BİZE ULAŞIN
Uzman Dr. Rabia Gül Kepekçi, şişmanlık yani diğer adıyla obezite vücutta gereğinden fazla yağ birikmesi ile ortaya çıkan, kişinin sağlığını tehdit eden ciddi bir hastalık olduğunu belirterek, “Kişide obezite olup olmadığını tanısı için vücuttaki yağ miktarını ve dağılımının tespit edilmesi gerekmektedir. Bunun için beden kitle indeksi kilogram cinsinden kişinin beden ağırlığının metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle hesaplanır. Tabi vücuttaki yağın oranı da önemlidir. Göbek ve karın bölgesinde özellikle biriken yağlar, günümüzün hayatı en çok tehlikeye atan hastalıklarından kalp ve damar rahatsızlıklarına neden olabilmektedir” dedi.
Obezitenin nedenlerine de değinen Dr. Kepekçi, obezitenin ortaya çıkışında pek çok faktör rol oynayabildiğini belirterek, “bunlardan birisi kalıtsal faktörlerdir. Bir diğer neden ise fizyolojiktir. Örnek vermek gerekirse hamilelik, yaşın ilerlemesi gibi durumlar olabilir. Bunun dışında yeme alışkanlıklarındaki düzensizlikler, hareketsiz bir hayat tarzı, depresyon, stres gibi nedenler de kişinin aşırı kilo almasında etkilidir. Obezite ile beraber kalp ve damar hastalıkları, eklem rahatsızlıkları, solunum rahatsızlıkları, şeker hastalığı ve bazı ciddi kanser türleri obezite ile birlikte ortaya çıkmaktadır. Bununla beraber obezite acil tedavi gerektirir” diye konuştu.
Obezitenin nasıl tedavi edilebileceğine değinen Kepekçi, “Obezitede amaç kesinlikle kısa sürede kilo vermek olmamalıdır. Burada altının önemle çizilmesi gereken şey, uzun vadede ama sağlıklı bir şekilde kilo vermenin önemidir. Bazı kişiler hızlı bir şekilde kilo vermek için pek çok sağlıksız yöntem deneyebiliyorlar. Bu kişide ciddi hasarlar ortaya çıkarabilmektedir. Bunun önüne geçmek için uzun vadede düzenli bir plan yapılmalıdır. Kişi kendisinde bulunan olumsuz yaşam tarzını bir an önce değiştirmelidir. Sağlıklı beslenme ve sporu hayat tarzı olarak belirlemelidir. Yağ ve kalori miktarı düşük besinlere geçiş yapmalıdır. Bununla beraber egzersizler asla aksatılmamalıdır” şeklinde konuştu.
Kilo kaybıyla beraber egzersizlerin kesinlikle aksatılmaması gerektiğini kaydeden Kepekçi, “Egzersizler aksatılmamalıdır çünkü burada amaç harcanan enerjinin daha da artırılmasıdır. Bu da ancak egzersizlerle mümkün olur. Günde en az 15 dakika ile başlanacak egzersizler, örneğin tempolu yürüme, hafif koşu gibi, git gide artırılabilir. Kilo kaybetmek yalnızca diyetle mümkün değildir. Özellikle masa başında harcanan zaman kişiyi tembelliğe itmektedir. Asansör yerine merdiven kullanmak, yakın mesafedeki yerlere araba ile değil de yürüyerek gitmek, kişinin hareket etmesi diyete büyük katkı sağlayacaktır” dedi.
Kişinin gerekirse bu konuda uzman bir diyetisyene başvurmasının yararlı olacağını söyleyen Kepekçi, sağlıklı ve formda bir vücuda girmek isteyen kişinin planlanan program dahilinde hareket etmesi gerektiğini, ancak bu sayede istenen ideal kiloya ulaşılabileceğinin altını çizdi. (İHA)
