HABER

"8 fasıl Kıbrıs sorunu çözülmeden açılmayacak"

İSTANBUL (İHA) - Devlet Bakanı Ali Babacan, AB sürecinde Kıbrıs'ın biraz da mazeret olarak gösterildiğini belirterek, "8 fasıl, Kıbrıs'la ilgili sorunlar çözülmeden açılmayacak" dedi.

Türkiye'nin Avrupa enerji güvenliğine katkılarının ele alındığı "Türkiye ve AB: Avrupa Enerji Politikası İçin Hep Birlikte" konulu konferans, Conrad Otel'de başladı. Toplantıya Devlet Bakanı Ali Babacan, AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ve çok sayıda üst düzey davetli katıldı. Konferansta söz alan Devlet Bakanı Ali Babacan, "Türkiye'nin AB'ye giriş süreci her ne kadar zorlu ve sıkıntılı görünse de son hukuki süreç devam etmektedir. Özelikle Almanya'nın dönem başkanlığında bu süreç ivme kazanarak devam etmektedir. Enerji faslında müzakere ettiğimiz 33 fasıldan bir tanesidir. Bu fasılla ilgili tarama çalışmaları 2006 yılında tamamlandı. Bu enerjinin müzakereye bir an önce açılması bizim temennimizdir" dedi.

AB sürecinde Kıbrıs'ın biraz da mazeret olarak gösterildiğini dile getiren Babacan, "Kıbrıs biraz da mazeret olarak kullanılıp, bu müzakerenin hızı biraz yavaşlatılmak istenmiştir. 8 fasıl Kıbrıs'la ilgili sorunlar çözülmeden açılmayacak. AB üyesi ülkelerde seçimler oldu. Bu seçim dönemlerinde Türkiye çok konuşuldu. AB üye ülkelerinin, kurucu ülkelerin bazı iç meseleleri olmasına rağmen Türkiye seçim kampanyalarında bu ülkelerde çok konuşuldu. Tüm Almanya'da ve Fransa'da. Türkiye en çok konuşulan 10 konudan biri oldu. Bu aslında Türkiye'nin önemini de göstermiş oluyor. Türkiye AB'ye üye olacak 29'uncu ülke değil. AB'nin en büyük 6. ekonomisidir. Nüfus Almanya'dan sonra ikinci sırada. Belli bir süre sonra nüfus açısından bir numara olacak. Türkiye'nin üyeliği sonrası AB farklı bir boyut kazacaktır. AB birliğinin tek bir dine ait olmadığı, değerlerin evrensel olduğu kesinlik kazanacaktır" ifadelerini kullandı.

AB'yi bir barış süreci olarak gördüklerini belirten Babacan, "Ortak değerlerin olduğu, barışın konuşulduğu bir süreç olarak gördük. Özellikle 11 Eylül sürecinden sonra medeniyetler arası, kültürler arası uzlaşmayı getiren bir süreç. Türkiye'nin AB müzakere sürecine başlamış olması tüm dünyayı sevindirmiştir. 2004'ten sonra alınan karar sonrası sadece Avrupa değil Uzakdoğu, İslam ülkelerinde, ABD'de bir numaralı haber olmuştur. Geniş anlamda bölgemizi ilgilendiren bir süreçtir. Barış sözcüsü olarak gördüğümüz AB, Türkiye'ye çok şey katacaktır. Güvenlik ve istikrar, uzun vadede kalkınma, rekabet gücü anlamında çok büyük faydaların sağlanacağını görüyoruz. Bu süreci kazan kazan ilişkisi olarak görüyoruz. Birlikten sinerji meydana getiren ve herkesin kazandığı bir süreç olarak görüyoruz. Bu yüzden sorumluklarımızı Türkiye ve AB olarak değil, küresel barışın bundan sonraki gelişimi açısından da değerlendiriyoruz. Kararlıkla adımlarımızı atacağız" şeklinde konuştu.

En Çok Aranan Haberler