İSTANBUL (İHA) - Vatandaşları cep telefonuyla arayıp kendilerini hakim, savcı, asker, polis gibi kamu personeli olarak tanıtan ve çeşitli suçlamalarla kontör talebinde bulunanlarla ilgili şikayetler arttı. Son 2 ayda yaklaşık 300 kişi, kontör isteyen kişilere yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Başsavcılık yetkilileri, genellikle vatandaşların bu tür kişilerin isteğini yerine getirip şüphelilere kontör transferi yaptıklarını belirterek, hiçbir kamu görevlisinin insanları cep telefonundan arayıp kontör istemesinin mümkün olamayacağına dikkat çekti. Başsavcılık yetkilileri, benzer şekilde aynı taleple arayan şüphelilerin isteklerinin kesinlikle yerine getirilmemesi ve bu konuda dikkatli davranılması konusunda uyardı. Savcılıktan vatandaşlara karşı uyarılar gelirken, benzer yöntemle dolandırıldığı
için savcılığa başvuran bir vatandaş şikayet dilekçesinde olayı şöyle anlattı:
"Kendisini başkomiser olarak tanıtan bir şahıs, kullanmakta olduğum cep telefonundan albayın eşinin cep telefonuna taciz mesajları atıldığını söyledi. Ben de bunun mümkün olamayacağını söyleyip itiraz edince zaten internet üzerinden mesajların atıldığını, bunu ancak sim kartını kopyalayarak yapabileceklerini belirtti. Arada telsiz sesleri geliyordu. Kişinin internette kullandığı şifreyi çözebilmek için 4 adet 250 kontör almam gerektiğini, etrafta kimsenin olmaması gerektiğini, bunu yakınlarımın dahi
yapabileceğini söyledi. Telefonumun savcılık tarafından dinlemeye alındığını, telefonu kapatmadan kontör kartlarını kredi kartı ile almam gerektiğini, kredi kartı ile alırsam zararımı ispatlayıp karşı taraftan talep edebileceğimi anlattı. Ben de 4 adet 250 kontörlük hazır kart aldım ve kartların şifre ve seri numaralarını beni arayan şahsa verdim. Bunun üzerine bana telefon numaramı kullanan şahsın isminin Salih olduğunu, şahısla ilgili daha ayrıntılı bilgi edinilebilmesi için 8 adet 250 kontör kart almam
gerektiğini söyledi. Kartları alarak şifreleri ve seri numaraları söyledim. Telefondaki şahıs işyeri adresimi istedi ve 'polis gelip olayla ilgili olarak ifadeni alacak' dedikten sonra tam adresi vermeden hemen 'ekip gönderiyorum' dedi. Bunun üzerine adresi nereden bildiklerini sordum. Şahıs çelişkili ifadeler verince şüphelendim ve telefonu kapattım."
Olayın mağdurlarından başka bir vatandaşın şikayet dilekçesi de, dolandırıcıların benzer yöntemleri kullandığını ortaya koydu. Asayiş Şube Müdürlüğü'nden arayan 2 kişinin, 'Telefonundan bir albayın eşi aranmış ve terör örgütü adına tehdit ve hakaretlerde bulunulmuş' demesi üzerine gelişen olay dilekçede şöyle anlatıldı:
"Gelen telefon üzerine karşıdaki şahsa bir yanlışlık olduğunu ifade etmeye çalıştık. Bunun mazeret olmadığını söyleyerek, verdikleri talimatı yerine getirmemizi söylediler. Hemen dışarı çıkmamızı, bir taksiye binmemizi ve bir mağazaya gitmemizi söylediler. Ailece mağazaya gittik. Telefonu kapattırmadılar. Mağazadan kredi kartını kullanarak onların verdikleri numaralara bin 830 YTL tutarında kontör gönderdik. Daha sonra telefonu kapattık. Arnavutköy Polis Merkezi'ne gittiğimizde dolandırıldığımızı öğrendik."
Yetkililer, benzer taleplerle arayan şüphelilerin isteklerinin kesinlikle yerine getirilmemesini ve bu konuda dikkatli olunmasını isteyerek, durumun güvenlik güçleri ya da kendilerine bildirilmesini istedi.