DİYARBAKIR (İHA) - BDP'nin Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, bir grup gazeteciyle Diyarbakır'daki evinin bahçesinde sohbet edip soruları yanıtladı. Demirtaş, Başbakan'ın söylediklerinde haklılık payı olduğuna inanması durumunda, kendisine cevap verme gereği duymayacağını belirterek, "Erdoğan'ın söyledikleri çarpıtmadır. Bu ülkede, şu anda devam eden ölümlerden BDP'yi sorumlu tutmak tam bir çaresizlik ve acizliktir. Bakın PKK her ateşkes ilan ettiğinde BDP'nin katkısı olmuştur. O dönem altını çiziyorduk. Askeri operasyonlar durmazsa, ölümler durmaz. BDP bunun çabasını sürdürüyor. BDP'nin yaptığı çağrı, son derece insancıl bir barış arayışıdır. Başbakan ve etrafındakiler, diğer muhalefet partileri, ısrarla askeri operasyonlar daha fazla olsun diye kışkırttılar. Biz, AK Parti ve Başbakan'a barışa giden doğru yolu göstermeye çalıştık" dedi.
Demirtaş, Öcalan'ın göndermiş olduğu yol haritasını kastederek, "Başbakan'ın elinde yol haritası var. Barışın yol haritası odur. Çıksın yol haritasını açıklasın. BDP, demokratik bir sistemde, alınması gerektiği kadar şiddet ile arasına net ve kesin bir mesafe koymuştur. BDP, çalışma tarzıyla, örgütlenmesiyle, mücadele yöntemleriyle PKK'dan ayrı bir örgüttür. BDP son seçimlerde 2,5 milyondan fazla oy almış mecliste grubu olan siyasi bir partidir. Siz bir ülkenin Başbakanı olarak çıkıp böyle bir siyasi partiyi terörist ilan ederseniz, sizin demokrasi ile zerre kadar zihni alakanız yok demektir. Ben Başbakana çağrı yapıyorum. Faşizm ile aranıza mesafe koyun aksi takdirde siz zarar görürsünüz. Asıl siz faşizm ile aranıza mesafe koyun" dedi.
"DÖNÜP DOLAŞIP GELECEĞİMİZ NOKTA SİYASETTE ÇÖZÜM ARAYIŞI NOKTASIDIR"
Ölümlerin nispeten durmasında BDP'nin katkısı ve başarısı olduğunu savunan Demirtaş, "Bugün yaşanan siyasi atmosferdeki gerilim kesinlikle BDP'nin duruşundan, siyasetsizliğinden kaynaklı değildir. AK Parti'nin çözümsüzlük siyaseti bizi bu noktalara getirmiştir. Toplum bizden çözüm bekliyor. Hala anaların babaların eli yüreğinde akan kanın durmasını savaşın bitmesini bekliyor. Şiddet ne kadar tırmanırsa tırmansın siyasetin dili bu kadar incitici, tehditkar olmamalıdır. Sayın Başbakan bu konularda hata yapıyor. Her nihayetinde 50 sene daha savaş sürse, Allah korusun 100 bin kişi daha bir birini öldürse, dönüp dolaşıp geleceğimiz nokta, siyasette çözüm arayışı noktasıdır. Diyalog noktasıdır. Bir gün bu topraklara barış gelecek bundan kuşkumuz yok. Ama o gün geldiğinde geri dönüp baktığımızda yapılan hatalar nedeniyle birbirimizin yüzene bakamaz hale gelmemeliyiz. Özelikle sayın başbakan bu konularda daha vicdanlı davranmalı, daha insaflı gerçekçi davranmalı. Etrafındaki birtakım danışmaların, bir takım muhalefet partilerinin kışkırtmasına gelmemelidir. Eğer barışa inanıyorsa BDP buna katkı sunabilecek en büyük siyasi güçtür. Bu gücü Başbakan kaybetmemelidir" dedi.
"DENEMEDİK HANGİ YÖNTEM KALDI Kİ RAMAZAN'DAN SONRA UYGULAYACAKSIN"
BDP Grup Başkanı Demirtaş darağaçlarına çekildiklerini, zindanlara atıldıklarını ve denenmedik yolun kalmadığını belirterek, "Ben kendisine soruyorum, 1925'ten sonra Dağkapı'da dar ağaçlarına mı çekilmedik, 12 Eylül zindanlarında işkence tezgahlarına mı çekilmedik, 1990'larda sokaklarda ensemize kurşunlar mı sıkılmadı, sürgünlere mi gönderilmedik, cezaevlerine mi tıkılmadık mahkemelerde de yargılanmadık, Denenmedik hangi yöntem kaldı ki Ramazan'dan sonra uygulacaksın ki. Bunların hangisi çözüm oldu.
