ANKARA (A.A) - Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Şükrü Sindel, Sosyal Güvenlik Kurumu Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü İlaç ve Tıbbi Malzeme Mevzuatı Daire Başkanlığına tansiyon ilaçlarıyla ilgili düzenleme konusunda bir yazı gönderdi.
Söz konusu düzenlemeyle bu ilaçların ''Kardiyoloji, nefroloji ve endokrinoloji uzman hekimleri tarafından veya bu uzman hekimlerce düzenlenen uzman hekim raporuna dayanılarak yine bu uzman hekimlerce reçetelenebileceğinin'' öngörüldüğüne işaret eden Sindel, derneğin yaptığı araştırmaya göre, Türkiye'de 18 yaş üzeri nüfusta her 3 kişiden birinin hipertansif olduğuna işaret etti.
Hipertansiyon görülme sıklığının, yüksekliğinin yanı sıra, kan basıncının kontrol altına alınabilirlik oranlarının da yüzde 8 gibi çok düşük yüzdelerde olduğuna dikkat çekilerek, yüksek tansiyon hastalarının kardiyovasküler hayatı tehdit eden olaylar açısından risk altında bulundukları kaydedildi.
Yazıda, şunları dikkat çekildi.
''Kardiyolog, nefrolog ve endokrinolog yanında iç hastalıkları uzmanlarının da hipertansiyon hastalarına uygun herhangi bir gruptan ilaç veya ilaçlarla antihipertansif tedaviyi başlatma ve devamında reçete yazma hakkı olmalıdır. Tüm iç hastalıkları uzmanları eğitimleri süresince hipertansiyon ve antihipertansif tedavi ilkeleri konusunda yeterince eğitim almaktadırlar ve hipertansiyon tedavisine mutlaka müdahil olması gereken uzman hekim grubunu oluşturmaktadırlar.''
-''KIRSALDA UZMAN HEKİM AZ''-
Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği'nin araştırmasında, kentsel bölgelerde yüzde 31.1 oranında rastlanan yüksek tansiyonun, kırsal bölgelerde yüzde 32.9 oranında görüldüğü belirtilen yazıda, şu görüşlere yer verildi:
''Her branştan hekime ulaşma güçlüğü olan kırsal bölgelerdeki hipertansif bireylerin, çoğunlukla 3. basamak sağlık hizmeti veren kurumlarda bulunan kardiyolog, nefrolog ve endokrinoloğa ulaşmaları çoğu zaman imkansız gibi görünmektedir. Oysa ki iç hastalıkları uzmanlarına ulaşım gerek kentsel, gerekse kırsal alanlarda yaşayan insanlarımız için daha kolaydır. Böylece hem hastanın hekime ulaşmak için yaşayacağı mağduriyet en aza indirilmiş olacak, hem de 3. basamak sağlık hizmeti vermesi gereken kardiyoloji, nefroloji ve endokrinoloji uzmanları reçete yazmaktan daha öte görevlerine zaman ayırabilecek duruma geleceklerdir.''
Hipertansiyon ilaçlarını bu üç uzmanın dışında iç hastalıkları uzmanlarının da yazabilmesinin, 3. basamak sağlık hizmetlerinin yoğunluğunu azaltarak gereksiz uzman gücü kaybını önleyeceğine işaret edilerek, ''Uzman hekimin bulunmadığı yerlerde hastanın ilaç raporu içeriğindeki etken madde değiştirilmeden pratisyen hekimler ve aile hekimleri tarafından da ilacın reçetelenebilmesi sağlanmalıdır'' görüşü savunuldu.