ABD 'İran'la görüşme' haberini yalanladı

Beyaz Saray, İran'ın nükleer programı hakkında Amerika Birleşik Devletleri'yle birebir görüşmeyi kabul ettiği yönünde New York Times'ın yayınladığı haberi yalanladı.

Anonim yetkililere dayanarak yazıldığı belirtilen haber, İran'ın ilk defa bu konuda doğrudan görüşmeyi kabul ettiğini; ama bunun 6 Kasım'daki Başkanlık seçimlerinden önce yapılmayacağını öne sürmüştü.

Beyaz Saray yaptığı açıklamada İran'la görüşmekten kaçınmayacağını, ama şu anda ortada böyle bir plan olmadığını belirtti.

Batı, İran'ın nükleer silah inşa ettiğini düşünüyor. İran bunu yalanlıyor.

Amerika Birleşik Devletleri'nde seçim tarihine yaklaşıldıkça, dış politikada İran en çok tartışılan ülke oldu.

Başkan Barack Obama ve Cumhuriyetçi aday Mitt Romney Pazartesi günü yapılacak üçüncü ve son münazarada dış politikayı konuşacak.

'Ağır yaptırımlar'

New York Times'ın yayınladığı haber, Amerika Birleşik Devletleri'yle İran'ın doğrudan görüşmelere "prensipte" anlaştığını iddia etmişti.

Ancak ABD Milli Güvenlik Konseyi sözcüsü Tommy Vietor yaptığı yazılı açıklamada ülkesinin ve İran'ın "Başkanlık seçimlerinden sonra doğrudan veya herhangi bir şekilde görüşme masasına oturacağı" iddialarının gerçekleri yansıtmadığını belirtti.

Kendisi açıklamasında ayrıca "Diplomatik çözüm bulmak için çalışıyoruz. Karşılıklı görüşmelere açık olduğumuzu baştan söylemiştik." dedi.

İngiltere, Amerika, Fransa, Çin, Rusya ve Almanya'dan oluşan P5+1 grubu ile İran arasındaki görüşmeler tıkanmış durumda.

Nükleer programı hakkında İran üzerinde baskı uygulamak isteyen batılı ülkeler gittikçe daha ağır yaptırımlara başvuruyor.

Romney, İran konusunda Obama'nın fazla yumuşak davrandığını düşünüyor.

İran'a ait nükleer tesislerin ABD veya İsrail tarafından yakın tarihte bombalanmasına karşı olan Obama, İran'ın nükleer bomba yapmasını engellemek istediğini söylemişti.

Vietor, "Başkan, İran'ın nükleer bomba inşa etmesini engelleyeceğini söylemişti. Biz de bu yönde ne gerekiyorsa yapmak zorundayız. Bunun mesuliyeti İranlılara ait – yoksa ağır yaptırımlar ve artan baskıyla karşı karşıya kalmaya devam edecekler." dedi.