Ergenekon iddianamesinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin tarafından açıklanması ve ardından ayrıntıların basına sızmasıyla birlikte yeni iddialarda gündeme geldi. Ergenekon'un başında İşçi Partisi Başkanı Doğu Perinçek ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük dışında başka yöneticiler de olduğu öne sürülüyor.
Mahkemeye sunulan iddianamede yer aldığı öne sürülen birbirinden iddialar dün basına sızdı.
AGARTA: Elde edilen bazı belgelerde örgütün bir tarikatvari bir yapılanmada olduğu ve 600 yıllık geçmişe dayanan tarikat isminin "Agarta" yani Ergenekon olduğu ifade edildi. Orta Asya dağlarındaki gizli örgüt Agarta, Tibet ve Orta Asya geleneklerinde Asya'daki sıradağların içinde bulunduğu ileri sürülen efsanevi bir yeraltı organizasyonudur. Agarta'yı kitaplarında konu alan 3 yazar Saint-Yves d'Alveydre , Ferdinand Ossendowsky ve Renè Guènon'dur. Efsaneye göre Mu ve Atlantis'ten göç eden rahipler Agarta'yı kurdu. Önceleri insanlıkla temas halindeydiler. Sonra gizlenme gereği görüp birbirlerine tünellerle bağlanan, dağlar içindeki kentlerine çekildiler. Agarta, Göktürk, Uygur ve Hun masallarında da "Ataların kutsal mağaraları", bu mağaralardan geçilerek ulaşılan "gizli ülke" inanışı ile yer alıyor. Agartalıların şimdiki 'devrenin' sonunda yeraltından çıkacağına ve dünyadaki kötülüğü yeneceklerine inanılıyor.
TANIK DİLOVASI VE İSMET ANLATIYOR: İddianamede çok sayıda gizli tanığın dinlendiği, bunlardan bazılarına kod adı olarak numaralar verildiği belirtildi. İki gizli tanığa verilen kod adları ise dikkat çekti. "Tanık İsmet" ve "Tanık Dilovası"nın verdiği ifadelerin Türkiye'yi sarsacak bilgiler taşıdığı iddia edildi. Dilovası'nın Veli Küçük'ün bir dönem çalıştığı Kocaeli bölgesindeki faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdiği kaydedildi.
ÖRGÜTTE 20 DEPARTMAN VAR: İddianamede örgüt şeması, telefon irtibat şeması ve bir krokiye yer verildi. Örgütün hücre yapılanması şeklinde örgütlendiği, "medya", "mafya", "istihbarat" gibi farklı 20 departmandan oluştuğu ve her departmanın başında bir başkan ve bir başkan yardımcısının bulunduğu yer alıyor.
TİT, İBDA/C VE HİZBULLAH ANLATILIYOR: İddianamede, Türk İntikam Tugayı (TİT), İBDA/C ve Hizbullah'ın eylemlerine de yer verildi. İddianamenin bazı bölümlerinde ise Necip Hablemitoğlu cinayetine kısa bir şekilde değinildi. Ayrıca, bugüne kadar bilinmeyen ve açıklanmayan birçok olaya ilişkin bilgiler de yer aldı.
ÇETE LİDERLERİNİ KULLANIYORLAR: Alaattin Çakıcı'nın tanık olarak yer aldığı iddianamede, soruşturma sürecinde ifadeleri alınan çete liderlerinin Ergenekon örgütü tarafından kullanıldığının tespit edildiği kaydedildi.
KEMALİZMİ ARKALARINA ALIYORLAR: Örgütün Kemalist ve Atatürkçü ideolojinin arkasına saklanarak, bu ideolojilerden farklı hareketler yaptıkları ifade edilerek Kuvayi Milliye Derneği detaylı bir şekilde anlatıldı.
BEHİÇ AŞÇI'YI ÖLÜM ORUCUNDAN KÜÇÜK VAZGEÇİRDİ: Ölüm oruçlarının Veli Küçük'le bağlantılı olduğuna yer verildi. Ölüm orucuna başlayan Avukat Behiç Aşçı'yı Veli Küçük'ün vazgeçirdiği de belirtildi.
