Fatih YILMAZ- Halil İbrahim YEL- İbrahim UĞUR/ZİLE (Tokat), (DHA)- İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in 2014 seçimlerinde belediye başkan adayı yapması için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na adam gönderdiğini, bu kişinin önce başkan adayı, ardından da milletvekili yapıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu'nun Fethullah Gülen ile görüştüğünü ifade eden Soylu, "'Yurtta Sulh kelimesini, FETÖ'ye ben söylemedim' desin bakalım. Türkiye bir fitneciyle karşı karşıyadır" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yerel seçim çalışmaları kapsamında Tokat'ın Zile ilçesini ziyaret etti. Helikopterle Zile Stadyumu'na gelen Soylu'yu AK Parti Tokat milletvekilleri Özlem Zengin, Yusuf Beyazıt, Mustafa Arslan ile çok sayıda vatandaş karşıladı. Bakan Soylu, buradan İstasyon Caddesi üzerinde konuşma yapacağı platformun bulunduğu alana geçti.
Meydanda toplanan kalabalığı selamlayarak sözlerine başlayan Bakan Soylu, Gezi olayları ile ülkenin zayıflatılmak istendiğini belirterek, "Bu millet zengin olmasın istiyorlar. Özgür, hür, bağımsız, kardeş, birlik ve beraberlik içerisinde olmasın istiyorlar. Ne oldu ya. Anasını satayım ya. Yıllardır başı açık, başı örtülü, Meclise giremez. Başı açığı da örtülüsü de girdi mi, ne oldu? Allah’ınızı severseniz memleket mi bölündü, ülkemiz mi parçalandı, ülkemiz mi zayıfladı. Hayır, tem tersi ülken büyüdü, memleketim güçlendi, milletim birlik içinde, beraberlik içinde, kardeşlik içerisinde oldu. Cumhuriyet güçlendi. Yıllardır bizi hep bunlarla uğraştırdılar. 28 Şubat'ı yaptılar irtica diye. Tam 53,5 milyar dolar bankalardan hortumladılar. Gezi olaylarını siz benden çok daha iyi biliyorsunuz. Hep beraber takip ettik. Türkiye’de faiz yüzde 3 yüzde 4’tü. Gezi olayları bitti, faiz yüzde 11'e çıktı. Kim kaybetti bundan. Gezi olaylarını çıkaranlar Cumhurbaşkanımıza ültimatom verdiler. Dediler ki; 'Sen IMF’yi Türkiye’den gönderdin, ama bunun hesabını sana soracağız' dediler. 'Sen şehir hastaneleri yapamazsın' dediler. 'Sen dünyanın en büyük hava limanını yapamazsın' dediler. 'Sen dünyanın en büyük barajlarını, dünyanın en büyük tünellerini, sen insansız hava aracını, sen 81 ildeki üniversiteleri, sen şehir hastanelerini, sen ATAK helikopterini, sen bu ülkede Marmaray’ı, Avrasya’yı, Çanakkale Köprüsü'nü, bir taraftan enerji açığımızı kapatmak için nükleer santralin temelini atamazsın' dediler. 'Sen bu ülkede kendi mühimmatımızı, kendi Girit füzemizi, kendi MİLGEM gemimizi yapamasın' dediler. 'Sen Uzak Doğu'yu Avrupa’ya bağlayacak, üzerinden tren yolu geçecek Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Osman Gazi Köprüsü'nü yapamazsın' dediler. 'Sen Türkiye’yi büyütmeye yönelik adımlar atamazsın' dediler. Zile, oh hepsini yaptık mı?" dedi.
