-Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Yerli ve milli savunma sanayimiz de her geçen gün gelişmekte, güçlenmektedir. Terörle mücadele harekatı kapsamında büyük başarıyla icra edilen operasyonlarda Mehmetçiğimizin kahramanlık ve fedakarlığının yanı sıra yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirdiği üstün teknolojiye dayanan harp silah, araç ve gereçlerinin önemi ve katkısı açıkça görülmektedir."
İSTANBUL (DHA)
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TÜYAP'taki IDEF'19 14. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'na katıldı. Burada konuşan Bakan Akar, "Uluslararası standartlarda üretilen, TSK tarafından kullanılan milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır" dedi. Bakan Akar, "Savunma sanayii alanında teknolojik gelişmelerin takibi ve tedariki kapsamında düzenlenen bu tip organizasyonlar orta ve uzun vadede uluslararası işbirliği imkanlarının geliştirilmesine de değerli katkılar sağlayacaktır. Bu bağlamda bölgesinde en büyük dünyada ise sayılı fuarlar arasında yer alan IDEF, dünya savunma sanayiini buluşturan ve ülkeler arası savunma sanayii işbirliği faaliyetlerine zemin oluşturan önemli bir platformdur. Günümüzde teknolojinin etkisiyle her alanda büyük bir değişim ve dönüşüme şahitlik ediyoruz. Bu teknolojik gelişmelerin lokomotifi olan savunma sanayiinin önemi ve etkisi de her geçen gün artmaktadır. Teknolojiyi iyi yöneten ve bilgi teknolojilerini etkin kullanan ülke ve kuruluşlar uluslararası alanda üstünlük sağlarken, teknolojiyi iyi yönetemeyen gelişmelere uyum sağlayamayan ülkeler ise her türlü tehdit ve tehlikeye maruz kalabilmektedir." dedi.
"GELDİĞİMİZ NOKTAYI ASLA YETERLİ GÖRMÜYORUZ"
Bakan Akar, "Türkiye savunma sanayiine son yıllarda çok büyük önem vermiş ve zat-ı devletlerinin liderliği, teşviki ve desteğiyle savunma teknolojileri alanında önemli hamleler yapmıştır. Büyük bir inanç ve yüksek bir motivasyonla çıktığımız bu yolda savunma sanayiimizde yerlilik ve millilik oranımızı yüzde 20'lerden yüzde 70'lere çıkarmayı başarmış bulunuyoruz. Ancak geldiğimiz noktayı asla yeterli görmüyoruz. Kat etmemiz gereken uzun mesafeler olduğunun tamamen farkındayız. Biliyoruz ki rehavet, atalet, tembellik ve gaflet gelişmenin, ilerlemenin önündeki en büyük engellerdir. Bu nedenle çalışmalarımız azimle, kararlılıkla ve başaracağımıza olan inançla devam edecektir. Temel amacımız güvenliğimiz ve dolaysıyla TSK'nın ihtiyaçlarının yanı sıra dost ve müttefik ülkelerin savunma ihtiyaçlarını zamanında karşılanması yeni üretim imkanlarının oluşturulması, ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanımının artırılması, yerli ve milli savunma sanayinin oluşturulmasıdır. Geçmişte TSK'nın ihtiyaçları, doğrudan alım veya ortak üretim modelleri yoluyla karşılanmıştır. 2000'li yıllardan itibaren bu yaklaşım değişmiş, yerini milli değerlerimiz ve menfaatlerimiz üzerinde yükselen etkin, yerli ve yenilikçi bir savunma sanayi anlayışına bırakmıştır." diye konuştu.
MİLLİ SAVUNMA SANAYİMİZİN GELİŞTİRDİĞİ HARP SİLAH, ARAÇ GEREÇLERİNİN ÖNEMİ AÇIKÇA GÖRÜLMEKTEDİR
Akar konuşmasına şöyle devam etti: "MİLGEM gemilerimiz, Altay ana muharebe tankı, Fırtına topçu sistemleri, ATAK taarruz helikopteri, silahlı/silahsız insansız hava araçları, Hürkuş başlangıç ve temel eğitim uçağı, ilk uçuşunu gerçekleştiren ve yakında seri üretim süreci başlayacak olan Gökbey genel maksat helikopteri bunlar ürünlerimizden bazı örneklerdir. FETÖ'den temizlendikçe güçlenen TSK, yurt içinde ve sınır ötesinde etkin bir şekilde mücadele ederken aynı zamanda yerli ve milli savunma sanayimiz de her geçen gün gelişmekte, güçlenmektedir. Terörle mücadele harekatı kapsamında büyük başarıyla icra edilen operasyonlarda Mehmetçiğimizin kahramanlık ve fedakarlığının yanı sıra yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirdiği üstün teknolojiye dayanan harp silah, araç ve gereçlerinin önemi ve katkısı açıkça görülmektedir. Uluslararası standartlarda üretilen, TSK tarafından kullanılan ve fuar suresince göreceğiniz bu milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır. TSK'nın ihtiyaçlarının karşılanmasıyla beraber, bu sistemlerin ihracatlarının gerçekleştirilmesinden de gurur duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum." Akar, "Dünyanın en büyük 100 firması arasında yer alan bu firmalarımız, milletçe gurur kaynağımız olmuştur. Tüm bu başarılar kamu, vakıf kuruluşları, özel sektör ve üniversitelerin işbirliği neticesinde ortaya çıkmıştır. Bu sinerji ve dinamizm ile insan kaynağımız, fabrika ve tersane gibi imkanlarımız etkin şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemin, ülkemizi kritik teknolojilerde azami ölçüde yerli ve milli bir savunma sanayiine ulaştıracağına ve uluslararası alanda teknoloji ihraç eden güçlü bir ülke konumuna taşıyacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı. Savunma sanayine yatırım yapmak isteyen yabancı girişimcilerin varlığının Türkiye'de henüz bulunmayan teknolojilerin Türk sanayisine kazandırılması bakımından da önemli olduğunu dile getiren Akar, "Bu nedenle dengeli bir iş birliğini hayata geçirmek isteyen ülke ve kuruluşların ülkemize yapacakları yatırımlara desteğimiz devam edecektir. Amacımız, savunma sanayi alanında fayda maliyet analizi titizlikle yapılmış projeler geliştirerek iş birliği çalışmalarımızı en üst noktalara taşımaktır." dedi. Her geçen yıl daha fazla ülke ve firmanın iştirak ettiği IDEF-2019 süresince, birçok iş birliği anlaşması ve protokolü imzalanacaktır." diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Bakan Akar'ın açıklamaları
-Detaylar