ALMATI (İHA) - A Milli Futbol Takımı, Kazakistan ile yarın oynayacağı karşılaşmanın hazırlıklarını, Central Stadyumu'nda yaptığı antrenmanla tamamladı.
Teknik Direktör Ersun Yanal yönetiminde gerçekleşen antrenmanda, futbolcuların oldukça neşeli olduğu ve sürekli birbirleriyle şakalaştıkları gözlendi. Kondisyon çalışmalarının ardından Ersun Yanal, futbolcularına teknik ve taktik ağırlıklı top çalışması yaptırdı.
Antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını cevaplandıran milli futbolculardan Tuncay, yarın oynanacak karşılaşmadan kesinlikle galip ayrılacaklarını belirterek, "Bu maç için hazırız ve kazanacağız. Yunanistan maçında oyunumuzu skora yansıtamadık. Kimse bize olan güvenini eksiltmesin" dedi.
Necati ve Tolga da, Yunanistan mağlubiyeti için artık ellerinden gelen bir şey olmadığını, bundan sonra oynanacak 4 karşılaşmayı kazanmayı hedeflediklerini belirterek, "Karşılaşma için hazırız. Yarın Kazakistan karşısında iyi bir oyunla galip ayrılmayı hedefliyoruz. Bundan sonra puan kaybetmemeyi hedefliyoruz. Kazakistan'ı küçümsemiyoruz, çok ciddiye alıyoruz" şeklinde konuştu.
Daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal, Yunanistan maçı sonrası yapılan eleştirilere cevap verdi. Yunanistan karşısında oynadıkları futbolun sonucunu alamadıklarını ifade eden Yanal, "Bütün takımın ortak fikri, sahada yapmış olduğumuz mücadelenin karşılığını alamamaktı.
Ama bu bize takım olma yolunda çok önemli mesafeler kazandırdı. Yeni oyunculardan kurulu bir takımız. Bütün takımın dokuları birlikte. Takımın mücadelesinden çok memnunuz. Bunu sadece skorla birleştirmemiz gerekiyor. Yunanistan, Avrupa'nın en iyi savunma yapan takımı. Mücadeleyi zorlaştıran ve rakibinin oyununu bozan bir takım. Oyunun büyük bölümünde mücadeleyi takım halinde iyi verdiğimizi düşünüyorum. Oyuncularımızı da kutladık ve morallerini yüksek tuttuk. Şimdi Kazakistan ile oynayacağız. Rakiplerimiz birlikte oynayacaklar. Kazakistan, kendi sahasında mücadele edebilen bir takım. Dışarıda oynadığı karşılaşmalarda aldığı skorlara da bakarsak, kırılma noktalarını çok geciktiren ve sert oynayan bir takım. Mücadelenin büyüğü küçüğü yok. Tüm takımlar birbirlerini yenebilecek güçte. Yunanistan'ı ilk maçta yenen Arnavutluk örneği var. Kazakistan, bizim rakibimiz ise onlara saygı duymayı bilmeliyiz" dedi.
Takımda herhangi bir problem bulunmadığını belirten Ersun Yanal, "Oyuncularımız, oynadıkları oyundan mutlular ama sonucu alamadıkları için üzgünler. Sonucu alabilecek motivasyonu sağlamamız gerekiyor. Bu da takım içinde şu anda yoğun bir şekilde hissediliyor. Takımda sadece Emre'de biraz problem var. Tedavisi yoğun bir şekilde devam ediyor. Ayhan'ın durumu yarın belli olacak. Takım olarak karşılaşmaya hazırız. Rakiplerimizin alacağı sonuç da bizim için çok önemli. Yarın oynayacağımız karşılaşma sonunda 2. olma pozisyonumuz var. Bunu bekliyoruz. Şu bir gerçek ki; Türk Milli Takımı, oynadığı oyunla skoru birleştirdiği takdirde hepimizin umudu olacak bir takım görünümünde" şeklinde konuştu.
Bir basın mensubunun, "Milli Takım'da şimdiye kadar en fazla eleştirilen teknik direktörlerden birisiniz, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusuna ise Yanal, şu cevabı verdi:
"Baskılar eğer hakikaten sizi yaptığınız işte eleştirecek boyutlardaysa baskıya boyun eğebilirsiniz. Şu anda birtakım gerçekler var. Bu takım, önemli oyunculardan kurulu bir takım. Yaklaşık 2 turnuva oynayabilecek bir kuşağa sahip takım. Bu kuşak, yavaş yavaş sabırla bir araya getirildi. Yaklaşık 6 aylık bir süreçte bu takım oluştu. Önümüzdeki Ağustos ayında bu takıma takviyeler de gelecek. Yaklaşık 30-35 kişilik geniş kadro var. Türkiye, sonuçlara endeksli bir kültürü devam ettirdiği sürece, bu sonuca varamayacak gibi bir yorum çıkacaktır. Eğer, siz sonuçla gelişimi birlikte tutar ve değişimde başarıyı yakalayacak anlayışa sahip olursanız sonucu alırsınız. Eleştireler, sizin için yaptığınız planlar dışında bir mantığa oturmuyorsa, sonuç endeksli eleştiriler yapılıyorsa, bu eleştiriler de sadece kendi boyutlarına rating yaptırıyorsa, bunun değeri yoktur. Yunanistan maçından sonra da sonuca endeksli eleştiriler vardı. Türkiye, saha içerisinde mücadele eden oyuncu kitlesinin alkışlanması gereken bir kültürü ne zaman bulacak onu merak ediyorum. Futbol var olduğu sürece yaşayacak bu birlikteliğin ne olursa olsun mücadelenin takdirine şayan bir şekilde alkışlanması gerekiyor. Fakat, bunun kültürü oluşturmak da mutlaka dışarıda kalan eleştirmenler ve yorumcuların yapacağı iş olarak düşünüyorum. Bu şekilde düşünürsek başarı ve başarısızlığı o zaman daha iyi ölçülendirebiliriz."