Misyonerlik faaliyetleri tartışmaları
ANKARA (İHA) - AK Parti Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, "Türkiye'de köpekler serbest, taşlar ise bağlı görünüyor. Akşam televizyonlarda gösterilen ayini Türkiye'deki yerli bir tarikat veya imam yapsa kıyamet kopar; ama Kanadalı göçmen yapıyor, fazla ses çıkmıyor. Türkiye'de sıkıntı, Müslümanların pek çok konuda bağlı olmasından kaynaklanıyor. Diyanet bile bu konuda üzerine düşeni yapamıyor. Başbakan, eşiyle Beyaz Saray'a, Versay'a, Kremlin'e gidiyor, sorun olmuyor; ama Çankaya'ya gitmesi büyük problem oluyor. Çankaya'nın uçağına binmesi bile problem oluyorsa Türkiye küçülen dünyada böyle bir yanlışa ne kadar direnebilir" dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Gündüz, TBMM'deki makamında parlamento muhabirleriyle sohbet toplantısı yaptı. Burada gazetecilerin sorularını cevaplayan Gündüz, bir gazetecinin, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın 'türban sorununun çözümü' ile ilgili sözlerinin hatırlatması üzerine, bu sorunla ilgili toplumsal konsensusun yakalanması gerektiğini kaydetti. Konuya sadece türban açısından bakmadıklarını, sorunun düşünce ve düşünceyi ifade özgürlüğü boyutunda ele alınması gerektiğini kaydeden Gündüz, "Misyonerlik faaliyetleri alabildiğine arz-ı endam ediyor. Misyonerlik faaliyetleri bu kadar cirit atarken toplum niye sessiz kalıyor? Bugün Türkiye'de din eğitimi, 15 yaşından önce yasak. 15 yaşından sonra hangi din eğitimini vereceksiniz? Tabiat boşluğu sevmez, sizin boş bıraktığınız alanı birileri gelir doldurur. Rahşan Hanım da geçenlerde 'din elden gidiyor' diye feryat ediyordu. Fakat bunu kendileri yaptılar. Camilerde verilen yaz Kur'an kurslarına 15 yaşından küçüklerin gönderilmesi yasak. Bu kanunun çıkaran da Ecevit'in başkanlığındaki hükümetti. Biz o zaman feryat ettik. Bu yasakların hepsini kaldırmak lazım. Misyonerliği yasaklayalım anlamında değil. Bunlar söylensin, toplumda tartışılsın. Türkiye artık şekille uğraşmak gibi bir yanılgıdan kurtulma olgunluğuna erişti diye düşünüyorum. Baş açma, kapatmak değil. İnsanların beyninin içi, eylemleri, icraatları önemli" dedi.
"BU YOLU ÖNCE KENDİLERİ AÇTILAR, ŞİMDİ DE BAĞIRIYORLAR" Gündüz, "Rahşan Hanım, 'din elden gidiyor' derken haklı mıydı?" diye soran bir gazeteciye, "Hayır, kendileri önce bu yolu açtılar, şimdi bağırıyorlar. Bu kanunları çıkaran o yamalı bohça hükümetiydi" karşılığını verdi. Gündüz, konuyla ilgili bir arayışları olmadığını, sadece beklediklerini ifade ederek, CHP'deki Sarıgül meselesinin de iyi okunması gerektiğinin altını çizdi. Gündüz, "CHP, Sarıgül meselesini iyi okusa bunlar çok rahat çözülebilir. Başbakan eşiyle Beyaz Saray'a, Versay'a, Kremlin'e gidiyor, sorun olmuyor; ama Çankaya'ya gitmesi büyük problem oluyor. Çankaya'nın uçağına binmesi bile problem oluyorsa, Türkiye küçülen dünyada böyle bir yanlışa ne kadar direnebilir? Ben gideceğini sanmıyorum" diye konuştu.
Gündüz, zorunlu eğitimin 18 yaşına kadar; ancak yönlendirmeli yapılması gerektiğine de işaret etti. Gündüz, bir gazetecinin kendilerinin iktidarda olduğunu ve meselenin ne zaman çözüleceğini sorması üzerine ise, "Zamanı gelirse adımlar atılır, birisi bu adımları atar. Türkiye'nin bu ayıptan kurtulması gerekiyor. Türkiye'de bazı meselelerde sistem gelip önümüzü tıkıyor. Zamanı geldiğinde bu adımlar atılacak. İktidarların görevi meseleleri çözmek. Biz toplumda gerilim ve gerginlik yaratacak hiçbir konuda, ekonomik istikrarı gölgeleyecek adım atmak istemiyoruz. Öncelikle bu sefaletin ortadan kaldırılması lazım. Amacımız, bu meseleleri, tek başına dediğim dedik, çaldığım düdük mantığıyla getirmek yerine, toplumda geniş konsensus yaratarak çözmektir" dedi. Gündüz, "Neden çekiniyorsunuz, askerden mi?" sorusu üzerine, "Ne alakası var. Bunlarda toplumsal konsensus olması gerekir. Konu her gündeme geldiğinde 'imam hatiplerin önü açılıyor' diye saptırılıyor. İmam hatiplerin önünü kesmek için çıkarılan kanun, gençliğin, mesleki eğitimin; hatta Türkiye'nin önüne kesti" ifadelerine yer verdi.
Sarıgül'lü bir CHP'nin bu konsensusu yakalamasının daha kolay olup olmadığı yönündeki bir soruya Gündüz, "Sarıgül'lü ya da Sarıgül'süz bir CHP demiyorum ben. Sarıgül'ün Şişli'de yüzde 62'lik başarı kazanmasının sırrını CHP çözerse, bu yönetim kadrosuyla bu işe talip olursa, neden olmasın? Bu iş, Sarıgül'lü de Sarıgül'süz de olur. Bu bana göre toplumsal ihtiyaçları iyi görmek, iyi okumak ve ona göre tavır almakla ilgilidir" dedi. Gündüz, misyonerlik konusunda Türkiye'de herhangi bir verinin bulunmadığını belirtirken şöyle konuştu:
"Türkiye'de köpekler serbest, taşlar ise bağlı görünüyor. Akşam televizyonlarda gösterilen ayini Türkiye'deki yerli bir tarikat veya imam yapsa, kıyamet kopar; ama Kanadalı göçmen yapıyor, fazla ses çıkmıyor. Türkiye'de Müslümanların önünün açılması lazım ki biz de kendi dinimizi savunalım, doğruları anlatalım. Bu, özgürlük ortamında çözülür. Türkiye'de sıkıntı, Müslümanların pek çok konuda bağlı olmasından kaynaklanıyor. Diyanet bile bu konuda üzerine düşeni yapamıyor."
