HABER

Zana: Ben de değiştim, PKK da değişti

Eski DEP Milletvekili Leyla Zana "Geçmişte zora dayalı birliktelik vardı ancak şimdi durum öyle değil. Herkes değişti. Ben de değiştim, PKK da değişti” dedi.

DİYARBAKIR (ANKA) - Eski DEP Milletvekili Leyla Zana, teslim olan PKK üyelerinin serbest bırakılmalarına ilişkin, “Biçime çok takılmanın anlamı yok. Bu sorun yalnızca DTP ve AKP’nin sorunu değil. Herkesin sorunudur. Kişisel kaygıların toplum kaygılarıyla birleştirerek sürecin devam etmesi lazım. Geçmişte zora dayalı birliktelik vardı ancak şimdi durum öyle değil. Herkes değişti. Ben de değiştim, PKK da değişti” dedi.

Zana, bugün Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde bir basın toplantısı düzenledi. Gazetecilere, “Türkiye’de barış içinde bir arada yaşamaya verilen şansı değerlendirmek için karşınızdayım” diyen Zana, kendilerini barışa yakın kılan bu sürece katkı sunmanın herkesin vicdani bir sorumluluk taşıdığını söyledi. ve “Son günlerde güzel ve anlamlı bir süreç yaşanıyor. Herkes değişti. Ben de değiştim, PKK da değişti. Güzel anlamlı bir süreç var ve herkes üzerine düşen görevi yerine getirmeli. Geçmişte zora dayalı birliktelik vardı ancak şimdi durum öyle değil” şeklinde konuştu.

ANF’ye göre, gelişmelerin umudun yanında kaygı ve endişe yarattığını da anlatan Zana, “Benim de bir tarafım çok umutlu bir tarafımsa endişe ve kaygı taşıyor. Umutluyum. Çünkü, yaşanan onca acıya rağmen, bu coğrafyada yaşayan halklar birbirlerini düşman olarak görmediklerini ispatladılar. Ve bugün, ortak değerlerin etrafında kenetlenme iradesini ortaya koyuyorlar” dedi.

Geçmişin acıları yerine, geleceğin umudunu yaşatma fırsatını yakaladıklarını belirten Zana, bu anda kendilerine yol gösterecek şeyin sağduyu olduğunu da söyledi.

-“ENDİŞE VE KAYGIYI BİR ARADA YAŞIYORUM”-

Aynı zamanda endişe ve kaygıyı da bir arada yaşadığını kaydeden Zana, “Bu acıların yüreklerde hala taze olduğunu biliyorum. Çektiğimiz acıların hiçbir zaman hafiflemeyeceğinin elbette farkındayım. Savaş acıtır kanatır, dağıtır, parçalar yok eder. Bunu hep birlikte yaşadık. Hiç kimse ötekiden daha çok ya da daha az acı çekmedi. İki tarafta da telafisiz acılar yaşandı. Herkesin acısını yaşıyor ve hissediyorum ve paylaşıyorum. Ve ancak bu yolla birbirimizi anlayabileceğimize inanıyorum. Aksi halde ne dökülen gözyaşları dinecektir, ne de olası tehlikelerin önüne geçilebilecektir. Gelin hep birlikte barışın kazananları olalım. “

Türkiye’de yaşayan insanların ortak çıkarlarının farklı kimlikleri tanıyan, sayan ve koruyan bir anlayıştan geçtiğini savunan Zana, bu anlayışın ülkenin birlik ve bütünlüğünün garantisi olduğunu kaydetti. Barış umudunun bir daha yitirilmesine kimsenin tahammülü kalmadığını belirten Zana, içinde bulunulan sürecin oldukça önemli, ciddi ve bir o kadarda yakıcı olduğunu, bunu kavramayan herkesin kaybedeceğini, kavrayanın ve süreci başlatan muhatapların ise, kamuoyu desteğinin arkalarında olduğunu bilmesini istediğini ifade etti.

-“SORUN, DTP VE AKP DEĞİL, HERKESİN SORUNU”-

Mahmur ve Kandil’den gelen PKK’lı grubun karşılanış şekli konusunda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Zana, her halkın kendini ifade etme şeklinin farklı olduğunu savundu ve şunları söyledi:

“Biçime çok takılmanın anlamı yok. Bu sorun yalnızca DTP ve AKP’nin sorunu değil. Herkesin sorunudur. Burada süreç iyi koordine edilmedi. Kişisel kaygıların toplum kaygılarıyla birleştirerek, sürecin devam etmesi lazım. Karşılamada önemli olan birlikte yaşama iradesinin ortaya çıkmasıydı. Bu önemli ayrıntı gözden kaçtı. ‘Ülke bölündü’ dediler. Bunun mümkün olmadığı görüldü. İnkar ve imhanın da mümkün olmadığı görülmüştür. Geçmişte zora dayalı birliktelik vardı ancak şimdi durum öyle değil.

Zana, CHP ve MHP’nin gelen barış gruplarına yönelik açıklamalarını da değerlendirirken, her iki partinin de sürece bir anlam yüklediklerini düşünmediğini, süreci yeterince tahlil etmeleri halinde bunun toplumun yararına olacağını anlayacaklarını savunarak, “Bahçeli makul bir adam. Baykal da duyarlı bir adam, ancak biraz daha duyarlı olmak lazım” değerlendirmesinde bulundu. (ANKA)

En Çok Aranan Haberler