MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Türkiye'nin Irak'ın kuzeyine harekat düzenlemesine karşı çıkan AKP Milletvekillerini, "Barzani ve PKK yanında saf tutmakla" suçlaması, "Bahçeli hangi AKP milletvekillerini işaret etti?" sorusunun sorulmasına yol açtı.
TBMM Kulislerinde Bahçeli'nin, "Başbakanın yakın çevresinde bulunan ve PKK çizgisindeki yakın geçmişleri çok iyi bilinen bu AKP milletvekillerinin şantaj ve tehdit dolu bu zırvaları TBMM çatısı altına sızan bölücülerin sadece 20 milletvekiliyle sınırlı olmadığını göstermiştir" şeklindeki suçlamasının hedefinde AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan olduğu yorumlarına yolaçtı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yakın olarak bilinen AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan'ın, geçen hafta sınır ötesi harekat ile ilgili olumsuz değerlendirmeler yaparak, iç tepkilerin de hesaba katılması gerektiği yönündeki sözleri MHP çevrelerinde eleştirilmişti.
Arslan'ın, NTV'de yayınlanan Can Dündar'ın programında, "İstanbul'unda, İzmir'inde, Antalya'sında ve Diyarbakır'ında veya Şırnak'ında ne gibi tepkileri olacağının hesap edilmesi gerekiyor" şeklinde konuşması, dikkatlerin Arslan ve daha sonra sınır ötesi operasyona karşı çıkan AKP'nin doğulu milletvekillerine çevrilmesine neden oldu.
- "İSTANBUL, İZMİR, ANTALYA, DİYARBAKIR VE ŞIRNAK TEPKİLERİ"
Arslan, sözkonusu programda, "İstanbul'unda, İzmir'inde, Antalya'sında ve Diyarbakır'ında veya Şırnak'ında ne gibi tepkileri olacağının hesap edilmesi gerekiyor. Ne demek istediğimi çok iyi anlattığımı tahmin ediyorum ben. Sonra geçmişte hatalarımızdan ben bahsediyorum" şeklindeki sözlerinin ardından, kendilerinin de şiddete karşı şiddeti sınırsız bir şekilde dışlamadıklarını söyledi. Arslan, başlangıçta, 3-5 çapulcu olarak tanımlananların, polisiye tedbirlerle yok edilmeye çalışıldığını ve bugün sayılarının binleri aşan bir silahlı örgütle karşı karşıya kalındığını belirtti. Arslan şunları söyledi: "O da önemli değil, yani silahlı militanların tamamını güvenlik güçlerimiz ortadan kaldırsa sizce bu sorun bitmiş oluyor mu? Bunun cevabı çok önemlidir. Hele hele Kuzey Irak'a girdiğimizde dış tepkileri hep konuştuk ama içeride halkımızın göstereceği tepkileri ifade edemedik biz, etmekten de kaçıyoruz doğrusu. Çünkü sorunu bir bütün olarak ele almak gerekiyor ve çözümü de bir paket olarak. Yani bütün boyutlarıyla iç ve dış siyasi, sosyal, ekonomik boyutlarıyla ele almak gerekiyor. Tabi ki askeri müdahale gerektiğinde yapılacaktır, tekrar söylüyorum ama bunun sonuçlarının hesabının yapılması gerekiyor. Bu hesabı yapmak da şüphesiz başta siyasi iktidarlara ve bunun altında da güvenlik güçlerinin teknik uzman kadrolarına düşüyor."
ANKA