'TÜRKİYE’Yİ KAOS ÜLKESİ HALİNE GETİRMEK İSTEDİLER'
Amerika'nın Türkiye’yi kavgaya, kargaşaya ve kaosa sürüklemek istediğini belirten Bakan Soylu, şöyle devam etti:
"7 Haziran 2015’te Türkiye’de seçim oldu. Bu PKK’nın siyasi kolu HDP yüzde 13 oy aldı. Daha ne istiyorsunuz, belanızı mı arıyorsunuz. Gittiler Doğu'yu ve Güneydoğu'yu yaktılar, yıktılar. Camileri, hastaneleri, Siirt Hastanesi'ni bir günde 7 defa yaktılar. Kütüphaneleri, yetmedi okulları, spor salonlarını, yetmedi 25 bin evi tarumar ettiler. Dertleri oy değildi çünkü. Bugün de dertleri oy değil. Kandil bu ülkenin huzurunu bozabilmek, Kandil'in tepesindeki Amerika bu ülkenin huzurunu bozabilmek için verdiği talimatlarla beraber Türkiye’yi bir kaos ülkesi haline, bir huzursuz ülke haline getirmek istediler. Amerika Afganistan’a gitti. Kaç yıl oldu, biliyor musunuz? 17 yıl. 17 yıl boyunca Amerika Afganistan’ı bir uyuşturucu merkezi haline getirdi. İnsanların ölümlerini arttırdı. Pakistan, Irak, bir taraftan Suriye, bir taraftan Libya, Lübnan, Tunus, Sudan, Yemen her tarafta. Her tarafta zulmün, evet her tarafta ortaya koyduğu baskıyla kaosu, kargaşayı yarattı. Türkiye’yi de aynı noktaya çekmek istedi. İstedikleri şu; Türkiye’ye yatırım olmasın. Türkiye’ye yatırım yapılmasın. Kimse gelmesin, Türkiye’ye yatırım yapmasın diye Türkiye’yi bir kavgaya, bir kargaşaya, hep bir kaosa itmek istediler. Tam 10 yıllardır bunu yapıyorlar. Ama son 7 yılda anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirmek istediler. Sevincimizi hep kursağımızda bıraktılar. Attığımız adımlarda hep bizi geri adım attırmak için ellerinden gelen her şeyi ortaya koymaya çalıştılar. Yetti mi? 7 Haziran’da çukur olaylarıyla beceremediklerini o Amerikan uşağı Pensilvanya'daki şarlatanla birlikte, 15 Temmuz’daki darbeyle birlikte gerçekleştirmeye çalıştılar. Bunların hepsini biz yaşadık. Başka ülkeler yaşamadı. Türkiye yaşadı. Ve ardından yine bitmedi. Irak’ın kuzeyinde bir devlet kurmak istediler. Son 7 yılı anlatıyorum. Irak’ın kuzeyinde kurmak istedikleri devletle Türkiye’nin güneyinin doğusuna bir keder saplamak istediler. Hareket etmeyelim diye. Kim engelledi? Orada bir devletin kurulmasını Recep Tayyip Erdoğan engelledi, biliyor musunuz?"
'İLK KEZ ÖNÜMÜZDE 4,5 YIL VAR'
50 yıldır ilk kez Türkiye’de 4,5 yıl seçimsiz bir dönemin yaşanacağını söyleyen Bakan Soylu, "Seçim geliyor. İlk kez 50 yıldır 4,5 yıl seçimsiz bir döneme gireceğiz. Acaba Türkiye’yi nasıl zayıflatırız. Bu 4,5 yılda onu hedeflerinden nasıl uzaklaştırırız. Onun koşmasını nasıl engelleriz. Ben 1969 doğumluyum, 50 yaşındayım neredeyse. 50 yıldır bu ülkede 4,5 yıl seçimin olmadığı hiçbir dönem olmadı. Kim bu kadar seçime dayanır Allah rızası için soruyorum. Türkiye’de her seçimi İstiklal seçimi haline getirdiler. İstiklal gitti, gidiyor diye. İlk kez önümüzde 4,5 yıl var. Şu geçtiğimiz 7 yılda anamızdan emdiğimiz sütü nasıl burnumuzdan getirmişlerse, şimdi de önümüzdeki 4,5 yılda aynı şeyi yapıyorlar. Yapmak istiyorlar. Bir fitne tohumu ekmek istiyorlar. Tayyip Erdoğan futbolu biliyor değil mi? Ayağına top yakışıyor mu? 4,5 yılda şu Tayyip Erdoğan’ın ayağına şu topu verin de şu zillet ittifakının, şu Kılıçdaroğlu’nun kalesine bir doksandan çaksın" dedi.
