Kardiyoloji Uzmanı Dr. Serkan Kocakuşak, kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyen başlıca unsurların sağlıksız beslenme, şişmanlık, alkol, sigara, hava kirliliği, hareketsiz bir yaşam ve stres olduğunu ifade ederek, kardiyovasküler hastalıkların önlenebileceğini anlattı.
Özel Ege Şehir Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Serkan Kocakuşak, “’Kalp ve damar sağlığı, genetik özelliklerin yanı sıra beslenme ve yaşam tarzı ile doğrudan ilgilidir. Kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyen başlıca unsurlar; sağlıksız beslenme, şişmanlık, alkol, sigara, hava kirliliği, hareketsiz bir yaşam ve strestir” dedi.
Kalp ve damar hastalıklarının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ölüm nedenlerinin ilk sırasında olduğunu kaydeden Kocakuşak, “Kalp ve damar hastalıkları risk faktörleri; yaş ve cinsiyet, birinci derece akrabalarda kalp ve damar hastalık öyküsü, sigara kullanımı, hareketsiz yaşam, stres, aşırı kilo, hipertansiyon, yüksek kolesterol ve diyabettir. Kalp sağlığını korumak için sağlıklı ve dengeli beslenilmelidir. Obezite, diyabet ve fiziksel aktivite yetersizliği gibi risk faktörlerinin çocukluk çağında görülmeleri, erişkinlikte kalp hastalığı gelişme riskini büyük oranda arttırmaktadır. Fiziksel aktivite arttırılmalı, sigara ve alkol gibi zararlı maddelere ‘hayır’ denmeli, stres faktörü kontrol altına alınmalı, sağlıklı vücut ağırlığı korunmalı, kan basıncı kontrol altında tutulmalı, kan değerleri ölçümünü düzenli olarak yaptırmalıdır” diye konuştu.
Kalp sağlığı için beslenme önerileri
Özel Ege Şehir Hastanesi Beslenme Uzmanı Ali Mutlu ise kalp sağlığı için beslenme önerilerinde bulunarak, “Yeterli ve dengeli beslenme ve sağlıklı bir hayat sürmek kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltır” dedi. Mutlu, sağlıklı bir kalp için şu beslenme ve sağlıklı yaşam tarzı önerilerinde bulundu:
“-Haftada en az 2 gün balık tüketmeye özen gösterin. Özellikle yağlı balıklar içerdikleri omega 3 yağ asitleri ile kalbinizi korur.
-Yağsız veya az yağlı kırmızı et seçeneklerini tercih edin, kızartılmış veya kavrulmuş etten uzak durun.
-Tavuk, ördek, hindi gibi beyaz et tüketirken doymuş yağ içeriği yüksek olan deri kısımlarını olabildiğince çıkarın.
-Doymuş yağ içeriği yüksek olan besinleri (tereyağ gibi) daha az tüketmeye çalışın. Bu besinler yerine çoklu ve tekli doymamış yağ içeriği yüksek olanları (zeytinyağ gibi) daha çok tercih edin.
-Besinleri kızartmak yerine ızgara veya haşlamayı tercih edin.
-Markette doymuş yağ içeriği yüksek olan ürünleri alırken etiket okumayı alışkanlık haline getirin.
-Pasta, börek gibi hamur işlerinin doymuş yağ içeriği yüksektir. Bu besinleri tüketirken hem kolesterol düzeyiniz açısından hem de kilo yönetiminiz için porsiyonlara dikkat edin.
-Tam tahıllı ekmekler, bisküviler, kahvaltı gevrekleri gibi posa-lif içeriği yüksek besinleri daha sık tüketin. Bu besinler kolesterol seviyenizi düzenlemede yardımcı olur.
-Tuz içeriği çok yüksek besinler kan basıncınızın artmasına neden olabilir. Hipertansiyon gibi bir rahatsızlığınız varsa veya risk altındaysanız tuz tüketiminizi olabildiğince azaltmaya çalışın. Yemeklerinize ekstra tuz eklemeyin ve tuz içeriği yüksek besinleri az tüketin.
-Günde 5 porsiyon sebze-meyve yemeye çalışın. Diyetinizde sebze ve meyveyi artırmak posa-lif alımınızı destekleyerek kolesterolünüzü düzenler. İçeriğindeki antioksidanlar sayesinde kalp sağlığınızı korumanıza yardımcı olur.
-İdeal ağırlığınızı koruyun ve kilo yönetiminize dikkat edin. Bu konuda bir beslenme uzmanından da yardım alabilirsiniz. Özellikle karın çevrenizdeki yağlanma fazla ise kalp hastalıklarına yakalanma riskiniz de artar.”