Portekiz Merkez Bankası’nın kuralları, Hazine’nin altın servetinden faydalanmasına izin verseydi, Salazar Portekiz’in en iyi yatırımcısı olarak hatırlanabilirdi.
Portekiz, ekonomik büyüklüğüyle orantılı olarak sahip olduğu altın miktarı açısından diğer euro bölgesi üyeleriyle kıyaslandığında ilk sırada yer alıyor.
Ülkenin sahip olduğu bu büyük rezerv, Salazar’ın 36 yıllık iktidarında uygulanan tasarruf önlemleri, volfram madeni ve konserve balık gibi ürünlerin ihracatından elde edilen gelirler sayesinde oluşturuldu.
Salazar, 1932’de Başbakan seçilmeden önce, maliye bakanı olarak görev yaptı ve bu süreçte adını bütçe konusunda disiplinli politikalar geliştirerek duyurdu. Siyasetçi, 1968’e kadar
Yeni Devlet (Estado Novo) anlayışıyla otoriter bir devlet düzeni kurdu. Bu tarihten iki yıl sonra, 81 yaşında hayatını kaybetti.
ALTINI VARMIŞ NEYİNE…
Altının geçtiğimiz yıl yüzde 26 oranında değerlenmesi Portekiz’in elindeki değerli maden varlığının aşırı şekilde değerli kılsa da büyük bir borç yüküyle boğuşan ülke, bu varlıklara dokunamıyor. Çünkü merkez bankası kanunları bu varlıklardan elde edilen gelirin devletin kasasına gitmesine izin vermiyor.
Alman banka Commezbank’ın strateji uzmanlarından David Schnautz konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Altındaki yükselişle, kayıt altındaki rezervler değer kazansa da Portekiz bu artışı nakite çeviremez… Şimdilik bu varlıklar olağanüstü durumlarda kullanılacak tampon olarak değerlendiriliyor” dedi.
Bloomberg haber ajansının hesaplamaları ve IMF verisine göre, şu anda Portekiz’in elinde toplam 382.5 ton yani 14.7 milyar dolar değerinde altın olduğunu gösteriyor. Bu miktar euroya çevrildiğinde, GSYİH’sinin yüzde 6.8’ine denk geliyor.
Portekiz’i yüzde 4.8 ile İtalya, yüzde 4.2 ile Almanya ve yüzde 1.4 ile Yunanistan takip ediyor.
YOKSAYILAN ALTIN REZERVLERİ
Portekiz’in kredi notunu 13 Temmuz’da iki kademe birden indiren kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, altın rezervlerinin miktarını sadece ülkelerin dolar ve euro gibi döviz ihtiyacı olduğu dönemlerde bakıyor.
Ancak Moody’s’in ülke borcu analistlerinden Anthony Thomas, bu kuralın Portekiz için işlemediğine dikkat çekti. Portekiz’in altını ülkenin merkez bankası tarafından yönetiliyor. Bankanın kurallarına göre satışlardan elde edilen gelirler ihtiyati hesaba aktarılıyor ve hiçbir şekilde devletin hazinesine transfer edilemiyor.
Bunun karşılığında banka her yıl hükümete faizlerden ve menkul kıymetlerden elde ettiği gelirlerden kâr payı ödüyor. Banka 2 Haziran’da yaptığı açıklamada, 2009’da Lizbon hükümetine toplam 205 milyon euro (260 milyon dolar) kâr payı ödediğini açıkladı.
Diğer yandan Portekiz’in bütçe açığı euro bölgesi standartlarının tam üç katına denk gelirken, ülke bu yıl gayrisafi yurtiçi hâsılasının (GSYİH) yüzde 84’üne denk gelen borç seviyesine sahip. Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s, bu koşullar altında ülkenin kredi notunu 16 üyeli euro bölgesi içinde en düşük ikinci seviyeye indirdi.
Portekiz'de, Salazar ve onu takip eden Marcelo Caetano'nun diktatörlük döneminin sona erdiği 1974 yılında, Portekiz'in elinde 866 ton altın bulunuyordu. Ülkenin elindeki altın rezervi 1950 yılında ise sadece 171 tondu.
Altın bu yıl gösterdiği yükseliş performansı ile 10 yıldır üst üste kazandırmaya devam etti. Bu, değerli madenin 1920 yılından beri gösterdiği ne başarılı performans oldu. Bu yıl altının onsu 1.265 dolarla tarihi zirvesini görürken, son dönemde hafif gerileyerek 1.200 doların altına geldi.(Bloomberg)