Adana'da müşterilerin hesaplarından sahte imzalarla 721 bin 773 lirayı zimmetine geçirdiği gerekçesiyle 4 yıl 2 ay hapse çarptırılan banka yöneticisi sanık, Bölge Adliye Mahkemesinin bozma kararı sonrası yeniden yargılanması sonucu aynı cezaya mahkum edildi.
Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına, tutuksuz sanıklar Selma G, Tamer A. ve Mehmet İ. ile taraf avukatları katıldı.
Banka avukatı, eylemin 5 yıl boyunca devam ettiğini belirterek, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Cumhuriyet savcısı da daha önce verdiği esas hakkındaki mütalaasını tekrarlayarak, sanıklardan banka yöneticisi Sema G'nin cezalandırılmasını, diğer sanıkların beraatine karar verilmesini talep etti.
Son savunması sorulan Sema G. de tanıdık müşterilerin hesaplarını kullandığını belirterek, ''Daha önceki belgelere bakıp imzaları müşterilerin imzalarına benzetiyordum. 5 yıl gibi bir sürede bu parayı uhdeme aldım. Bu paranın tamamını iade ettim. Tüm yaşadıklarımı önceki aşamalarda ayrıntılı olarak anlattım. Beraatime karar verilmesini talep ederim.'' dedi.
Diğer sanıklar da üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, beraatlerini istedi.
Mahkeme heyeti, sanık Selma G'yi "nitelikli zimmet" suçundan önce 15 yıl 6 gün hapis cezasına mahkum etti. Soruşturma başlamadan önce bankanın tüm zararını gidermesi ve duruşmadaki iyi hali nedeniyle sanığın cezası 4 yıl 2 aya indirildi.
Sanığın kardeşi Mehmet İ. ile Tamer A'nın ise suçları işlediklerinin sabit olmaması nedeniyle beraatlerine karar verildi.
- Olay
Bir bankanın bölge satış yöneticisi Selma G'nin, 17 Mayıs 2011-15 Şubat 2016'da birçok kez müşteri hesaplarından onların imzalarını kullanmak ve taklit etmek suretiyle sahte özel belge ve talimatlar hazırlayarak, kardeşi Mehmet İ'nin yardımıyla, aile dostları Tamer A'nın başka bir bankadaki hesabına toplamda 721 bin 773 lira transfer yaptığı iddia edilmişti.
Banka müşterilerinin şikayeti üzerine 3 şüpheli hakkında dava açılmıştı.
Yargılama sonucunda Selma G. 4 yıl 2 ay hapis cezasına mahkum edilmiş, Tamer A. ve Mehmet İ'nin ise beraatine karar verilmişti.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi, dava konusu olaya ilişkin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan mütalaa alınmadan hüküm kurulması gerekçesiyle kararı bozmuştu.