ANKARA (A.A) - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin Ermeni hükümetine tüm arşivlerin açılarak tarihçiler tarafından incelenmesi teklifi yaptığını hatırlatarak, "Ama maalesef, Ermeni hükümeti bu teklifi kabul edecek kadar cesur olamadı" dedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, El Cezire İngilizce kanalında yayımlanan "Talk to Al Jazeera" adlı programa konuk oldu.
Program sırasında Türkiye'nin AB üyeliği ve Fransa'da kabul edilen ve 1915 olaylarının reddini suç sayan yasa ile ilgili soruları yanıtlayan Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Ermenistan hükümetine yazılan mektubu hatırlattı.
Bağış, "Başbakanımız, Ermeni hükümetine mektup yazarak 'Siz kendi tarihinizle yüzleşmeye hazırsanız ben de hazırım. Gelin tüm arşivlerimizi açalım, iki ülkenin ve üçüncü ülkelerin tarihçilerinden oluşan bir komisyon kuralım, bu konuyu bilimsel, tarihi, siyasi ve antropolojik yönleriyle inceleyelim. Bu bilimadamları bir rapor hazırlasınlar. Bu rapora bakalım ve kararımızı verelim' diyen ilk Türk politikacısıdır. Ama maalesef, Ermeni hükümeti bu teklifi kabul edecek kadar cesur olamadı" diye konuştu.
"1915'de olan olaylar için gelecekte özür dilemeyi düşünüyor musunuz?" sorusu yöneltilen Bağış, "Eğer oybirliğiyle kabul edilmiş tarihi ve bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçekse neden olmasın. Hangi milletin tarihi yüzde 100 temiz diyebiliriz? Geçmişinde karanlık bir dönem ya da acılar olmayan bir tek halk söyleyebilir misiniz bana? Önce ne olduğunu ortaya çıkarmamız lazım. Bizim arşivlerimiz, Türk bilimadamlarının incelediği arşivler, bir soykırım olmadığını açıkça gösteriyor" diye konuştu.
Bağış, 1915 olayları sırasında 1,5 milyon Ermeninin öldüğü iddiaları konusunda, "Kimileri öyle diyor ama bu konuda kitap yazan Justin McCarthy'ye göre 650 bin Ermeni öldü ama aynı zamanda 2 milyon Müslüman hayatını kaybetti. Bu I. Dünya Savaşı sırasında yaşanan bir iç savaştı. Neyin soykırım olduğunu, neyin olmadığını kim belirleyebilir?" dedi.
Bağış, şöyle devam etti:
"Bu yüzden diyorum ki, 1915'te Osmanlı İmparatorluğu'nun en yakın müttefiki Alman İmparatorluğu idi. Merak ediyorum, Alman arşivlerinde neler yazıyor. İddia edilen olayların meydana gelmesinden 22 yıl önce yani 1893'te kurulan Ermeni Devrimci Federasyonu'nun, ABD'nin Boston kentinde çok büyük arşivleri bulunuyor. Bu arşivleri sadece Ermeni tarihçilerin incelemesine izin veriliyor. Bu arşivlerde ne var, merak ediyorum. Fransızlar kendi arşivlerine baksın ve 1915'te büyükelçileri neler rapor etmiş, söylesin. İngilizler, Ruslar, yani Osmanlı sarayında çok etkili olan bütün bu ülkeler arşivlerini açsın ve bir kanıya varmadan önce bunları uluslararası gözlemcilerle ve bilimadamlarıyla paylaşsın."
Bağış, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin 1915 olaylarının reddini suç sayan ve senatoda kabul edilen yasayı imzalaması durumunda Türkiye'nin ne tür adımlar atacağının sorulması üzerine, "Hayal gücünüzü kullanın" dedi. Fransa Anayasa Konseyi'nin yasayı iptal edeceğini ümit ettiğini belirten Bağış, ısrarlı sorular üzerine Türkiye'nin atacağı adımları şimdi açıklamayacağını söyledi ve "İzleyin, görün" şeklinde konuştu.
-Türkiye'nin AB üyeliği-
Bakan Bağış, Türkiye'nin AB süreci ile ilgili soruları da cevapladı. Bağış, Türkiye'nin birliğe her iki taraf da hazır olduğunda katılacağını ifade ederek, AB'nin Avrupa kıtasında insanlık tarihinin en büyük barış projesi olduğunu, Türkiye katıldığında bunun küresel bir barış projesi halini alacağını söyledi.
Avrupa'daki ekonomik kriz için anahtar kelimenin Türkiye olduğunun altını çizen Bağış, "Çünkü Türkiye, Avrupa için yaklaşan birçok sorunun ve zorluğun anahtarıdır. Avrupa bir ekonomik krizde ve Türkiye Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi" dedi.
"(Türkiye AB'ye üye olamaz çünkü Müslüman bir ülke) diyenlere ne dersiniz?" sorusu üzerine Bağış, "Bence hayatlarının en büyük hatasını yapıyorlar. Çünkü önümüzdeki 10 yıl içinde Avrupa nüfusunun yüzde 10'u Müslümanlardan oluşacak" dedi. Bağış, bu iddianın artık anlamını yitirmiş bir tez olduğunu ifade ederek, "Eğer öyle olsaydı, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmemeliydi, Gümrük Birliği'ne üye olamamalıydı, Avrupa'nın savunma ve güvenlik projelerine katkı yapmamalıydı, ticaretinin yarısını Avrupa ile yapmamalıydı" dedi.
Avrupa'nın şu anda içinde bulunduğu ekonomik krizin kendi kurallarını uygulamadığı için yaşandığını kaydeden Bağış, "Biz önceden üye olmuş olsaydık, onları uyarmış ve belki de bu durumu önlemiş olacaktık. Ayrıca, üye olmamız onların borçlarını ve işsizlik sorununu üstleneceğimiz anlamına gelmiyor" diye konuştu. Bağış, Türkiye'nin müzakereleri tamamlayacağı zamana kadar belki de krizin bitmiş olacağını, ama bitmese bile Türkiye'nin Avrupa'nın gediğini kapatmak için olumlu katkı sunabileceğini söyledi.