Yazıcıoğlu için hüzünlü anma

Seçim gezisinden dönerken bindiği helikopterin 25 Mart 2009'da Kahramanmaraş'ın Göksun ilçesi yakınlarında düşmesi sonucu hayatını kaybeden BBP'nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve dönemin BBP Sivas İl Başkanı Erhan Üstündağ, Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı, BBP Meclis üyesi adayı Murat Çetinkaya, gazeteci İsmail Güneş ve pilot Kaya İstektepe, ölümlerinin 3'üncü yılında Sivas'ta anıldı. Sivas Belediyesi, Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişi için bugün 'Şehitlerimizi Anıyoruz' adlı bir anma programı düzenledi. 4 Eylül Spor Salonu'nda gerçekleştirilen törene BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Vali Yardımcısı Veysel Çifçi, Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, Muhsin Yazıcıoğlu'nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, AK Parti İl Başkanı Burhanettin Kuru, Eski Tarım Bakanı Musa Demirci ve kazada ölenlerin yakınları ile çok ayıda vatandaş katıldı. Muhsin Yazıcıoğlu'nun çerçevesi çiçeklerle süslenmiş bir fotoğrafı da protokol üyelerinin bulunduğu ön bülümdeki bir sandalyenin üzerine konuldu. Programda, protokol koltuklarının birisine Muhsin Yazıcıoğlu'nun çiçeklerle süslenmiş bir fotoğrafı kondu. Program helikopter kazasında yaşamını yitirenler için saygı duruşunda bulunulması ile başladı. Daha sonra Ankara Kocatepe Cami imamı İsmail Çoşar Kuran okudu.

SİVİL ŞEHİT TEPKİSİ

Anma programında konuşan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, "Biz şehitlerimize üzülürken her 25 ve 31 Mart tarihini şehitler günü olarak anarken maalesef bu günlerde sivil şehit diye bir kavram ile karşı karşıyayız. Hrant Dink'i bile nerdeyse şehit yapacaklar. PKK'ya yardım yataklık istihbaratçılık yapanları da şehit yapacaklar. Şimdi ben buradan sesleniyorum. Bu Cumhuriyet'in kurulduğu Selçuklu'ya başkentlik yapmış şehitlerin memleketi olan Sivas'tan size sesleniyorum. Eğer siz şehit arıyorsanız Uhud'daki Hamza'ya, Kerbela'daki Hz. Hüseyin'e, Malazgirt'e siz şehit arıyorsanız İstanbul surlarındaki Ulubatlı Hasan'a, Çanakkale'deki kınalı kuzulara, daha iki gün önce Uludere ilçesinde şehit olan özel hareket polislerine bakın. Yüce Allah'ın bahşettiği bu en yüksek mertebeyi dağıtmaya sizin ne aklınız ne de haddiniz var. Çünkü Müslüman Türk milleti buna müsaade etmez. Bu memleketin her karış toprağı şehit kanları ile yıkanmıştır. Eğer siz şehit arıyorsanız helikopter kazasında yaşamını yitirenlere bakın. Sen Muhsin Yazıcıoğlu'na şehit demeyeceksin Hrant Dink'e şehit diyeceksin. Bunu sizden Allah sorar" dedi.

BDP ELEŞTİRİSİ

BDP'yi eleştiren Destici, "Ben başta idam cezası olmak üzere bir takım hukuki düzenlemelerin derhal getirilmesini istiyorum. Madem bunu yapamıyorsun var olan hukuku uygulayın. Türkiye'de var olan bir siyasi partinin genel başkanı yani mecliste olan sözde bir siyasi partinin genel başkanı çıkacak açık bir dil ile 'Burası özgür Kürdistan olacak, bizi bunu göreceğiz' diyecek. Başka biri çıkıp 'Ey başbakan kendine gel aklını başına al, burası Kürdistan burası Amed' diyecek sende çıkacaksın PKK ile müzekkere edeceksin. Bunların siyasileri kim, bunlar PKK'lı dağdan inenler değil mi ? Sen kimi kandırıyorsun, kimi aldatıyorsun?" dedi.

EĞİTİM SİSTEMİNE DESTEK

Sekiz yıllık kesintisiz eğitime de değinen Mustafa Destici, "8 Yıllık kesintisiz eğitimi bu millete nasıl kabul ettirdiler bir bakın. Eğer sen zorbalık arıyorsan oraya bak. Bu hükmet geç kalmıştır. 10'nucu yılıdır. İlk yılda yapması gerekiyordu. Mutlaka milli ve manevi değerlerimize sahip çıkacak nesiller yetiştirmesi gerekiyordu. Biz eğitim sistemindeki değişikliği destekliyoruz" dedi.

SUİKASTE DAİR ŞÜPHE VAR'

Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter kazası ile ilgili olarak devam eden soruşturmaya zarar vermeyecek şeyleri kamuoyu ile paylaştıklarını belirteren Destici, ''Geçen gün Cumhurbaşkanımız ile bu konuyu yine uzun uzun konuştuk. Onun da ilgisi ve alakası devam ediyor. Kendisine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Kaza kırım raporuna bakıp da bu hadise kazadır diye millete nasıl söyleyeceksiniz. Kim buna inanır. Siz kimi inandıracaksınız. Bunun bir suikast olduğuna dair 5-6 tane şüphe vardır. Olay açığa çıkana kadar bu işin peşi bırakılmayacaktır" diye konuştu. Anma programı tasavvuf musikisi ve sema gösterisi ile sona erdi.