HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Nurettin Canikli kimdir: 128 milyar dolar tartışmasıyla ilgili açıklamalar yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı

Berat Albayrak'ın istifasıyla boşalan Maliye ve Hazine Bakanlığı'na Nurettin Canikli getirildi. Maliye kökenli olan Cankli, daha önce Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Başbakan Yardımcılığı ve Savunma Bakanlığı görevlerinde bulundu.

Nurettin Canikli kimdir: 128 milyar dolar tartışmasıyla ilgili açıklamalar yapan AKP Genel Başkan Yardımcısı

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomi İşleri Başkanı Nurettin Canikli, iktidarın ekonomi alanındaki en yetkili isimleri arasında yer alıyor.

Nurettin Canikli, son olarak muhalefetin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) döviz rezervlerinden 128 milyar dolarlık satış gerçekleştirildiği yönündeki iddialarına yanıt verdi.

Canikli, Habertürk televizyonunda katıldığı yayında, söz konusu miktarın 75 milyar dolarlık kısmının Türkiye'deki yerleşik gerçek ve tüzel kişiler tarafından satın alındığını, 36 milyar dolarlık kısmının da hane halkının elinde olduğunu söyledi.

Canikli, Piyasada dolara talep varsa, dolar talebi piyasa dinamikleri tarafından karşılanamıyorsa, TL'nin konvertibil olması yüzünden bu talebi Merkez Bankası'nın karşılaması gerekiyor. Bu taahhüdünün gereği talep edilen dövizi vermek zorunda. Bir talep var TL'den dövize geçme talebi, piyasa karşılamıyorsa Merkez Bankası karşılıyor. Aksi halde temerrüde düşer. Temerrüt ne demektir? İflas demektir" dedi.

Canikli ayrıca 128 milyar dolarla ilgili ortaya atılan iddialardan dolayı özür beklediklerini de söyledi.

Canikli'nin bu açıklamaları tartışma yarattı. Bazı ekonomistler, bu açıklamaları ikna edici bulmadı.

https://twitter.com/ali\_hakan\_kara/status/1384409022401589248

https://twitter.com/ugurses/status/1384468838042030080

Canikli, Reuters haber ajansına göre, iktidarın "popülist ekonomi politikalarını" savunan isimleri arasında bulunuyor. Canikli, daha önce yaptığı açıklamalarda da enflasyonu düşürmek için faiz indirimlerinin yapılmasını savunmuş ve Türk Lirası'nda meydana gelen sert değer kayıplarını da "sabotaj girişimi" olarak nitelendirmişti.

Maliye kökenli, ekonomi politikalarında önemli

Maliye kökenli olan Canikli, 2002 yılından bu yana kurucu üyesi olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi'nde (AKP) siyaset yapıyor.

Canikli, özellikle Ali Babacan'ın ekonomi yönetiminden ayrılmasından bu yana partinin ekonomi politikalarının şekillenmesinde öne çıkan isimlerden birisi oldu.

İstanbul Milletvekili olan Canikli, son olarak AKP Genel Başkan Yardımcılığı ve Ekonomi İşleri Başkanlığı görevlerini yürütüyordu. Bundan önceki dört dönem boyunca Giresun Milletvekilliği yapmıştı.

Ayrıca eski Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından 2014'te kurulan hükümette Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak görev aldı.

7 Haziran 2015 seçimlerinde liste dışı bırakıldı ancak 1 Kasım 2015'teki seçimlerinde yeniden milletvekili seçildi.

2016'da Binali Yıldırım tarafından kurulan hükümette Başbakan Yardımcılığı, 2017'deki revizyon sonrası da Milli Savunma Bakanlığı görevlerini üstlendi.

Ali Babacan'ın ekonomi yönetiminden ayrılmasının ardından ön plana çıkan isimlerden biri olan Canikli son yıllarda AKP'nin ekonomideki üst düzey yetkilileri arasında bulunuyor.

Canikli, Giresun'da 2018 yılında şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın ölümüyle ilgili de gündeme gelmişti. Rabia Naz Vatan'ın babası tarafından olayı örtbas eklemkle suçlanan Canikli, bu iddiaları reddetmiş ve olayla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasına ilişkin önerge vermişti.

Reuters'a göre "popülist kanat" temsilcisi

Canikli, Türkiye'de döviz kurunun yükseldiği ve piyasalarda çalkantıların yaşandığı dönemlere ekonominin krizlere karşı koyacak ve bu dalgalanmalarla baş edebilecek güçte olduğunu vurgulayan açıklamalar yaptı.

Türk Lirası'nın sert şekilde değer kaybettiği Aralık 2016'da Reuters haber ajansında yer alan bir analizde, Türkiye'deki ekonomi kadrolarının "bölündüğü" yorumu yapıldı ve Canikli'nin de popülist görüşü temsil eden grupta olduğu belirtildi.

Reuters analizinde, ekonomi kadrolarında dönemin Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve o zamanın Maliyet Bakanı, şimdinin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal'ın "uluslararası yatırımcıların kaygılarını giderecek adımlar atılması gerektiğini savunan "reformcuları" temsil ettiğini öne sürdü.

Aynı analizde Canikli ve dönemin Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ise "popülist görüşleri" savunan isimler olarak tanımlandı.

Canikli, bu dönemde Ekonomi Koordinasyon Kurulu üyeliği de yaptı.

