BİZE ULAŞIN
ANKARA (ANKA) - TBMM'de bir basın toplantısı düzenleyen MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti ve CHP'nin "Terör örgütüne kredi verme yarışına girdiğini" ifade ederek, "İki parti de bölücü taleplerin bankası haline gelmiştir" dedi.
Öcalan'ı "İmralı'da yatağının yolunu bulamayan biri" olarak niteleyen Vural, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti'ne yol haritası sunuyor. Gardiyanların muhatabı olan kişi şimdi Başbakan'ın muhatabı oluyor. Türkiye'yi getirdiğiniz nokta budur" diyerek şöyle devam etti:
"Milletimizi göbeğini kaşıyan adam statüsüne dönüştüren bu zihniyet, millete tepeden bakan despot bir zihniyettir. Terörle mücadelede çok sayıda insan şehit oldu. Bu kişiler canını niye verdiler? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2011 yılında 'Erdoğan özür dilemezse soruna katkı sağlamam' demişti. Dayatma sadece AKP'ye değil CHP'ye kadar uzanmıştır. Bu proje dışarıda hazırlanmış ve Türkiye'ye dayatılmış bir projedir. Gayri milli emperyalist düşüncelerin bu devleti ve milleti dönüştürme dayatmasından ve PKK'yı araç olarak kullanmasından öteye bir anlam taşımamaktadır."
Vural, TBMM Başkanlığı'na bugün yasa dışı dinlemelerle ilgili araştırma komisyonu kurulması yönünde önerge vereceklerini açıklarken, dinlemeleri iktidarın kendi derin devletinin yaptığını da iddia etti. Vural, "Sorun, kamu erkini kullananların yaptığı dinleme, izleme ve takiptir" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Öcalan'a ev hapsinin söz konusu olmadığı yönündeki açıklamalarına yönelik bir soruya cevap veren Vural, "Ne yapıyorlar? Kahve mi içiyorlar?" diyerek şöyle devam etti:
"Ne yapıyorlar peki? Ne görüşüyorlar orada? PKK terör örgütüne affı, Öcalan'a affı getirecek, ev hapsini getirecek bir süreç Türk milletine hazırlanmaktadır. Sayın Başbakan'ın bu ifadelerine değil David Philips'in raporuna baksanız daha iyi olacak. Bu süreç içinde Başbakan'ın doğrudan doğruya af konusunu dile getirmesi herhalde beklenemez. Bu bir süreçtir. Bu süreç içinde millet ısıtılıyor. Süreç sonunda görülen bırakın ev hapsini, PKK'nın siyasallaşmasıdır. Tepki olduğu için ilk başta böyle bir şey yok dediler. Görüşürken bile görüşmüyoruz demişlerdi.
İmralı'nın Kandil'den farkı mı varmış? Bunların hepsini hazırlayacaklar zaten. Zaten Oslo'da görüştükleri kimdi? Devlet görüştü. Hükümet, İmralı, Kandil, BDP şimdi de CHP hep beraber müzakere zemini oluşturuyorlar. Doğrudan görüşmeler de zaten başlayacaktır. Belki de başlamıştır."
