ÇORUM (AA) - GAZİ NOGAY - Çorum'un Uğurludağ ilçesindeki Resuloğlu ören yerinde sürdürülen arkeolojik kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan 4 bin 500 yıl öncesine ait 22 haneli yerleşim alanı, asırlar geçmesine rağmen iyi korunmuş yapısıyla dikkati çekiyor.
Çorum Müze Müdürlüğü gözetiminde Ankara Üniversitesince yürütülen kazı çalışmalarına başkanlık yapan Prof. Dr. Tayfun Yıldırım, AA muhabirine, söz konusu alanda yüzey araştırmalarını 1996 yılında yaptıklarını söyledi.
Yüzey araştırmalarında keşfedilen Resuloğlu ören yerindeki kazı çalışmalarının 2003 yılından itibaren devam ettiğini belirten Yıldırım, günümüze kadar yapılan sistematik kazılarda Erken Tunç Çağı ve Hatti dönemine ait önemli bulgulara ulaştıklarını vurguladı.
Yıldırım, bölgede günümüzden 4 bin 500 yıl öncesinde başlayan yerleşimin Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine kadar devam ettiğine işaret etti.
Bölgedeki kazı çalışmalarını 2010 yılından itibaren güneydoğu höyüğünde sürdürdüklerini anlatan Yıldırım, çalışmalarda, dönemi için benzeri olmayan büyük yapılar keşfettiklerinin altını çizdi.
Yıldırım, büyük bir titizlikle devam eden kazılarda, önceki yıllarda açığa çıkarılan 22 haneli bir komplekste çalıştıklarını bildirerek, bulunan evlerin dikdörtgen tabanlı, iki ve üç odalı, bitişik düzende inşa edilen, karakteristik Anadolu yerleşim özelliğini taşıdığını kaydetti.
Yapıların büyük bölümünün, o dönem bölgede yaşayanlara hükümdarlık yapan kişilere ait olduğunu ve günümüze kadar kadar çok iyi korunduğunu ifade eden Yıldırım, şu bilgileri verdi:
"Evler o kadar iyi korunmuş ki şu anda Çorum ve bölgesinde bu kadar iyi korunmuş evler bulamazsınız. Duvarların yükseklikleri 2,5 metre kadar. Üzerine düz damını serseniz bugün bile içinde yaşayabilirsiniz. İçinde ocakları, fırınları her türlü müştemilatı hazır, olduğu gibi korunmuş. Biz o kompleksi koruma altına aldık. Daha sonra da kompleksin etrafında aynı aileye mensup insanlara ait yan yana evleri kazmaya başladık. Bu yıl da bu evlerden çok iyi korunmuş bir örnek bulduk. Çok kuvvetli bir yangın geçirmiş olmasına rağmen içindeki tüm eşyaların çok iyi korunduğunu gördük. Özellikle bu evlerin içinde insanların günlük eşyalarını olduğu gibi bulabiliyoruz. Onların kullandıkları seramikleri, dokumacılıkla ilgili aletlerini, mühürlerini, süs eşyalarını veya günlük işlerde kullandığı diğer araç ve gereçleri bu evlerin içinde olduğu gibi kalmış şekilde bulabiliyoruz."
- "Hattilere ait olan elimizde son derece güçlü yerleşim modelleri var"
Resuloğlu'nda açığa çıkarılan yapıların, Hitit uygarlığının önemli şehirlerinden Alacahöyük'teki yerleşim kadar önemli olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Bu açıdan şanslıyız çünkü çevremizde bu tarz yerleşim modellerinin sayısı çok az. Daha önce hevesler haklı olarak kraliyet mezarlarının bulunduğu Alacahöyük'teydi ama şimdi Alacahöyük'ün dışında özellikle Hititlerin daha Anadolu'ya gelmesinden önce yaşamış, yerli bir halkın yani Hattilere ait olan elimizde son derece güçlü yerleşim modelleri var. Böylelikle yerli halkın Çorum'da hangi bölgelerde yaşadıklarını, sosyal aktivitelerinin neler olduğunu, nasıl geçindiklerini tamamen burada öğrenme fırsatı elde ettik." diye konuştu. Yıldırım, bölgedeki höyüğün yerden 70 metre yükseklikte ve 105 metre genişliğinde bir tepe üzerinde olduğuna dikkati çekerek, "Son derece stratejik bir yere konumlandırılmış. Burada yaşayanlar kendilerini korumaya almışlar. Demek ki birşeyden korkuyorlar. Sermayeleri olan hububatını ve hayvanını koruduklarını tahmin ediyoruz. Evlerin yanında bulduğumuz hububat depolamak için kullanılan silolar da bizi haklı çıkarıyor." dedi.