1990-2005 arasındaki toplam sağlık harcamalarının GSYH içindeki payı itibarıyla Türkiye 1990 yılında yüzde 3.6 ile OECD sonuncusuydu. 2005 yılında ise, sağlık harcamalarının payını yüzde 7.6'ya çıkararak, 30 üye ülke arasında 23'üncülüğe yükseldi. Bu alanda OECD ortalaması GYSH'nın yüzde 6.9'u olurken GSYH'sından sağlığa en fazla kamu payı ayıran ülke de ABD oldu. Sağlığa en az kamu payı ayıran ülkeler ise sırasıyla Kore, Polonya ve Meksika diye sıralandı.
KİŞİ BAŞINA SAĞLIK HARCAMASINDA SONUNCU
Türkiye 2005 yılı itibarıyla 30 OECD ülkesinde kamu ve özel sektörde kişi başına sağlık harcaması sıralamasında da satın alma gücü paritesine göre 586 dolarla sonuncu oldu. Türkiye'de kişi başına kamu harcaması 400 dolar, özel harcama ise 200 dolara yakın gerçekleşiyor. Bu alanda Türkiye'den daha iyi durumda bulunan ülkeler Meksika, Polonya, Slovak Cumhuriyeti, Kore, Macaristan, Çek Cumhuriyeti biçiminde sıralandı.
ABD'de ise kişi başına yapılan kamu ve özel sektör sağlık harcamalarının toplamı 2005'te 6 bin 401 dolar oldu. ABD'de kişi başına özel sektör sağlık harcaması kamu harcamasını geçiyor.
Özel-kamu sağlık harcamalarında OECD ortalaması 2 bin 759 dolar düzeyinde ve ortalamada kamu harcamaları, özel harcamaları geçiyor.
SAĞLIK HARCAMALARINDA KAMU PAYI 15 YILDA ARTTI
Çalışmanın sağlık harcamalarındaki kamu payını ve artışlarını inceleyen bölümüne göre ise Türkiye 1990 yılından 2005 yılına değin sağlık harcamalarında kamunun payını yüzde 10.4 artırdı. Türkiye OECD'de bu alanda en çok artış gerçekleştiren ikinci ülke oldu. Eski sosyalist ülkelerde ve OECD ortalamasında azalış görüldü. Sağlıkta kamu harcamasının en yüksek olduğu OECD ülkeleri Lüksemburg, Çek Cumhuriyeti, İngiltere, İsveç, Danimarka ve Norveç diye sıralandı.
30 GELİŞMİŞ ÜLKEDE 2.8 MİLYON HEKİM VAR
Çalışmayla ilgili OECD'den yapılan açıklamada ise tıp mesleğinin büyüyen bir endüstri olduğu belirtilirken, geçen 15 yılda OECD ülkelerinde hekimlerin sayısının yüzde 35 arttığı ve 2.8 milyona ulaştığı bildirildi. Büyümenin uzman hekimlerin, yüzde 50'lere varan artışından kaynaklandığı belirtilirken pratisyen hekim sayısında da yüzde 20 artış olduğu kaydedildi. Pratisyen sayısının artışını sürdürdüğü Avustralya ve Belçika hariç OECD ülkelerinde tüm hekimlerin yarısından fazlasını uzmanlar oluşturuyor. Türkiye, Fransa, Portekiz, yeni Zelanda'da ise sayılar eşit bulunuyor.
Açıklamaya göre hizmetin teminini, hekimlerin gelir düzeyleri belirliyor. Uzmanlar pratisyenlere göre daha çok kazanıyor bu da kısmen iki kesim arasındaki dengeyi ve kimi ülkelerdeki pratisyen yetersizliğini açıklıyor.
Uzman hekimlerin gelirleri Macaristan ve Çek Cumhuriyeti'nde ulusal gelirden oldukça düşük bulunuyor. Pratisyenlerin ücretleri de ABD, Yeni Zelanda ve İngiltere de ulusal milli gelirden yüksek olurken Macaristan ve Çek Cumhuriyeti'nde ise düşük kalıyor.