HABER

"Türk ekonomisi 2017'yi 7-7,2 büyüme ile tamamlayacak"

Garanti Bankası Genel Müdürü Erbil: - "Türkiye beklenenin çok üzerinde bir büyümeye imza attı. 2017'nin tamamını yüzde 7-7,2 büyüme ile tamamlayacağını öngörüyoruz. Mali disiplin anlamında müthiş bir yıl geride kaldı" - "Şu anda normalleşmiş trendde kredi büyümesi kabaca yüzde 15 civarında. Bu kredi büyümesinin 2018'de de devam edeceğini bekliyoruz. Ekonomi yönetiminin isteğinin de bu yönde olduğunu düşünüyoruz" - "(OTAŞ kredisi) 2018'in ikinci yarısında bu sürecin neticeleneceğini düşünüyoruz" - "İster yerli, ister yabancı, ister kamu, ister özel sektör bankası olsun, karını sermayeye ekliyor ve sermayelerini büyütüyor"

İSTANBUL (AA) – Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, Türkiye'nin beklenenin çok üzerinde bir büyümeye imza attığını belirterek, "2017'nin tamamını yüzde 7-7,2 büyüme ile tamamlayacağını öngörüyoruz. Mali disiplin anlamında müthiş bir yıl geride kaldı." dedi.

Fuat Erbil, bankanın 2017 finansal verileri ve 2018 beklentilerini değerlendirdiği basın toplantısında, Türkiye ekonomisinin ve bankacılık sektörünün 2017 yılını iyi bir performansla tamamladığını söyledi.

Bu yılın da en az 2017 yılı kadar iyi olacağını düşündüklerini ve beklediklerini belirten Erbil, tüm ekonomi oyuncuları olarak buna güvenlerinin tam olduğunun altını çizdi.

Türkiye'nin beklenenin çok üzerinde bir büyümeye imza attığını ifade eden Erbil, "Türkiye ekonomisinin 2017'nin tamamını yüzde 7-7,2 büyüme ile tamamlayacağını öngörüyoruz. Mali disiplin anlamında müthiş bir yıl geride kaldı. Bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 1,5'in altında gerçekleşti. Kamu borcunun milli gelir oranı da yüzde 30'un altında. Bunlar olumlu gelişmeler oldu." dedi.

Erbil, geçen yıl sektörü en çok enflasyonun zorladığına dikkati çekerek, "Bunun en büyük sebepleri büyümenin etkisi, emtia ve enerji fiyatlarındaki artış, kurdaki oynaklığın geçişkenliği ve gıda. Bunlar 2018 için ev ödevlerimizin başında geliyor. Diğer kırılganlık alanı cari açık." ifadesini kullandı.

Kırılganlıkların ve volatilitenin yüksek olduğu 2017'de normalleşme adımlarının sağlıklı bir şekilde atıldığını vurgulayan Erbil, 2018 yılında global büyümenin devam edeceğini öngördüklerini söyledi.

- "Bu yıl büyüme yüzde 4-4,5 seviyelerinde olur"

Global merkez bankalarının geçen yılki destekleyici tutumundan daha sıkı bir tutum sergilemelerini bu yıl için global bir risk olarak değerlendirileceğini ifade eden Erbil, bu yıl Türkiye ekonomisinin yüzde 4-5'ler seviyesinde olabileceğini kaydetti.

Erbil, büyümenin eskisi gibi yüzde 2-2,5'ler ya da yüzde 7-7,5'ler gibi değil Türkiye'nin istikrarlı büyümesi için ihtiyacı olan bir patikaya oturmasını beklediklerini dile getirdi.

