ANKARA (İHA) - Türkiye'nin soya, mısır, ayçiçeği, pamuk ve kalsa yetiştirecek, kendi ihtiyacını karşılayacak ekolojiye sahip olmasına rağmen, bu ürünlerin ithalatı için her yıl yaklaşık 1 milyar dolar döviz ödediği belirtildi.
Türkiye geçen yıl 1.3 milyon ton soya, 1.2 milyon ton mısır, 600 bin ton ayçiçeği, 800 bin ton pamuk, 40 bin ton kolza ithal ederken, yağlı tohumların ithaline geçen yıl 831 milyon dolar ödedi. Bu yıl ise ödenecek miktarın 1 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Yağlı Tohum Üreticileri Birliği Başkanı Suat Kalfa, ithalata ödenen dövizin bir bölümünün üreticiye teşvik olarak verildiğinde sorunun çözüleceğini savundu. Dünya Ticaret Örgütü'nün haksız sınırlamalarına rağmen, Türkiye'nin ulusal üretimi koruyacak imkanları olduğunu belirten Kalfa, "Buna rağmen tarım politikalarında çiftçe standart ve çelişki devam ediyor" dedi.
Alfa, şeker ve karbonhidrat kaynaklı ürünlerde yüksek gümrük korumaları uygulandığını, katma değeri yüksek ve sanayi ürünü olan yağlı tohumlar için aynı duyarlığın gösterilmediğini ifade eden Kalfa, Türkiye'nin üretim politikalarının yeni bir vizyona kavuşturulması, kıt kaynaklarının israfının önlenmesi, katma değeri yüksek üretimlerin teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.
Kalfa açıklamasına şöyle devam etti:
"İhracat şansı olmayan ürünleri primle teşvik edip, ithal ettiklerimizin bundan mahrum bırakılması anlaşılır gibi değil. Sadece yağlı tohumların ithalatının önüne kesmemiz halinde Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru hattından yılda beklediğimiz 300 milyon dolarlık geliri 3 katına çıkartırız."
Kalfa, yağlı tohumlar içinde özellikle soyanın, dünyada üretim ve tüketim trendi en yüksek bitki olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye'nin ekolojisi 5 milyon ton soya yetiştirmeye elverişli olmasına rağmen geçen yıl 1.3 milyon ton soya ithalatı için 385 milyon dolar ödendi. 2010'da soya ihtiyacı 3 milyon ton olacağından ödenecek bedel Türk çiftçisine kalmalıdır" şeklinde konuştu.
Kalfa, Türkiye'de 5 milyon ton soya, 10 milyon ton kolza üretildiği takdirde 300 bin aile için de işsizlik sorunun çözümleneceğini, göçün önlenebileceğini ifade etti.