DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İşleri (DİSKİ) Genel Müdürü Yaşar Sarı, Diyarbakır'da bulunan ilköğretim, lise ve bazı resmi kurumların su borcu olduğu için sularının kesileceğini söyledi.
Diyarbakır'da bulunan bazı lise, ilköğretim okulu ve resmi kuruluşların su borcu olduğu gerekçesiyle suları DİSKİ tarafından kesiliyor. Türkiye'nin en temiz ve berrak suyuna sahip olan Diyarbakır'da bulunan başta okullar ve resmi kuruluşlar olmak üzere abonelerin toplam borcunun 42 milyon YTL olduğu açıklandı. DİSKİ Genel Müdürü Yaşar Sarı, Türkiye'de ve dünyada sayılı olarak musluktan 24 saat kesintisiz olarak su veren bir kuruluş olduklarını ifade ederek, "Bu konuda gerçekten Diyarbakır halkı çok şanslıdır. Diyarbakırlılar avuçları ile su içmenin ayrıcalığını yaşıyor. Bu çok önemlidir. Bu kalitedeki suyu en ucuza içen bir Diyarbakır'a sahibiz. Bugün büyük şehirlerde çocuklar okula gittiği zaman ayrıca harcırah olarak su parası yanında götürmek zorundadır. Çünkü musluktan birçok kentteki okulların suyu içilmiyor. Dolayısıyla şişe suyu almak zorundadır. Fakat biz kentimizde her şeyden önce çocuklarımıza su parası harcırah olarak vermiyoruz. Bu kadar iyi bir hizmete karşılık yaptığımız bütün yatırımların bir bedeli vardır. Bağımsız bir kuruluş olduğumuz için sattığımız suyla yatırımlarımızın bedelini alıyoruz. Dolayısıyla su masraflarını tahsil etmemiz gerekiyor" dedi.
SU BORCU OLAN İLKÖĞRETİM, LİSE VE RESMİ KURULUŞLARIN SULARINI KESMEK ZORUNDA KALACAĞIZ
DİSKİ Genel Müdürü Sarı, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Fakat kentimizde başta Milli Eğitim olmak üzere ilköğretim ve liseler konusunda da çok ciddi bir problemimiz vardır. Son on yıldır çok az miktarda ödeme yaptılar. Kentimizde resmi kuruluşlardan yaklaşık 42 milyon YTL alacağımız var. Bunun büyük bir bölümü Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı okullardan alacağımız olanlardır. Aynı şekilde liselerden de alacağımız var. Okullara, kurumlara ve diğer bütün abonelerimize belli bir düzeyde ödemeyenlere ihtar çekiyoruz. Günde 100'e yakın abonenin suyunu kestiğimiz oluyor. Bunun amacı şudur; bu hizmeti veriyoruz ve bu hizmeti devam ettirmek istiyoruz, demek istiyoruz. Bunun karşılığında suyun bedelini istiyoruz. Çünkü aksi takdirde bu hizmeti devam ettirme şansımız olmayacaktır. Maalesef ilköğretimlerde henüz bu dönüşü alamadık. Bütün çabalarımıza rağmen bütün yazışmalarımıza rağmen bu çabayı alamadık. Artık bizim yapabileceğimiz çok şey kalmadı. Bütün görüşmeler ve bütün yazışmalar maalesef sonuçsuz kaldı. Gerekirse bu suları kesmek zorunda bırakacaklar. Çünkü öyle görünüyor. Ama ben tekrar söylüyorum; lütfen herkes üstüne düşen görevi yapsın. Kullandığı suyun bedelini ödesin. Çünkü artık günümüzde kullanan ödesin sözünün tam olarak yapılması gerekiyor. Aksi takdirde bizim gibi 24 saat hizmet veren kurumların ayakta durması mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla biz de yasaların bize verdiği yetkilileri sonuna kadar kullanacağız. Son üç yıl içerisinde hatta dört kez Milli Eğitim Bakanımızla görüştüm. Milli Eğitim Müdürümüz ile de görüştüm ama sonuçsuz kaldı."