'BURUNLARINDAN FİTİL FİTİL GETİRMEZSEM NAMERDİZ'
Terörle mücadelede önemli çalışmalar yaptıklarını ifade eden Bakan Süleyman Soylu, kararlılıkla bunu sürdüreceklerini belirtti. 13- 14 yaşında dağa götürülen kız çocuklarının PKK’nın elebaşı Murat Karayılan ve Cemil Bayık’ın masalarına meze yapıldığını ifade eden Bakan Soylu, şöyle konuştu:
"Bizim vicdanımız kanamıyor değil. 13-14 yaşındaki kızları alıp, dağa götürüp, onlara eline Kalaşnikof verip 13 yaşındaki bir bebe ya. Anasının saçını okşayacağı, ondan gıda alacağı, o sevgiyle büyüyebileceği bir yaşta insafsızca, vicdansızca, ahlaksızca, insanlık dışı muameleyle o çocukları Murat Karayılan hayvanına, o çocukları Cemil Bayık hayvanının masasına meze yapıp tecavüz ettirenlere, taciz ettirenlere, burunlarından fitil fitil getirmezsem namerdiz, namerdiz, namerdiz. Hiç merak etmeyin, daha yeni başladık. Türkiye’nin büyümesi de, gelişmesi de, terörle mücadele etmesi de her biri yeni başladı. Hiç endişe etmeyin. Kızıyorlar. Niçin kızıyorlar? Neymiş bu PKK’nın vekilleri, ne yapacaklar, İstanbul’da Taksim Meydanı'nda toplanacaklar, Apo’nun İmralı’dan serbest bırakılması için 15 vilayet yürüyecekler, ardından Diyarbakır’a gidecekler. İçişleri Bakanı böyle bir laf söyleyemezmiş. Söyledim. 'Ulan sizi yürüten adam' değildir dedim. Yanlış mı söyledim. Yürüyebildiler mi? Yürüyemezler. Diyarbakır’a uçakla gittiler, sonra Diyarbakır’da evlerinden çıkartmadık. Böyle bir şey yok, bu millet çok çekti."
'KASETİ TEKRAR BAŞA SARMAYA ÇALIŞIYORLAR'
325 PKK’lıyı CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin listelerinden aday gösterdiklerini ifade eden Bakan Soylu, şöyle devam etti:
"Kaseti tekrar başa sarmaya çalışıyorlar. 325 PKK’lıyı, HDP’liyi kendi listelerinden Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi tanımazlar, bilmezler ha. Bunları belediye meclis üyesi ve il genel meclis üyesi adayı yaptılar. Bunlar kimler? PKK’ya patlayıcı taşıyanlar. Bunlar kimler, uyuşturucu üretip parasını PKK’ya gönderenler. Bunlar kimler? 13-14 yaşındaki kızları dağa götürmek için sevk merkezi gibi çalışanlar. Haraç toplayanlar, karakolu bombalayanlar, karakola molotof kokteyli atanlar, Apo için ölüm orucuna yatanlar. Adam mı bulamadılar da bu PKK’lıları Saadet Partisi’nin listesine, İYİ Parti’nin listesine, ardından Cumhuriyet Halk Partisi’nin listesine koydular. Adamın yüzünde meymenet yok ya. ‘Allah adamın yüzünden rabbiyesini aldı’ derler, doğru mu? Sezai Temelli denilen bir adam. Diyor ki; 'Kürdistan’da biz kazanacağız, batıda AKP ve MHP’ye Cumhur İttifakına kaybettireceğiz' diyor. İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de sayıyor. Verilen oylar Cizre’de, Eruh’ta, Silopi’de kuvvetlendirecektir, güçlendirecektir diyor. Yani demek istiyor ki; Doğu’da, Güneydoğu’da PKK’nın partisi HDP’ye verilecek, batıda da CHP’ye, Saadet Partisi'ne, İYİ Parti’ye oy verilecek. Açık açık söylüyorlar, zaten bir endişeleri yok. Adamlar Manisa Turgutlu’da CHP, HDP bir araya geliyorlar, protokol yapıyorlar. Şu sıra sana, şu sıra bana, şu sıra sana. Ardından belediye başkan yardımcılığını HDP’ye vereceğiz, şirketler var, yöneticiliklerini, genel müdürlüklerini HDP’ye vereceğiz. Protokolü yapmışlar. Adam diyor ki 'Kürdistan’da biz kazanacağız.' Türkiye’de Kürdistan diye bir yer var mı ya. Var da biz mi bilmiyoruz. Peki, siz hayır diyorsunuz. Tayyip Erdoğan hayır diyor. Devlet Bahçeli hayır diyor. Biz hayır diyoruz, yırtıyoruz kendimizi. 