Ülkenin yumuşak karnı olan enflasyonun düşük halinin bile hala yüksek olduğuna işaret eden Erbil, şöyle devam etti:

“Yılın ikinci yarısından itibaren tek haneli düşüş trendi içerisine gireceğini bekliyoruz. Gerek büyüme gerek enflasyon tarafındaki adımları normalleşme ve istikrar anlamında önemli görüyoruz. Geçen seneki adımların etkisi iş gücü piyasasında gözüktü. Bir yılda 1,5 milyona yakın ilave istihdam sağlandı. Avrupa'da 2017'de yaratılan istihdamla Türkiye'nin istihdam artışı hemen hemen aynı. Cari açıkla ilgili baskı bu yıl da devam edecek. Umut ediyoruz ki; beklenenden fazla ihracat ve turizm geliriyle bu kompanse edilecektir. Mali disiplinin korunacağını bekliyoruz. Güven endekslerinin arttığına şahidiz. Global anlamda risk iştahında bir değişiklik olduğu takdirde bu durum bizi etkileyecektir. Tabii ki jeopolitik gelişmeleri de risk faktörü olarak masaya koymalıyız. Toplam bilançosunun sağlamlaştığı, dışsal şoklara ve belirsizliklere daha hazırlıklı olduğumuz bir dönemdeyiz."

- "Sektörün aktif kalitesi iyileşti"

Fuat Erbil, bankacılık sektöründe geçen TL kredilerde yüzde 25-26 büyüme gerçekleştiğini, şirketlerin kullandığı kredilerde ise yüzde 30, bireysellerde ise yüzde 16 genişleme görüldüğünü söyledi.

Piyasada aktif kalitesinin bozulacağı beklentisi olmasına rağmen, geçen yıl aktif kalitesinde iyileşme görüldüğünü ve sorunlu kredi oranının yüzde 3'lere kadar gerilediğini anlatan Erbil, sektörde sermaye yeterlilik rasyolarının yükseldiği ve karların arttığı bir yılı geride bıraktıklarını ifade etti.

Erbil, Garanti Bankası olarak geçen yıl TL kredilerde yüzde 21 civarında, mevduatta yüzde 18 seviyelerinde büyüdüklerini, sorunlu kredi rasyosunun yüzde 2,6'nın altına gerilediğini belirtti.

Sermaye yeterlilik rasyosunun yüzde 19'a çıktığını bildiren Erbil, banka olarak müşteri memnuniyeti, dijitalleşme ve sürdürülebilir büyümenin sağlandığını bir yılın geride kaldığını, 2018'de de bu doğrultuda çalışacaklarını dile getirdi.

- "KGF limitleri tahsis edilmeye başlandı"

Erbil, Kredi Garanti Fonu (KGF) kefaletli kredi limitlerin tahsisine başlandığını, Garanti Bankası'na ilk etapta 1,6 milyar liralık limit verildiği bilgisini verdi.

Dün itibarıyla KGF'den ilk limitlerini aldıklarını belirten Erbil, "Bu yıl 55 milyar liralık limit bankalara tahsis edilmeye başlandı. Geçen seneden faklı olarak şartlı limitler tahsis edilmeye başlandı. Şartlıdan kastım; geçen sene herhangi bir şart yoktu. Sadece tercihen KOBİ'lere kullandırılma vardı. Bu yıl diyor ki; 'Şu kadarı üreticiye, şu kadarı yatırım yapana, şu kadarı ihracatçıya, şu kadarı kadın ve genç girişimciye. Sorgusuz sualsiz vereceğiniz kısım da şu kadardır.' Sorgusuz sualsiz kısım yüzde 20-25’lere düşmüş. Geçen senenin aksine büyümenin kompozisyonuna olumlu yönde katkı gösterecek parçalara limitler tahsis edilmeye başlandı." şeklinde konuştu.

Erbil, KGF'nin geçen yıl limitleri şartlar gereği çok hızlı şekilde sisteme enjekte ettiğini, bu yıl ise limitleri seneye yaygın vereceğini beyan ettiğini söyledi.

Geçen yılki yüzde 25'lik kredi büyümesinin ilk sekiz ayda yaşandığını ve sonrasında kredi büyümesinin normalleşmeye başladığını aktaran Erbil, "Şu anda normalleşmiş trendde kredi büyümesi kabaca yüzde 15 civarındadır. Bu kredi büyümesinin 2018’de de devam edeceğini bekliyoruz. Ekonomi yönetiminin isteğinin de bu yönde olduğunu düşünüyoruz. Sağlıklı büyüme anlamında, büyümenin istikrarlı ve sürdürülebilir olması anlamında önemli bir adımdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Kurda volatilite azalacak"

Garanti Bankası Genel Müdürü Erbil, bankanın kredi mevduat oranının şu anda geçen yılki yüzde 117 seviyesinde olduğunu belirtti.