Hangisi bizim siyasi iramedemizi teslim aldı ki, tehditle sonuç alabileceğinizi sanıyorsunuz. Denenmedik tek yöntem var. Eğer Ramazan'dan sonra o yöntemi denerseniz sonuç alırsınız. O da açık bir diyalogdu, şeffaf bir müzakeredir. O yöntemi denerseniz sonuç alırsınız. Hele kabadayılıkla hele bir Başbakana yakışmayacak bir uslüpla bir siyasi partiye yönelik böylesi bir duruşu atlatabilirsiniz. İsrail Başbakanın Filistin halkına kullandığı dile benziyor bu. Türkiye'nin haklı olarak Esad rejime eleştirileri var. Türkiye haklı olarak reform çağrısı yapıyor. Ama kendi ülkesindeki reform isteyen bir siyasi partiyi terörist ilan ediyor. Bu ne perhiz ne lahana turşusu. Başbakanın bize yönelik söylemlerini şu dakikadan itibaren daha dikkatli seçmesini tavsiye idiyorum. Barış adına yeni bir dil kurulmak isteniyorsa bu öncelikli siyasi temsilciler ve Başbakan tarafından başlatılmak zorundadır. Bir yandan ölümler olurken siyaset çözüm aramak yerine bir birine suçlarsa işin içinden çıkılamaz" diye konuştu.
"BİZİ ERGENEKONLA, ÇETELERLE KARIŞTIRMASINLAR. BİZ HAKLIYIZ, MEŞRUYUZ KAZANIRIZ"
Demirtaş, tehditle dize gelmeyeceklerini belirterek, "Aynı zihniyetin muhataplarımızda da görmek istiyoruz. Bu tehdit, şantaj, hakaret dilinin derhal terk edilmesi lazım. Bizi ergenekonla çetelerle karıştırmasınlar. Biz haklıyız. Meşruyuz biz kazanırız, bundan şüphesi olmasın başbakanın. Öyle tehditle hukuk dışı yöntemlerle bizi dize getiremezler, yola getiremezler. Biz Türkiye'nin gerçeğiyiz. Bizi başkalarıyla karıştırmamasını tavsiye ederim. AK Parti'nin aldığı desteğe saygı duyuyoruz. Bu dünya sultan Süleyman'a da kalmadı. Kendini dev aynasında görüyor. Böyle bu ülke yönetilemez. Başbakan adım adım BDP'yi siyaset dışına itmek istiyor. BDP siyaset dışında kalırsa, siyasi aktör olmaktan çıkarsa içerde ve dışarıda daha fazla şiddet ve savaş politikasını uygulamayı düşünüyor olabilirler" şeklinde konuştu.
"PKK'NIN İNTİKAMINI BDP'DEN ALMAK İSTİYORLAR"
BDP'yi bir şans, bir fırsat olarak değerlendirmesi gerektiğini söyleyen BDP Grup Başkanı Demirtaş, "Bu dönemde Başbakanın yapacağı en akılsızca iş baskıyı arttırmak olur. Umut ediyorum ki böyle bir hataya düşmez. Bundan herkes zarar görür. Bu dönemin yöntemi diyalog olmalıdır. Her şeye rağmen çözüm arayışı olmalıdır. AK Parti sözcüleri Başbakan dahil olmak üzere PKK'nin intikamını BDP'den almak istiyorlar. Olup biten budur. Kendilerince en zayıf nokta BDP'dir. Göz önünde olan BDP'dir. PKK'ya güç
getiremedikleri her yerde intikamını BDP'den, Belediye Başkanlarımızda, yöneticilerimizden alıyorlar. Başbakan böyle bir ruh hali içinde BDP'ye saldırıyor. Bu çatışmanın ve kavganın bitmesi için herkes bir damla su dökmelidir. Bizim herkesten beklentimiz budur. İnancı, ideolojisi Allah rızası için bu yangının sönmesi için herkes bir damla su dökmelidir. Yeterince benzin döken var. Bu dönemde değerli olan o damla sudur. Kabadayılıkla devlet adamlığı olsaydı Külhanbeyi Rıza Osmanlı'da padişah olurdu. Aynı
yöntemle cevap vermeyeceğiz. Bizim diyalog arayışımız sürecek" dedi.
