HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Prostat kanseri için etkili tedavi! Çok daha hızlı...

Yaygın erkek hastalıkları arasında bulunan prostat kanseri endişeye sebep oluyor. Özellikle belirli yaşın üzerinde olan erkeklerin prostat kanserine yakalanma riski artış gösteriyor. Prostat kanserinde yeni tedavi yöntemleriyle daha etkili ve daha az yan etkili tedaviler bulunuyor. Prostat kanserinde erken teşhis etmek için düzenli kontrollerin yapılması gerekiyor.

Prostat kanseri için etkili tedavi! Çok daha hızlı...

Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanser türleri arasında bulunuyor. Prostat kanseri, prostat dokusunu oluşturan bazı hücrelerin anormal seyir göstererek tümör yapıları oluşturması sonucu meydana geliyor. Genellikle 65 yaş üzerinde görülen prostat kanseri hiç belirti vermeden ilerleyebiliyor. Ailesinde prostat kanseri öyküsü olan kişilerde hastalığın görülme ihtimali 2-3 kat artıyor. Yaş ilerledikçe görülme riski atan prostat kanseri kansere bağlı ölümler arasında ikinci sırada yer alıyor. Bu sebeple kanserin erken teşhis edilmesi ve doğru bir şekilde tedavi uygulanması gerekiyor.

İLAÇ TEDAVİLERİ YÜZ GÜLDÜRÜYOR

b7

Onkolojik Bilimler Sempozyumu’nda, kanser tedavisinde uzun yıllardır kullanılan kemoterapi ve radyoterapiye ek olarak kullanılan ve teknolojisi ile fark yaratan immünoterapinin tedavide öne çıktığını anlatan Prof. Dr. Necdet Üskent, ilaç tedavilerinin yüz güldürdüğüne, yeni geliştirilen ilaçların ise prostat kanserinin nüks etmesini de engellediğine dikkat çekiyor. Prostat kanserinde giderek daha fazla uygulanan immünoterapi yöntemiyle ilgili de bilgi veren Prof. Dr. Necdet Üskent, “Bu yöntemle bağışıklık sistemi hücreleri harekete geçirilerek, tümöre karşı savaşması sağlanıyor. Vücut içinde kansere karşı bir savaş başlatılıyor adeta. İmmünoterapilerin kemoterapilerden en önemli farkı, kimyasal içermemesi ve vücudun doğal savaşçı hücrelerini tümöre yönlendirmesidir. Kemoterapi gibi tümörü değil, bağışıklık sistemini hedef aldığı için, kemoterapiye göre yan etkisi de çok daha az oluyor” dedi.

AİLEDE MEME KANSERİ GÖRÜLMESİ DE PROSTAT KANSERİ RİSKİNİ ARTTIRIYOR

b1

Son dönemde yapılan araştırmalara göre aile öyküsünde meme kanseri varlığının da prostat kanseri riskini artırıyor. Kadınlarda meme kanserine neden olan BRCA1 ve BRCA2’deki mutasyonların erkeklerde de prostat kanserinin nedeni olabildiğini anlatan Doç. Dr. İlker Tinay, “Bu yönde aile öyküleri olan erkeklerin prostat kanseri açısından taramalarına 40’lı yaşlarda başlamaları gerekiyor. Bazı kültürel nedenlerle prostat muayenesinden kaçınılsa da erken tanı konan hastalarda daha etkili tedavi yapma şansı mümkün” dedi. Doç. Dr. İlker Tinay, “Her hastalıkta olduğu gibi prostat kanseri olma riskini düşürmek için de sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenmeli. Dengeli beslenme, aktif bir günlük yaşamı sağlayan fiziksel aktiviteler ve düzenli doktor kontrolleri önemli” şeklinde konuştu.

ROBOTİK CERRAHİ İLE DAHA HIZLI İYİLEŞME SAĞLANIYOR

b3

Yıldızı her geçen gün daha da parlayan robotik cerrahiye hastalığın, prostata sınırlı olduğu durumlarda başvurulabiliyor. Tüm dünyada robot yardımlı cerrahilerin en sık kullanım alanı ise üroloji… Robotik cerrahinin en yaygın kullanıldığı 5 cerrahi alandan biri olan ürolojide en sık ve en başarılı kullanım alanı, prostat kanserinin cerrahi tedavisi olan radikal prostatektomi (prostatın çıkarılması) ameliyatı. Gün geçtikçe daha çok tercih edilmeye başlanan robot yardımlı cerrahi sayesinde, ameliyat bölgesinde daha küçük kesi oluyor ve hastanın ağrıları da önemli ölçüde azalıyor. Ayrıca düşük enfeksiyon riski, daha iyi ve daha hızlı iyileşme ile daha kısa sürede taburcu olma gibi pek çok avantajı var. Doç. Dr. İlker Tinay, “Cerrahın kontrolündeki robot kolları, 540 derece hareket edebilme kabiliyetiyle bir insan elinin tüm hareketlerini yapabiliyor. Ameliyatın yüksek çözünürlükte ve optik büyütme ile 3 boyutlu görüş altında gerçekleştirilmesine imkan veren bu yöntem, ameliyat boyunca cerraha büyük bir konfor sağlıyor” dedi.

RADYASYON ONKOLOJİSİ İLE DAHA AZ YAN ETKİ

b5

Teknolojinin hızla geliştiği alanlardan biri ise Radyasyon Onkolojisi. Sadece tümöre odaklanan, çevre doku ve organlara zarar vermeyen cihazlar sayesinde hem hastalık çok daha başarılı bir şekilde tedavi ediliyor, hem de daha az yan etki görülerek hastanın yaşam kalitesi korunuyor. Prof. Dr. Hale Başak Çağlar, “Prostat kanseri tedavilerinde multidisipliner bakış prensibinin getirdiği tek bir ortak amaç ve sorumluluk var; en doğru, en etkin tedaviyi uygulayarak hastanın yaşam kalitesini yüksek tutmak. Prostat kanserinin hemen her evresinde üstlendiği güçlü rolle radyasyon onkolojisinin de bu sürece katkısı çok büyük. Günümüzde öyle bir noktaya gelindi ki, lokalize prostat kanserinde (sadece prostatta görülen) artık radikal radyoterapi, radikal cerrahi ile eşit başarı oranlarına sahip. Dolayısıyla radyoterapi ile artık hasta ameliyat olmadan, prostatı alınmadan da iyi bir sonuç almak mümkün. Üstelik yan etkiler daha az ve hastanın eskiden olduğu gibi her gün hastaneye gelmesi de gerekmiyor.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler