BERLİN (İHA) - İçinde bulunduğumuz bahar mevsimi, bir anlamda alerji mevsimi...Yapılan araştırmalar, alerjilere en çok, sanayileşmiş ülkelerde rastlandığını ortaya koyuyor. Sadece Avrupa'da 80 milyon yetişkin, saman nezlesi, astım, gıda maddelerine veya çeşitli tozlara karşı alerjiden yakınıyor. Avrupa genelinde alerjiden kaynaklanan performans düşüklüğü ve hastaklıkların ekonomiye getirdiği yük, 25 milyar euroyu buluyor. ABD'de her yıl, bilimsel olmayan alerji tedavi yöntemlerine ise 10 milyar dolar harcanıyor.
İHA muhabirinin, Dünya Sağlık Örgütü verilerinden derlediği bilgilere göre, dünya genelindeki 150 milyon astım hastasının yarısının rahatsızlıkları, aslında alerjik sebeplere dayanıyor. Buna rağmen alerjiler hala yeterince ciddiye alınmıyor, bazen işten kaçmak için bahane olarak görülüyor.
Uluslararası bir araştırma, Doğu ile Batı Avrupa arasında, astım ve alerjik rahatsızlıkların görülme sıklığının farklı olduğunu ortaya koydu. Yunanistan ve Arnavutluk, alerjilere en nadir rastlanan ülkeler olurken, en çok alerji vakası ise İngiltere'de görülüyor. Hindistan, Çin ve Gürcistan'da da alerjik rahatsızlıkların görülme oranı çok düşük. Bu durum, batılı ülkelerdeki hayat şartları ve tarzının, alerjik rahatsızlıkların ortaya çıkmasına zemin hazırladığını gösteriyor.
AVRUPA'NIN 'ALERJİ VAKFI' VAR Ailesi alerjiden muzdarip olan Danimarkalı bir iş adamının girişimi ile Almanya'nın başşehri Berlin'de kurulan Avrupa Alerji Araştırma Vakfı'nın sloganı, 'Alerjiye rağmen hayat kalitesini yakalamak'. Vakfın faaliyet alanına, sadece alerji araştırmaları değil, halkın alerjiler ve tedavi yöntemleri konusunda bilgilendirilmesi de giriyor. Avrupa Alerji Araştırma Vakfı, çalışmalarını, ilaç şirketlerinden bağımsız yürütmeyi amaçlıyor.
Vakfın Yöneticisi Uzman Doktor Thorsten Zuberbier, 25 araştırma kuruluşunun dahil olduğu Avrupa Alerji ve Astım Bilgi Ağı'nın da Genel Sekreteri aynı zamanda. Zuberbier, yaptığı açıklamada, vakfın amaçlarını şu şekilde özetliyor: "Biz, gelecekte ana okuluna başlayan bir çocuğun, örneğin çeşitli gıda maddelerine karşı alerjisi varsa, anlayışsızlıkla karşılanmamasını istiyoruz. Alerjisi olan yetişkinlerin, nerede tedavi olacağını bilmediği için, iş yerindeki performansının düşmesini istemiyoruz".
'İLAÇ ALMAKTAN KORKUYORLAR' Günümüzde klasik alerji türlerine karşı etkili ve yan etkisi en aza indirgenmiş ilaçların mevcut olduğunu ifade eden Zuberbier, modern antihistamin tabletlerin bu ilaçlara bir örnek olduğunu vurguluyor. Zuberbier, pek çok kişinin alerjileri ile yeterince mücadele etmediğini kaydederek, "Pek çok kişi, ilaç almaktan korktuğu için, hiçbir şey yapmamakla kendisine zarar vermediğini düşünüyor. Ama hiçbir şey yapmamanın da bir davranış biçimi olduğunu unutuyorlar. Bir girişimde bulunulmadığı takdirde, süreç işliyor ve vücudun alerjik bölgeleri zarar görüyor" diyor.
Alerji Uzmanı Doktor Zuberbier, diğer yandan anlamsız testlere ve tedavi biçimlerine yok yere para harcanmasını da eleştiriyor. Mesela ABD'de her yıl, bilimsel olarak tanınmayan tedavi yöntemlerine harcanan para 10 milyar doları bulduğunu anlatan Zuberbier, sadece tıp tarafından sınanmış, sonuç alınmış ilaç ve tedavi yöntemlerinin hastaların dertlerine çare olacağını savunuyor.