"AK PARTİ BU TARZI BİR KAÇ YIL DAHA SÜRDÜRSÜN TÜRKİYE BÖLÜNMÜŞ OLACAK"
Demirtaş, Başbakan'ın özerklik ile ilgili açıklamalarını ise şöyle değerlendirdi:
"Ben sayın Başbakanın özerkliği bilmediğini düşünüyorum. Bir Belediye Başkanlığı yapmış Başbakanın Belediyeler zaten özerktir demesi özerkliği bilmiyor demektir. Bir ilin Belediye Başkanı, ilin Valisinin izni olmadan şehrin dışana çıkamıyor. Dalga mı geçiyorsunuz. Merkezden bağımsız bütçemi oluşturabiliyorsunuz. Bu konuda Bakanlar Kurulu'na birifing vermeye hazırım. Bilmiyorlarsa çıkıp anlatalım. Tam tersine bu gidişle, bu tarzla bu yöntemle AK Parti bölecek. Bölünmeye doğru götürüyor iddia ediyorum. AK Parti bu tarzı birkaç yıl daha sürdürsün Türkiye bölünmüş olacak."
Demirtaş'a Murat Karayılan'ın yakalanıp yakalanmadığı sorusuna ise Demirtaş espirili bir şekilde cevap vererek, "Valla o doğrumu değil mi bilmiyorum ama şöyle bir şey duyduk o da doğrumu. Karayılan yakalandı haberleri üzerine bazı AK Parti Miletvekili adayları YSK'ya koşmuş onun yerine bizi alın diye, onu teyit edemedik doğrusu. Geri kalanların hepsi bildiğim kadarıyla asparagas. Çok önemli değil psikolojik savaş haberleri bunlar" dedi.
"PKK EYLEMLERİNİ DURDURMALI, ORDU EYLEMLERİNİ DURDURMALIDIR"
Demirtaş hem PKK'ya hem TSK'ya ateşkes çağrısı yaparak, "İslam alemi için Ramazan ayı diğer aylara oranla daha kutsaldır. Manevi değerlerin dorukta olduğu bir aydır. Hepimizin arzusu en azından Ramazan ayı boyunca hiçbir ölümün yaşanmamasıdır. Duracaksa gerçekten tümden durmalıdır. Biz bu konudaki çağırmızı tekrar net şekilde vurguluyoruz. PKK eylemlerdini durdurmalıdır. Ordu operasyonlarını durdurmalıdır. Hükümet polis, siyasi operasyonlarını durdurmalıdır. İki tarafta bu çağrılara dikkat etmelidir Hükümet askeri operasyonlarını durdurmadığı müddetçe, PKK'da eylemlerini durdurmuyor, missileme eylemleri yapıyor ve ortaya ölümler çıkıyor. O nedenle PKK ateşkes ilan etmişse hükümet de buna karşılık vermelidir. Ölümleri durdurmanın bir başka yolunu bilmiyoruz. Bau kadar incitici, tehditkar olmamalıdır. Sayın Başbakan bu konulşbakan biliyorsa çıksın açıklasın. Bunun neresi şiddeti desteklemektir. Çok açık söylüyorum bu gün şu saatte durmalıdır. İki tarafta durmalıdır" dedi.
"BİZ KAPILARIMIZI HİÇ BİR ZAMAN KAPATMADIK"
Demirtaş, diyalogdan yana hiç bir zaman kapılarını kapatmadıklarını belirterek, "Biz kapılarımızı hiçbir zaman kapatmadık kapatmayız. Ama bir araya gelebilmek için geçen sayın Başbakanı bir ifadesi vardı. Sıkılı ellerle tokalaşmaz. Elleriniz demir yumruk şeklinde ise tokalaşılmaz, aynı şeyi biz söylüyoruz. Nasıl diyalog yürütebiliriz. Başbakan bizim için iyi şeyler yapmadı. İyi niyet görmedik. Ramazandan sonra ne olabilir. Biz siyaset zeminin terk etmeyeceğiz. Umut ediyorum ki Başbakan daha aklı selim düşünmeye başlar" şeklinde konuştu.