"21 bin 465 çocuk şiddet mağduru"

ANKARA (İHA) - Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Ramazan Er, 2004 yılının ilk 10 ayında 21 bin 465 çocuğun şiddet mağduru olduğunu bildirdi.

Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Er, haftalık olağan basın toplanmasında, çocuklara yönelik kötü muamele ve şiddet konusunda bilgi verdi. Er, 2004 yılının ilk 10 ayında şiddet içerikli 133 bin 257 olayda 21 bin 465, aile fertlerine yönelik kötü muamele olayında ise 5 bin 876 olayda 628 çocuğun mağdur olduğuna dikkat çekti. Çocuk Şube Müdürlükleri ve bürolarına çeşitli nedenlerle gelen çocuklara ait 2004 yılının ilk 10 ayı rakamsal bilgilerini veren Er, 2004 yılı içerisinde 10 yaş altında; sokakta yaşayan 403, evden kaçan 159, kayıp 346, buluntu 2 bin 706, terk 185, suç mağduru 5 bin 538 , suç işlediği şüphesi 2 bin 156 olmak üzere toplam 11 bin 493 çocuk, 11-18 yaş arası sokakta yaşayan bin 968, evden kaçan 3 bin 781, kayıp bin 829, buluntu 4 bin 320, terk 108, suç mağduru 13 bin 662, suç işlediği şüphesi 47 bin 765 olmak üzere toplam 73 bin 433 çocuk olmak üzere, 0-18 yaş arası ise toplam 84 bin 926 çocuğun yukarıdaki nedenlerden dolayı Çocuk Şube Müdürlüğü veya bürolarına geldiğini açıkladı. Er, bu çocuklardan 48 bin 602'si ailelerine, 5 bin 416'sı çeşitli kurumlara, 37 bin 110'unun da Cumhuriyet Savcılıklarına teslim edildiğini kaydetti.

Dünya metropollerinde 2003 yılında işlenen asayiş suçlarının nüfuslara göre oranlarını da açıklayan Er, bu oranın Londra'da yüzde 14, Berlin'de yüzde 16, Tokyo'da yüzde 2.6, Amsterdam'da yüzde 14.5, Viyana'da yüzde 16.5, İstanbul'da ise yüzde 0.8 olduğunu vurguladı.

Türk polisinin Romanya polisi ile ortak düzenlediği bir operasyon hakkında da bilgi veren Er, Romanya'da faaliyet gösteren bir organize suç örgütü tarafından; Türkiye'de turizm ve otel işletmeciliği yapmakta olan iş adamları ile temasa geçilerek, devlet garantisi altında Türkiye'ye turist grupları göndereceklerini beyan ettiklerini kaydetti. Er, iş antlaşması yapmak için Romanya'ya giden iş adamlarının, bu suç örgütü tarafından bagajlarına uyuşturucu madde yerleştirilmek gibi çeşitli vaat ve şantajlarla dolandırıldıkları ya da rehin alınarak, aileleri ile irtibata geçmek suretiyle yüksek miktarda fidye istediklerinin anlaşıldığını söyledi. Er, Romanya ile koordineli bir çalışma başlatıldığını da ifade ederek, "Söz konusu organize suç örgütü elemanları yakalanarak haklarında tahkikata başlandığı bildirilmiştir. Bu tür olumsuz olayların bir daha yaşanmaması amacıyla, sizlerin vasıtasıyla turizm işletmecilerimizi ve diğer alanlarda iş yapan vatandaşlarımızı uyarıyoruz. Bu tür taleplerde dış temsilciliklerimizle temasa geçmelerini öneriyoruz. Romanya resmi makamlarının ve polisinin işbirliğinden dolayı teşekkürlerimizi sunuyoruz" dedi.

ESP EYLEMİ AÇIKLAMASI

Toplantının sonunda basın mensuplarının sorunlarını cevaplandıran Er, bir gazetecinin, Ezilenlerin Sosyalist Platformu'nun (ESP) Ceza İnfaz Yasası'nı protesto ettiği gösterilerde çıkan olaylarla ilgili polisin eylemciler hakkında dava açıp açmayacağını sorması üzerine şunları söyledi:
"Anayasamıza göre, her Türk vatandaşının bazı hak ve hürriyetleri bulunmaktadır. Güvenlik kuvvetlerinin görev esprisi şudur: Bizim toplumsal olaylarda görev almamızın nedeni, vatandaşlarımızın Anayasal haklarını, her türlü tehlikeden uzak şekilde kullanabilmeleri içindir. Ancak Anayasal hak ve hürriyetleri kullanılırken bu hak ve hürriyetin kullanımı herhangi bir suça dönüştürüldüğünde polisin görevi başlamaktadır. Birçok kamu malına bu hak ve hürriyetler kullanılırken zarar verilmiştir. Belediye Fen İşleri'nin bu yönde tespitleri vardır. Öncelikle kamu adına tabii ki belediyelerimizin davaya müdahil olması söz konusudur. Polisin bu aşamada kamu mallarına dönük, belediyenin çalışma alanına giren alanlarda bir dava açması söz konusu değil. Ancak olayda zarar gören polis araçları ve diğer teçhizat ile ilgili zararlar tespit edilmiştir. Elbette bu konuda Cumhuriyet Savcılığımıza suç duyurusunda bulunulacaktır."

İstanbul'da Eğitim-Sen'in yaptığı eylem sırasında polisin aşırı güç kullandığı yönündeki iddialara ise Er, "Zaman zaman arzulanmayan aşırı güç kullanımı olabiliyor. Bunu tasvip etmiyoruz. Güç kullanımı dengeli olmalı, aşırı olmamalıdır. Güç kullanırken zor kullanma yetkisini polis herhangi bir suça dönüştürmemelidir. Bu konuda inceleme başlatılmıştır. Olayla ilgili şikayeti olan kişiler vardır. Durum tetkik edilmektedir" karşılığını verdi.

Kuzey Koreli diplomatlarının karıştığı uyuşturucu kaçakçılığı ile ilgili de bilgi isteyen bir gazeteciye ise Er, "Bu yönde çok güzel operasyon gerçekleştirildi. Kuzey Koreli diplomatlarla beraber olaya karışan bizim vatandaşlarımız da var. Kuzey Koreli diplomatlar dün itibariyle sınır dışı edildiler. Diğer kişilerle ilgili adli soruşturma devam ediyor" şeklinde cevap verdi.