanbul, İzmir değil.