EVDEKİ BELGELERDE DERİN DEVLET: Örgüt üyelerinin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde, kendilerini "Derin Devlet" olarak tanımladıkları kaydedildi.
HER SANIĞA FOTOĞRAFLI DOSYA: Her sanığın emniyet veya cezaevinde çekilmiş son halini yansıtan fotoğraflarının kendilerine ait dosyaların üzerine konuldu
G.KURMAY'A HER AŞAMADA BİLGİ: Soruşturmanın her aşamasında Genelkurmay Başkanlığı'na bilgi verildi. Görevde olan ve emekli askerlere ilişkin bilgilendirme yapıldı. Genelkurmay'ın da bu yazışmalara cevap verdiği ve savcılıktan gelen bilgiler doğrultusunda Askeri Mahkeme'de Fikret Emek hakkında "gizli evrakları ele geçirmek ve askeri malzemeleri gizlemek", Oktay Yıldırım hakkında "askeri malzemeleri zimmete geçirmek" suçlarından dava açıldığı ifade edildi. Yıldırım ve Emek hakkındaki iddianamelerin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na bilgilendirme amacıyla gönderildiği belirtildi.
SAVCIYA TEHDİT MEKTUBU: Soruşturma savcısı Zekeriya Öz'ün bir hafta önce tehdit mektubu aldığı ortaya çıktı. Emekli bir cezaevi müdürünün, Veli Küçük'ün arkadaşı olduğunu belirterek Öz'e tehdit mektubu gönderdiği, ardından aynı içerikli telgraflar çektiği ortaya çıktı.
SEDAT PEKER DE SANIK: İddianamenin sanıkları arasında Sedat Peker'in bulunduğu öğrenildi. Veli Küçük'ün, Peker'den avukat giderleri için bir havuz oluşturmasını talep ettiği kaydedildi.
SAÇAN'IN RÜŞVET NOTLARI KÜÇÜK'TEN ÇIKTI: Tuncay Güney'in evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde yer alan Ergenekon yapılanmasıyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in araştırılması yönünde talimat verdiği öğrenildi. Ancak o dönem İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürü olan Adil Serdar Saçan'ın konuyla ilgili inceleme yapmadığı, 1 yıl sonra da bilgi ve delil olmadığı gerekçesiyle konuyu kapattığı iddia edildi. Veli Küçük'ün evinde ele geçirilen iki belgede, Saçan'ın aldığı rüşvetlerin yazılı olduğu öğrenildi. Ayrıca Saçan'ın Aykut Cengiz Engin'e gönderdiği "çok gizli" ibareleri belgelerin soruşturma kapsamında tutuklanan Behiç Gürcihan'ın evinde bulunması da dikkat çekti.
KÜÇÜK NEDEN KANDIRA'DA: Kandıra F Tipi Cezaevi'nde tutuklu olan Veli Küçük'ün bunu kendisinin talep ettiği öğrenilirken bu durum Küçük'ün daha önce o bölgede çalışıyor olmasına bağlanıyor. Küçük'ün evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde, Küçük'ün o bölgede 100-150 kişiye iş bulduğu anlaşıldı.
TUNCAY GÜNEY SANIK: Ergenekon kapsamında aranan ve halen Kanada'da hahamlık yapan eski gazeteci Tuncay Güney'in de dosyada sanık olduğu belirtildi. Güney ile ilgili olarak sığınma talebinde bulunmaması için yakalama kararının çıkarılmadığı ifade edildi. Güney'in Kanada'dan gelmek için savcılardan tutuklanmaması için garanti istediği ancak savcıların bu isteğe sıcak bakmadıkları öğrenildi. Soruşturma kapsamında ele geçirilen belgeler ve ifadelerle Güney'in ifadelerinin birebir örtüştüğü ortaya çıktı.