Papandreu, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ile görüşmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Genel Sekreterle "mükemmel ve son derece yapıcı" bir görüşme yaptıklarını, görüşmede BM Binyıl Kalkınma Hedefleri, G20 zirvesi kapsamında finansal denetim, yeşil ekonomi gibi konuları ele aldıklarını söyledi. Papandreu bu kapsamda küresel alanda mali işlemler için vergi fikrini gündeme getirdiğini, bu verginin yeşil ekonominin gelişmesinde önemli bir fayda sağlayabileceğini belirtti.
Genel Sekreterle Kıbrıs konusunu da ele aldıklarını bildiren Papandreu, "Bu çözümün Kıbrıslılar'ın çözümü olması gerekir, yani iki toplum, dışarıdan müdahale ve takvim baskısı olmaksızın BM parametreleri ve AB müktesabatı temelinde bir çözüm bulmalıdır, çünkü Güney Kıbrıs, AB'nin üyesidir" dedi.
-KIBRIS'TA TAKVİM KONUSU-
Papandreu, Rum yönetiminin BM tarafından kendilerine müzakerelerle ilgili olarak zaman kısıtlaması getirdiğine yönelik şikayette bulundukları yönündeki haberlerle ilgili görüşünün sorulması üzerine, "Öncelikle biz Genel Sekreterle zaman kısıtlaması konusunu konuşmadık, ikinci olarak bir çözüm bulmamız gerek, tabii çabuk olması daha iyi olur, ancak bu sürece mekanik takvimler getirmek çoğunlukla çözüm bulmamıza yardımcı olmaz. O yüzden yapmamız gereken bu fırsatı kullanarak çözüme odaklanmak" dedi.
Papandreu, Genel Sekreterle Kıbrıs konusundaki görüşmesini gazetecilere aktarırken iki toplumdan sözettiğini, "iki bölge" kriterini unutup unutmadığının sorulması üzerine ise gülümseyerek "Evet, iki toplumlu, iki bölgeli" dedi.
-TÜRKİYE-
Türkiye'de katılacağı toplantı ve Türkiye ile işbirliği konularına yönelik bir soru üzerine, İstanbul'da çarşamba günü düzenlenecek Güneydoğu Avrupa Ülkeleri İşbirliği Süreci (SEECP) toplantısına katılacağını belirten Papandreu, şöyle konuştu:
"Bu bizim bölgemize, işbirliğinin gerekli olduğu mesajı olacaktır. Ben bu kapsamda iki ülke arasındaki yakın işbirliğinin gerekliliğini vurgulayacağım, bunun Türk halkının da isteği olduğuna inanıyorum. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın iki ülke arasındaki zor konuların çözümünde hamle yapılmasından yana olduğundan eminim. Birlikte yapabileceğimiz çok şey var. Başbakan Erdoğan'ın Atina'ya yaptığı son ziyarette 22 anlaşma imzaladık. Bu Kıbrıs'a yardım olsun, kıta sahanlığı olsun bu tür zor konuların çözümünde ilerleme yapabilme kapasitemiz olduğunu gösteriyor. Bu sorunları çözebiliriz."