Bankacılık sektöründe kredi büyümesine paralel bir mevduat büyümesi beklediklerini söyleyen Erbil, kredi mevduat oranında bozulma beklemediklerini söyledi.

Erbil, dolar/TL'deki volatilitenin geçen 2-3 yıla göre düştüğünü ve 2018'in kurda volatilitenin azalacağını ifade etti.

Banka olarak kendi iç süreçleri hariç olmak üzere hiçbir zaman kur tahmini yapmadıklarını aktaran Erbil, 2018'de enflasyonu yansıtan bir dolar/TL seviyesi göreceklerini dile getirdi.

Erbil, Garanti'nin yeni şube formatına ilişkin "Bugün itibarıyla 267 şubemizi yeni formata geçirdik. 2018’de bütün şubelerimizi yeni formata dönüştüreceğiz. Toplam etkisi yüzde 80 olan şubemizde (600 şube) 6. ay itibarıyla yeni formata geçeceğiz. Beklediğimiz ölçüde ilerliyoruz. Müşteri tarafında memnuniyet arttı, müşterinin bekleme süresi azaldı." bilgisini verdi.

- "Operasyonların ekonomiye olumsuz etkisi olmadı"

Fuat Erbil, jeopolitk risklerin banka maliyetlerine yansımasının nasıl olacağına ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti:

"Yerel jeopolitik risklerin düşük olduğu bir yıl yaşıyoruz. Baz senaryomuzda erken seçimlerin olmayacağı ve seçimlerin zamanında yapılacağı yönünde. 2018’de kuvvetli bir politik ajandamız yok. Dolayısıyla lokal belirsizliğin olmadığı bir dönemdeyiz. Jeopolitik risk var. Bunun doğru yönetildiğini ve bu yönde çabanın olduğunu görüyoruz. Bunun normal şartlar altında jeopolitik risklerin piyasalara olumsuz yansımasını bekleriz. Şehitlerimizin ruhu şad olsun.

Jeopolitik etkinin yabancı iştahında olumlu ya da olumsuz yansımasını birkaç şekilde görürüz. Birincisi CDS. Ükemizin 5 yıllık CDS'lerinde bir bozulma yok. 150-200 bandında ve genellikle 170-180 aralığında seyrediyor. Kurun üzerinde ilk başta bir baskı olsa da bugün 3,77 seviyelerinde bulunuyor. Daha da önemlisi Türkiye’ye yapılan sermaye yatırımları. Geçen yıl Türkiye'ye toplam 11 milyar dolarlık yatırım yapıldı. İlk 5 haftalık akışta da pozitif ve kuvvetli. Bir kaçışın olmadığını da görüyoruz. Yatırımların geldiği coğrafya da önemli. Jeopolitik anlamda en hassas olunan ABD’den çok ciddi olarak akışın desteklediğini görüyoruz. Operasyonun geldiği seviye açısından ekonomik olarak bir bozulma ya da olumsuz bir etki görmüyoruz."

- OTAŞ kredisi ve Yıldız Holding değerlendirmesi

Oger Telecom'un (OTAŞ) kredilerini ödeyememesi ve Yıldız Holding’in kredi yapılandırmasına ilişkin sorulara Erbil, şöyle cevap verdi:

"Bu Türkiye için çok önemli bir varlık ve stratejik bir değer. Firma ile alakası da yok, Türk Telekom bundan bağımsız işlerine ve faaliyetlerine devam ediyor. Buradaki süreç tek bir önemli stratejik varlık olduğundan dolayı yavaş sürüyor. Geçen seneki en kısa sürede çözüleceği beklentimiz bu yıl da devam ediyor. Bunun koordinasyonunu Ankara özellikle Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı yapmakta. Eş güdümle ve onların liderliğinde çalışmalarımız devam etmektedir. Birazcık sabrettiğimiz takdirde işler çözülecektir. Ama bankalar ihtiyatlı olmak adına tedbirlerini almış durumda. En kötü senaryoda bile -böyle bir senaryomuz yok- bankalar şu andaki hisse değeri fiyatı ile krediler arasındaki farkı karşılık ayırmış durumda. Bunların bankalar üzerinde yaratacağı en ufak bir etkinin olacağını beklemiyoruz. 2018'in ikinci yarısında bu sürecin neticeleneceğini düşünüyoruz.

