İngiliz gazeteleri uluslararası sayfalarında farklı konuları öne çıkarıyor...
Guardian ABD'nin, Mısır'ın devrik lideri Mursi için alınan idam kararı konusunda 'derin endişe' içinde olduğunu yazıyor.
Gazete, 100'den fazla Müslüman Kardeşler üyesine verilen kitle halinde idam kararını ABD ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanısıra, Uluslararası Af Örgütü'nün de eleştirdiğini bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Pazar günü yaptığı açıklamada, "eski Cumhurbaşkanı Mursi için verilen ölüm cezası hakkında derin endişeleri olduğunu" söyledi.
Gazete, ABD'nin eleştirisinin Uluslararası Af Örgütü ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan gelen kınamaları takip ettiğini kaydediyor.
Guardian Mursi hakkındaki kararın 2 Haziran'a kadar geri çevrilebileceğini de belirtiyor.
Mısır'da idam cezaları için en yüksek dini otorite olan Büyük Müftülük'ün bağlayıcı olmayan görüşü alınıyor.
Aynı zamanda karara yasal itiraz hakkı da var.
Gürcüler yüzlerini Rusya'ya dönüyor**Financial Times** Gürcistan halkının giderek artan biçimde AB'ye üyelik ihtimalinden umudu kestiğini yazıyor.
Gazeteye göre, kamuoyu yoklamaları AB'ye Putin destekli bir alternatife desteğin iki katına çıktığını gösteriyor.
Gazete, Gürcü yetkililerin bu hafta AB ile vize liberalizasyon anlaşmasını kutlama umudunda olduklarını ama anlaşmanın ertelendiğini belirtiyor.
Gürcü yetkililere göre bunun nedeni siyasal olabilir.
AB ile yapılan anlaşmaların getirisinin geniş halk kesimleri tarafından hissedilmediğini kaydeden gazete, vizesiz seyahatin bu açığı bir nebze kapatacak somut bir adım olacağını yazıyor.
Gazete Rusya'nın hem yumuşak hem de sert gücüyle Gürcistan'daki nüfuz ve desteğini artırdığı kanısında.
Financial Times Gürcü Ortodoks Kilisesi'nin de bu süreçte Rusya yanlısı bir çizgi izlediğine dikkat çekiyor.
Gazete Gürcistan siyaset dünyasının da Batı yanlısı ve Rusya yanlısı partiler arasında paylaşıldığını kaydediyor.
2016 Ekim'indeki seçimleri Kremlin yanlısı partilerin kazanması muhtemel görünmüyor.
Ancak bu kesim Batı yanlılarının parlamentoyu kontrol etmesini önlemeye yetecek bir azınlık oluşturabilir.
Sendikalardan İşçi Partisi'ne baskı**Independent** İngiltere'nin en büyük sendikası olan Unite'ın İşçi Partisi liderlik seçimine müdahele etmeye çalıştığını yazıyor.
Unite lideri İşçi Partisi'nin başına sendikaların istemediği bir lider seçilirse parti ile bağlantıyı kesebileceklerini söylüyor.
Gazete İşçi Partisi'nin İskoçya lideri Jim Murphy tarafından Unite liderine parti işlerinin dışında kalması uyarısı yapılması üzerinden 24 saat bile geçmediğini belirtiyor.
Unite lideri Len McCluskey genel seçimlerde partinin aldığı ağır yenilginin "herşeyi yeniden düşünmek için büyük bir fırsat" olduğunu söyledi.
McCluskey şahsen sendikanın İşçi Partisi'ne desteğini sürdürmesini istediğini söyledi.
Ancak Independent buna rağmen Temmuz ayındaki sendika toplantısında İşçi Partisi'nden başka partiye bağışta bulunmayı engelleyen kuralın kaldırılmasına yönelik bir önerinin tartışılacağını kaydediyor.
Times da İşçi Partisi'nin geleceğine ilişkin savaş hatlarının belirlendiğini yazıyor.
Gazete, İngiltere'nin en büyük sendikasının liderinin "örgütlü emeğin haklarını" savunacak bir lider istemesini partideki Blaircilere yönelik bir saldırı olarak değerlendiriyor.
Genel Sekreter Len McCluskey, sendikaların haklarını savunacak "doğru lider" seçilemezse, partiye yaptıkları milyonlarca sterlinlik desteğin sona erebileceğimi söyledi.
Times bunun partinin bu bağışa olan ihtiyacından yararlanmak için bir tehdit olarak görüleceğini yazıyor.
Gazeteye göre bu müdahale parti içindeki gerginlikleri daha da kötüleştirdi.
Times, Blaircilerin partinin, sendikalara çok yakın olarak algılanan bir lideri seçme hatasını tekrarlamaması gerektiği uyarısında bulunduklarını aktarıyor.
Osama bin Ladin'i Alman istihbaratı mı buldu?**Daily Telegraph**, Almanya'nın dış istihbarat ajansı BND'nin, ABD özel kuvvetleri tarafından öldürülen El Kaide lideri Usame bin Ladin'in nerede olduğunu bulmada CIA'ya yardımcı olduğunu bildiriyor.
Gazeteye göre, bin Ladin'in Pakistan güvenlik birimlerinin bilgisi dahilinde Pakistan'da gizlendiği ihbarını sağlanan BND olmuş.
Haberin kaynağı da Alman Pazar gazetesi Bild am Sonntag.
Haber isimsiz ABD istihbarat kaynaklarına dayanarak veriliyor.
Gazeteye göre, Bin Ladin hakkındaki bilgi Pakistan İstihbarat Teşkilatı içindeki BND muhbirinden geldi.
Amerikalı kaynak da, 11 Eylül 2001 saldırılarının mimarının yerini belirlemede Almanlarının ihbarının "temel önemi" olduğunu söylüyor.
Ancak gazeteye göre şüpheciler, anonim kaynaklı raporun BND için çok uygun bir anda geldiğini kaydediyor.
Teşkilat şu anda ciddi halkla ilişkiler desteğine ihtiyaç duyuyor.
Ajans, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'na Avrupa Komisyonu ve Airbus ile Fransız hükümeti de dahil olmak üzere siyaset ve iş çevrelerinden hedefler hakkında bilgi sızdırdığı için sert eleştirilerle karşı karşıya.
İddialar ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in olanlardan ne kadar haberdar olduğu konusunda iki parlamento soruşturması yürütülüyor.
Daily Telegraph'a göre, ABD'nin kişisel cep telefonunu da dinlediği ortaya çıkınca öfkeyle tepki gösteren Merkel, Alman ve Amerikan istihbarat servisleri arasındaki işbirliğinin derinliğini ortaya çıkarmak için baskı altında.