HABER

Rum Ortodoks Kilisesi'ne kınama

LEFKOŞA (İHA) - KKTC Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Yönlüer, Kıbrıs'taki ibadet yerlerinin korunması projesinin yer, köken veya inanç farkı gözetmeksizin adadaki tüm dini eserleri kapsaması gerektiğine inandığını belirterek, "Din İşleri Dairesi Başkanı olarak, Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi'nin Güney Kıbrıs'taki Kıbrıslı Türkler'e ait Müslüman dini eserlerini gözardı eden ayrımcı ve tek taraflı niyetini şiddetle kınıyorum" dedi.

Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu 2. Hrisostomos'a mektup gönderen Yönlüer, Rum basınında çıkan bazı haberler vasıtasıyla Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi'nin, Kuzey Kıbrıs'taki kiliseleri "temizlemek ve onarmak" amacıyla komiteler kurmak niyetinde olduğunu öğrendiğini belirtti. Yönlüer mektubunda, Kıbrıs'ta bulunan dini eserleri ister Rum Ortodoks, ister Türk Müslüman olsun köken ayrımı yapmadan iki toplumun ortak mirasının bir parçası olarak gördüklerini vurguladı. Kıbrıs'taki dini eserlerin bakım ve onarım sorununun, sadece Kıbrıslı Rumlar'ı etkileyen bir sorun olmadığını dile getiren Yönlüer, Güney Kıbrıs'taki Kıbrıslı Türkler'e ait dini binalarda da acil temizlik ve bakımın gerektiğini kaydetti. Yönlüer, Kıbrıs'taki ibadet yerlerinin korunması projesinin yer, köken veya inanç farkı gözetmeksizin adadaki tüm dini eserleri kapsaması gerektiğine inandığını ifade ederek, bu bağlamda Din İşleri Başkanı olarak Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi'nin, Güney Kıbrıs'taki Kıbrıslı Türkler'e ait Müslüman dini eserlerini gözardı eden bu ayrımcı ve tek taraflı niyetini şiddetle kınadı. Yönlüer, Kıbrıs'ın hem kuzeyinde hem de güneyinde bulunan dini eserlerin bakımının ancak diyalog ve işbirliği yoluyla mümkün olabileceğinin de altını çizerek, Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi'nin bu konuda Kıbrıslı Türk muhatabı ile hiçbir diyalog kurmadan tek taraflı olarak böyle bir harekette bulunmasının, sadece kurumlar arasındaki ilişkilere zarar vermekle kalmayacağını, aynı zamanda Kıbrıslı Türk ve Rum halkları arasındaki işbirliği ve diyalog kurma çabalarını da olumsuz etkileyeceğini kaydetti. Yönlüer, iki taraf liderleri arasında, üzerinde anlaşmaya varılmış olan 8 Temmuz Anlaşması'nın, diğer konuların yanı sıra Kıbrıslı Türkler'in ve Rumlar'ın yaşantılarını etkileyen gündelik konuları ele alacak olan komiteler kurulmasını öngördüğünü ifade etti. Yönlüer, bu noktada teknik komiteler sürecinin temel amacının, gündelik konulara pratik ve hemen uygulanabilecek çözümler bulmak, ayrıca iki taraf arasında güven inşa etmek olduğunun altını çizdi. Din İşleri Başkanı Yönlüer, bu çerçevede Kıbrıs'ın her iki tarafında bulunan hem Türk-Müslüman hem de Rum-Ortodoks mirasına ait olan dini eserlerin bakımı konusunun, teknik komiteler bağlamında ele alınıp çözülmesi gerektiği inancında olduğunu vurguladı.

Yönlüer mektubunda, Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi'nin, Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında güvensizlik ortamı oluşturarak, tek taraflı adımlar atmaktan kaçınacağına olan inanç ve güvenini de sözlerine ekledi.

En Çok Aranan Haberler