'Kürdistan neresidir' diyoruz. Peki Kılıçdaroğlu’ndan şöyle bir söz duydunuz mu? Bir CHP’liden şöyle bir söz duydunuz mu bu güne kadar. 'Sezai Temelli, ey ahmak adam, ey edepsiz adam. O Kürdistan denilen lafı senin ağzının içerisine koyarım ben, bir daha o sözü söyleyemezsin' diye bir şeyi duydunuz mu hiç ağzından. Allah rızası için ya. Peki siyasete baş olarak girip de şu anda kuyruk olan İYİ Parti başkanı, çakma milliyetçi Meral Akşener’den 'Kürdistan neresiymiş ey edepsiz' diye bir söz duydunuz mu? Peki madem ki Necmettin Erbakan’ın milli görüşünü 24 Haziran’da 2 milletvekili kazanmak ve meclise sokmak için PKK’ya yaslayan, onun ayağına giden Temel Karamollaoğlu’ndan böyle bir söz duydunuz mu Allah’ınızı severseniz ya. Bakın bugün Şanlıurfa ve Adıyaman iki yere PKK sızamamıştır biliyor musunuz? Doğu ve Güneydoğu’da iki yere. O iki yere de Saadet Partisi’yle beraber köprü kurdular. Apo’nun yeğeni Ömer Öcalan'la beraber Saadet Partisi Şanlıurfa’da kapı kapı seçimi kazanmak için çalışıyor."
'YURTTA SULH KELİMESİNİ KILIÇDAROĞLU İLETTİ'
FETÖ elebaşı Fethullah Gülen'in 2014 seçimlerinde 'belediye başkan adayı yap' diye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na adam gönderdiğini söyleyen Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
"Koskoca Cumhuriyet Halk Partisi'ni kapattın. Ne zaman? Adayların son belirleneceği gün. Niye kapattın? Muhalifler partiye gelip, muhatap bulup itiraz etmesinler diye. Sen 10 katlı binayı idare edemiyorsun, Türkiye'yi nasıl idare edeceksin. Yalanla, dolanla idare edeceksin. Ben de şunu sordum; 'Sana Fetullah Gülen bir adam gönderdi, 2014 seçimlerinde 'belediye başkan adayı yap' dedi, yaptın, sonra milletvekili yaptın. Sen milletin huzuruna çıktın dedin ki; 'Ben FETÖ’yü aramadım'. Ben de sana dedim ki; 'Sen FETÖ’yü aradın, hem de yanındaki adam söylüyor.' Beraber aradığın adam söylüyor. Neden yalan söylüyorsun? İşi gücü yalan dolan bunun. Kılıçdaroğlu'na tekrar söylüyorum, bunlara cevap versin. Desin ki yapmadım. Diyemez, çünkü yapmış. Çünkü yanındaki adam teker teker her şeyi anlatıyor. Diyor ki, 'Ben aradım, telefonu ben verdim, ben konuşturdum, bana rica ettiler'. Hepsini anlatıyor. Çıkıp bir tanesine bir cevap ver. De ki; 'Yurtta Sulh kelimesini FETÖ’ye, Amerika’ya ben söylemedim' de bakalım. Hadi de. Bak bir daha söylüyorum. Yurtta Sulh Konseyi kimin konseyidir. 15 Temmuz'cuların konseyidir. 'Yurtta Sulh kelimesini FETÖ'ye ben söylemedim' de bakalım. Bakın Türkiye bir fitneciyle karşı karşıyadır. Türkiye önümüzdeki 4,5 yılında yarınlara ait gelişmesi olmasın diye birilerinin burada maşalığını yapmaktadır. Çok açık ve net bir şekilde söylüyorum. Ne olursunuz bunlara imkan vermeyin."
Bakan Soylu, konuşmasının ardından ilçeden ayrılarak Ankara'ya hareket etti.
FOTOĞRAFLI