BİZE ULAŞIN
“TÜRKİYE’YE YÖNELİK POLİTİKA, NASRETTİN HOCA FIKRASI GİBİ”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Washington’daki temaslarında, Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine soğuk bakan Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’ye çattı.
Erdoğan, Johns Hopkins Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada, Sarkozy ve Merkel’in Türkiye için “tam üyelik dışı formüller” ortaya attıklarını hatırlattı. Başbakan şöyle konuştu;
“Biz daha önce de Fransa’da dönemin Cumhurbaşkanı Chirac ve dönemin Almanya Başbakanı Shcroeder ile çalışmıştık. Onlar Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkmıyorlardı. Şimdi Merkel ve Sarkozy başka formüllerden bahsediyorlar. Nerede kaldı devlette devamlılık? Nerede kaldı devlet politikalarının devamlılığı?”.
Erdoğan bu sözlerinin ardından da asıl çıkışını yaptı;
“Merkel ve Sarkozy’nin yaptıkları, tam da Nasrettin Hoca fıkrası gibi…”
Erdoğan, Türkiye’nin AB’ye bir “yük olmayacağını”, üye olduğunda “yükünü paylaşacağını” kaydetti.
EKSEN DEĞİŞMİYOR
Bazı çevreler amaçlı olarak Türk dış politikasının eksininin değiştiğini söylediklerini kaydeden Erdoğan “Bu tamamen yanlış” dedi.
Dış politikada bazı geleneksel çizgilerin değiştiğini kaydeden Erdoğan, bugünlerde dış politikada bu çizgi değişikliği çerçevesinde Türkiye’nin tüm komşuları ile iyi ilişkiler kurduğunu söyledi.
İSRAİL ÇOCUKLARI ÖLDÜRDÜ
Konuşmasında, İsrail’in yıl başında Gazze’de yaptığı operasyonu da eleştiren Erdoğan, “İsrail’in güvenliği elbette önemli. İsrail’in kendisini saldırılara karşı koruması elbette önemli. Ama bu çabalar, adil tavrın dışına çıkarsa, bunu kabul edemeyiz” mesajı verdi.
Gazze’de çocukların fosfor bombaları ile öldürüldüğünü, hastanelerin bile vurulduğunu anlatan Erdoğan, “Bu çok büyük bir trajedidir. Terörle mücadele ettiğiniz söyleseniz bile, ortaya çıkan manzara çok farklı” diye konuştu.
BEN İNSAN OLDUĞUM İÇİN SÖYLÜYORUM
Gazze örneğini vermesinin, “Müslüman olmasından değil, insan olmasından kaynaklandığını” da söyleyen Erdoğan, “Gazze bugün açık hava hapishanesi gibi. Bu hapishanenin kapıları da İsrail’in kontrolünde. Neden sessiz kalıyoruz bu duruma? Neden adım atmıyoruz?” diye konuştu.
Trajedi devam ederken, “bacak bacak basak üstüne atarak oturmanın” mümkün olmadığını kaydeden Erdoğan, “bölgenin yeniden inşası için, inşaat malzemesi girmesine bile izin vermiyorlar. Neden? Teröristlerin eline geçer diye. Böyle bir anlayış olur mu?”
WASHINGTON’DAN DÜNYAYA SESLENİYORUM
ABD’nin başkenti Washington’dan tüm dünyaya bir çağrıda bulunduğunu da söyleyen Erdoğan, çağrısını şöyle dile getirdi;“Ben bir çağrı yapıyorum tüm insanlığa. Buradan Washington’dan. Nükleer silahları ülkemizden atalım. Eğer bu konuda adım atılacaksa, burası başlayacak yerdir.
Çünkü eğer siz bir taraftan nükleer silah üretiyorsanız, diğerlerine üretme diyemezsiniz. Bence sorunun özü de burada. Tüm dünyada nükleer silahlar ortadan kaldırılmalıdır.Biz İran’ın nükleer silaha sahip olmasına karşıyız, ancak bölgede başka ülkelerin de nükleer silah sahibi olmasına karşıyız. “
İSVİÇRE’YE MİNARE ELEŞTİRİSİ: ÖZÜR DİLEMEK YETMEZ
İsviçre’de yapılan minare referandumuna da değinen Erdoğan, şu mesajı verdi;
“İnanç özgürlüğüne aykırı bir konuyu referanduma götürüyorlar. İnsanların yaradılıştan gelen hakları var. Bu özgürlüklere asla helal getiremezsiniz. Bu özgürlükleri ancak totaliter rejimler engeller. Bunu yaptıktan sonra da özür dilemek yetmez. Çünkü olan olmuştur…”