2016 yılı sonunda yayımlanan bu analizden yaklaşık 1,5 yıl sonra Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçti ve ekonomi kadroları da ciddi bir değişime uğradı.

Yeni sistemde, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı birleştirilerek, tek bir bakanlığa dönüştürüldü, başına da Berat Albayrak getirildi.

Şimşek ve Zeybekci ekonomi yönetiminden ayrıldı. Ağbal, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'na getirildi, geçtiğimiz haftasonu da Merkez Bankası Başkanlığına atandı.

Zeybekci de AKP'nin Ekonomi İşleri Başkanı oldu.

CANIKLI

Faiz indirimini savunanlar arasında

Nurettin Canikli, döviz kurunda yaşanan çalkantılarla ilgili yaptığı açıklamalarda, Türkiye'nin faizleri düşürme politikasını savundu ve bu dalgalanmalarla baş edebilecek güçte olduğunu belirtti.

Paritenin 7,73 düzeyini aşarak rekor kırdığı 2017 yılında yaptığı bir açıklamada, liradaki değer kaybını "sabotaj girişimi" olarak nitelendirdi.

Canikli, "Kurları kullanarak faizleri yükseltmek istiyorlar. Türkiye faizlerine ilişkin ilgili kampanya var" dedi ve Türkiye ekonomisinin "direnmeye devam edeceğini" aktardı.

Canikli, son olarak Ağustos ayında dolar/TL kurunun 7'nin üzerine çıkmasının ardından ekonomiyle ilgili bir yazılı açıklama yaparak, benzer görüşleri savundu.

Faiz oranları düşürülmemiş olsaydı Türkiye ekonomisinin pandemi sürecinden çıkamayacağını ve çökmüş olacağını savundu ve "Parasal sıkılaştırmaya gidilmeyerek faizlerin düşürülmesi ekonomik göstergelerin hızla, pandemi öncesine dönüşünü ve ekonominin şahlanmaya devam etmesini sağlamıştır" dedi.

Canikli açıklamasında, Türkiye ekonominin döviz kurundaki dalgalanmalarla ilk kez karşılaşmadığını ve her seferinde geminin fırtınayı atlattığını, güvenli limanlara ulaştırıldığını söyledi.

Açıklamasında ayrıca 2004 yılından bu yana "kriz tellallığı" yapıldığını belirterek, "'Geldi, gelecek' dediler. O kriz hiç gelmedi. Yine de vazgeçmediler, halen de kulaklarına fısıldanan fitne tohumlarını saçmaya devam ediyorlar. Boşuna beklemeyin, 100 defa sonuç alamadınız, 101. kez de efendileriniz hayal kırıklığı yaşayacak" diye konuştu.

https://twitter.com/nurettincanikli/status/1305045218086051841

Canikli, Eylül ayında da Türkiye'nin kredi notunu düşüren ve görünümünü de "negatif"e çeviren Moody's'e tepki gösterdi.

Canikli, bu kararı "ekonomik tetikçilik" olarak nitelendirdi ve "Tek kalemde milyar dolar değerinde, tamamen yerli tasarım anahtar teslim 4 adet savaş gemisi ihraç edebilen, insansız hava aracı teknolojisinde adını en iyiler arasına yazdırarak bölgedeki dengeleri değiştirebilen ekonomi Türkiye ekonomisi" dedi.

Canikli, son dönemlerde İş Bankası'ndaki Cumhuriyet Halk Partisi'ne ait hisselerin Hazine'ye devrine ilişkin yasa değişikliği çalışmalarında da yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla kurulan parti içindeki komisyonun üyeliğini yaptı ve bir dönem konuyla ilgili yasal düzenlemeler üzerinde çalışmalar yürüttü.

Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ile birlikte Erdoğan'a konuyla ilgili sunum yapan isimlerden diğeri oldu.

CANIKLI

Afrin operasyonu ve S-400 alımı

Nurettin Canikli, maliye kökenli ve son dönemde ekonomi alanında önemli görevler üstlenmiş olmasına rağmen, ağırlıklı savunma bakanlığı dönemiyle hatırlanıyor.

Canikli'nin savunma bakanlığı yaptığı dönemde, Türkiye, "terörle mücadele kapsamında" olduğunu açıkladığı Suriye'nin kuzeybatısındaki Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı'nı yaptı.

Yaklaşık iki ay süren operasyon sonucunda, Türkiye, bu bölgenin kontrolünü Kürt grupların elinden aldı.

Canikli'nin bakanlığındaki bir diğer önemli gelişme de Rusya'dan S-400 füze savunma sisteminin satın alımının tamamlanması oldu.

Aynı dönemde, Fransa ve İtalya'nın ortak savunma projesi EUROSAM ile de Türkiye'nin kendi hava savunma sistemini geliştirmesi, üretimi ve kullanımıyla ilgili ön anlaşmalar imzaladı.

Canikli ayrıca, Türkiye'nin Kasım 2015'te Rusya'ya ait bir savaş uçağının düşürülmesinin ardından ilişkilerin normalleşmesi için kurulan ekipte de yer almıştı.

15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden kısa bir süre sonra Canikli, çeşitli temaslarda bulunmak üzere Şimşek ve Zeybekci ile Rusya'ya giden isimlerden biriydi.

Bu görüşmelerin ardından Türkiye ile Rusya arasındaki sorunların yüzde 80'inin çözüldüğü açıklanmıştı.


En Çok Aranan Haberler