Yıldız Holding ülkemizde ve dünyada önemli markalara sahip önemli oyunculardan bir tanesi. Finansal anlamda bankalarla krediler anlamında en ufak bir sorunu yok. Zaman zaman büyük şirketler, gruplar ya da küçük şirketler stratejileri önceliğinde taktiksel kararlar alabilirler. Şirket bu konuyla ilgili basın açıklaması yapmıştır. Sistem için ya da Garanti için endişe edilecek bir risk yaratacak, bir problem doğuracak bir konu kesinlikle değildir. Çok hızlı şekilde de bu süreç nihayetlenecektir."

- "Konut kredilerinde durma ya da azalma yok"

Fuat Erbil, konut kredilerine bakıldığında kredilerinde bir durma ya da azalmanın olmadığını aksine rekor seviyede kredi verildiğini söyledi.

Sorunlu kredi rasyolarının en düşük olduğu kredilerin konut kredileri olduğunu belirten Erbil, konut kredilerinde sorunlu kredi rasyosunun da yüzde 1’in altında gerçekleştiğini ifade etti.

"Başka gruplardan, holdinglerden ya da proje finansman kredilerinde yapılandırma bekliyor musunuz?" sorusu üzerine, böyle bir trendin olacağını beklemediklerini ve proje finansman kredilerinde yeniden yapılandırma gibi bir talebin olacağını düşünmedikleri değerlendirmesinde bulundu.

Bankaların çok kar elde ettiği eleştirilerine ilişkin soru üzerine Erbil, karın bankalar için bir netice olduğunu söyledi.

Erbil, şöyle devam etti:

"Bankalar, bankacılık faaliyetlerine aracılık ediyor. Türkiye’nin hem ekonomik hem bireyler anlamında büyümesine finansman sağlayan oyuncularız. Karımız sektör oyuncuları olarak bünyemizde kalıyor. İster yerli, ister yabancı, ister kamu, ister özel sektör bankası olsun, karını sermayeye ekliyor ve sermayelerini büyütüyor. Gelecek yıl daha fazla kredi vermeye çalışıyorlar. Kar sermayemizin vazgeçilmez bir yapısıdır. Bu memlekette kar ediyoruz ve memleketin finansmanında bunu kullanıyoruz."

- "Faiz hadlerinde yumuşama olacaktır"

Fuat Erbil, "Faiz indirimine yönelik kamu bankalarından bir adım gelirse, özel bankalar bunu takip eder mi?" sorusuna, "Faiz hareketleri ülkemizde serbest piyasa prensipleri neticesinde oluşuyor. Biz de oluşan bu duruma bankalar olarak kendimizi hızlı bir şekilde adapte etmeye çalışırız. İster aşağı, ister yukarı yönlü olsun. Rekabet bizim için çok önemlidir." şeklide cevap verdi.

"Faizlerde bir gevşeme bekliyor musunuz? sorusu üzerine Erbil, "Biz enflasyon kanadındaki gelişmeleri incelemeye devam edeceğiz. Merkez Bankası'na bakacağız. Bizim beklentimiz ilk yarıda bunu görmeyeceğimiz. Faizlerdeki salınım kabaca mevcut seviyelerde devam edecektir. Ama üst yönlü baskılar da azalmıştır. Olası gelişmeler olumlu yönde aşağı yönlü olacaktır. Faiz hadlerinde bir yumuşama olacaktır." görüşlerini paylaştı.

Erbil, kredi büyümelerinin TL tarafında daha hızlı olacağını ve bunun da daha sağlıklı bir gelişme olarak görülmesi gerektiğini söyledi.

Yabancı para kredileri payının azalmasının sistemik bir risk değil aksine olumlu sistemik bir gelişim olarak gördüğünü söyleyen Erbil, Garanti'nin piyasa değerinin finansal sonuçlara göre olması gerekenin altında yer aldığını sözlerine ekledi.

En Çok Aranan Haberler