Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne göre Yemen, Arap dünyasındaki tüm devrimler arasında başarı hikâyesine ulaşmış az sayıda ülkeden biri.
Körfez İşbirliği Konseyi, 33 yıl boyunca ülkeyi yöneten Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih ile koltuğu bırakması için müzakere etti.
Bunun üzerine geçen yıl ülkede seçimler yapıldı ve Abdurabbuh Mansur Hadi ülkenin yeni lideri oldu.
Ancak o dönemdeki anlaşmada yapılan hatalar, son dönemde daha görünür olmaya başladı.
Özellikle ülkenin güneyinde yaşayanlar olmak üzere Yemenliler, hayatlarında çok az şeyin değiştiğini hissediyorlar ve Devlet Başkanı Hadi’nin oy pusulasındaki tek aday olması gerçeğine tepkililer.
Eski Devlet Başkanı Salih hâlâ ülkede ve siyasi parti liderliği yapıyor.
Salih’in yakın akrabaları ülke yönetiminde hâlâ kritik noktalarda.
Birçok Güney Yemenli ülkedeki son ayaklanmanın kendi hayatlarında çok az şey değiştirdiğini düşünüyor, mağdur hissediyorlar ve merkezi hükümet tarafından hâlâ önemsenmediklerini düşünüyorlar.
Geçen Perşembe günü binlerce Yemenli, Aden limanında bir gösteri düzenledi ve ellerinde eski bağımsız Güney Yemen bayraklarını salladı.
Göstericiler kentin meydanına yürümek isteyince güvenlik güçleri üstlerine ateş açtı.
Olayda altı gösterici ölürken, birçok gösterici de yaralandı.
Shabwah Eyaleti Valisi Ahmed Ba Hajj “Güvenlik güçleri, göstericilerin, seçimlerin birinci yıl dönümünü kutlayan binlerce insanın katıldığı mitinge ulaşmalarını engelleyerek daha büyük bir felaketi önledi.”
Bundan iki hafta önce de farklı siyasi kamplardaki göstericilerin çatışması ve polisin ateş açması sonucu birçok gösterici yaralanmıştı.
Hükümet taraftarı birlik yanlısı gösterilerin, koalisyon hükümetinde hâkim İslamcı Islah Partisi tarafından düzenlendiği düşünülüyor.
Güney Yemenlilerin Herak adlı hareketin liderlerinden bazılarının tutuklanıp, bazılarının öldürülmeleri ülkedeki daha da artırdı.
Hafta boyunca protestolar yayıldı ve iddialara göre, güvenlik güçleriyle göstericiler arasındaki çatışmalarda, aralarında bir polis memurunun da olduğu en az üç kişi daha yaşamını yitirdi.
Baskılardan Islah Partisi’ni sorumlu tutan göstericiler, partinin bürolarına da saldırdı.
Aden Valisinin Islah Partisi üyesi olduğunu vurguladılar ve mitinglerde sadece Güney Yemen hareketi yandaşlarına ateş açıldığını söylediler.
Islah Partisi’nden Sbahwab Eyaleti Valisi Ba Hajj, ateşin Islah Partisi tarafından değil, şiddeti önlemek isteyen, devletin güvenlik güçleri tarafından açıldığını söyledi.
Herak sözcüsü Hossam Babad ise bunu reddetti.
Babad, “Islah, Yemen’in de facto yöneticisidir. Eski Devlet Başkanı Salih ve Islah aynı madalyonun iki yüzüdür ve bize karşı güçlerini birleştirdiler” dedi.
Babad “Güney Yemen’i, Yemen işgalinden kurtarmak istiyoruz” diye konuştu.
Eski bir İngiliz sömürgesi olan Güney Yemen daha sonra laik bir sosyalist devlete dönüşmüş ve 1991’e kadar Kuzey’le birleşmemişti.
Güney’de yaşayanların büyük bölümü onyıllarca haklarından mahrum edildiklerini düşündüler ve demokrasi yanlısı ayaklanmadan sonra protestolarını artırmak için daha fazla imkana kavuştular.
Yemenli gazeteci Bashraheel Bashraheel, Herak tarafından gerçekleştirilen ve sürekli büyüyen eylemlerin, başkent Sana’daki politikacıları kaygılandırdığını söylüyor.
Bashraheel, Islah’ın 2014’te yapılacak seçimler öncesinde iktidardaki kontrolünü sağlamlaştırmak ve bu tarihte ülkenin başına geçmek istediğini, ülkenin doğal zenginliklere sahip bölgesi Güney Yemen’i kontrolü altında tutmak istediğini söylüyor.
Uzmanlarsa bölgeye baktıklarında artan şiddeti görüyor.
Siyaset uzmanı ve demokrasi yanlısı eylemci Abdel Ghani “Politik seçenek onlara açık oldukça bu seçeneği takip edecekler” diyor ancak bunun gerçekleşmemesi durumunda, Güneyli hareketin şiddete başvuracağını söylüyor.
İngiliz gazeteci Peter Salisbury, Herak lideri Kassem Asker’in Aden’de tutuklanmasından bir gün önce kendisiyle röportaj yapmıştı.
Salisbury, bu röportajda sükunetin ne kadar süreceğini bilmediğini söylemişti.
ABD ve Suudi Arabistanlıları kaygılandıransa, öfke ve umutsuzluk duygularıyla bazı gençlerin yüzünü El Kaide’ye dönme ihtimali.
El Kaide, Güney Yemen’de 2011’den bu yana gücünü artırdı.
Uzmanlar uzun yıllara yayılan ihmaller nedeniyle Güney Yemen’de radikalleşmenin yaşandığını söylüyor.
Temel hizmetlere yapılacak biraz yatırımın ve El Kaide ile diğer aşırı gruplara yönelik güvenlik önemlerini artırmanın epey işe yarayacağını belirtiyorlar.
Bu, Güney Hareketi’nin tüm destekleyicilerinin El Kaide yandaşı olduğu anlamına gelmiyor.
Herak bir şemsiye örgütlenmesi. Bunun altında federal bir sistem içinde daha fazla otonomi isteyenler de var, bağımsızlık isteyenler de, Ensar el-Şeria’nın bazı parçaları gibi İslamcı bir emirlik talep edenler de.
Örgütlenmeleri son derece düzensiz ve bu merkezi hükümete karşıtlık notasında onları birleştiriyor.
Abdel Ghani al Iryani, Herak’ın silahlı direniş başlatmaya yakın olduğunu söylüyor.