Ankara - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Başbakan ve İçişleri Bakanının, meclis soruşturması önergesiyle incelenmesi, haklarındaki iddiaların tahkik edilmesi ve Yüce Divan'a sevk edilmesi gerektiğini düşündüklerini" söyledi.
Baykal, Anadolu Roman Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu üyelerini parti genel merkezinde kabulü sırasında basın mensuplarının Hrant Dink cinayetinin
ardından yaşanan gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı.
Günlerdir Türkiye'de emniyet teşkilatının fotoğrafının sergilendiğini öne süren Baykal, ortaya çıkan tablonun emniyet örgütünün ne durumda olduğunu çok acı
bir biçimde gösterdiğini dile getirdi. Baykal, bu tablonun çok üzücü ve hiçbir şekilde tasavvur edilemez olduğunu kaydetti.
CHP Genel Başkanı Baykal, emniyetin kendisine yapılan bir ihbarın gereğini 11 ay boyunca yapmaması ve bu ihbar doğrultusunda bir cinayet işlenmiş olmasının
bile tek başına çok ağır bir sorumluluk ortaya çıkardığı yönünde görüş bildirdi.
Sanıklardan birinin, "Bu faili meçhul kalacak diye söz vermişlerdi" dediğini ifade eden Baykal, şöyle konuştu:"Kim söz verdi, nasıl söz verdi derken bugün ortaya çıkıyor ki bu cinayeti işleyen kişi, devletin güvenlik sorumluluğunu üstlenmiş olan kurumlarda büyük bir itibarla karşılanıyor, arkasına Türk bayrağı yerleştiriliyor, bir kahramanın yanında fotoğraf çektirir gibi güvenlik güçlerinin mensupları da onun yanında fotoğraf çekiyorlar ve arkadaki bayrağın altında da çok önemli mesajlar Türkiye'ye veriliyor. Gene anlaşılıyor ki cinayeti işleyen kişi güvenlik güçleri tarafından el bebek gül bebek sahiplenilmiştir. Bir kahraman muamelesine tabi tutulmuştur.Böyle yaklaşan bir güvenlik anlayışıyla, kadrosuyla, kurumuyla bu konunun aydınlığa kavuşturulması ve gelecekte Türkiye'nin önüne böyle olayların çıkması engellenebilir mi?
Bunu anlamak mümkün değil. Bu güvenlik örgütünü kim oluşturdu? Kimdir bunun siyasi sorumlusu, bu kadrolaşmaları, bu atamaları kim yaptı? Bu
işleri yapan insanları oraya kim getirdi?"
Jandarmanın bugün yaptığı açıklamalardan "gerçekten kendilerine karşı bir tertip olduğunun" anlaşıldığını belirten Baykal, şöyle konuştu:"Peki bu manzara karşısında hükümet nerede, Başbakan nerede bu tabloda, İçişleri Bakanı nerede bu tabloda? Nerede oluyor bu işler? Katmandu'da mı oluyor bu işler? Neresi burası, buranın sorumlusu nerede? Türkiye bu manzaranın içinde.
Kim yaptı bunu, bunu bu hale kim getirdi? Niçin geldi? 'Kadrolaşma dönemi bitti, kuşatma geldi' diyorduk. İşte emniyet örgütündeki kuşatmayı görüyoruz."Toplumun bu tablo karşısında sessiz kalamayacağını dile getiren Baykal, ancak toplumun konuşacak kesimlerinin ağzının kapatıldığını, toplumun susturulduğunu, demokratik reflekslerin işlemediğini söyledi. Baykal, "Derhal bunun sorumlularını hesap vermeye çağırmak zorundayız" dedi.
Baykal, bir soruyu yanıtlarken de "Bu emniyetin bilgisi dışında işlenmiş bir cinayet değildir. Emniyetin bilgisi içinde işlenmiş bir cinayettir" dedi.
CHP Genel Başkanı Baykal, bir başka soruya karşılık, "önümüzdeki günlerde Başbakan ve İçişleri Bakanı'nın Yüce Divan'a sevkini de öngören bir soruşturma önergesini TBMM Başkanlığına vereceklerini" söyledi ve "Başbakan ve İçişleri Bakanı'nın Anayasamızın 100. maddesine göre bu yaptıkları yanlışlıklar olayısıyla meclis oruşturması önergesiyle incelenmesi, haklarında iddiaların tahkik edilmesi ve Yüce Divan'a sevk edilmesi gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Deniz Baykal, bir soruya karşılık, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "derin devlet" açıklamalarının "gülünç" olduğunu savundu. Baykal, bu açıklamaların, olayları saptırmak, kaytarmak, işi başka istikamete çekmekten başka anlamı olmadığını, ciddi bir tarafı bulunmadığını savundu.
Devletin işletilmesi, devleti bu hale getirenlerin hesap vermesi gerektiğini söyleyen Baykal, "Ortada bir derin devlet problemi varsa bu kim halledecek? Bunu
halletmesi gereken iktidardır. Orası ağlama, şikayet yeri, yakınma yeri değildir.
Üçte iki çoğunluk yetmedi mi bunları yapmak için, daha ne bekliyor. Bunların hepsi, boş, gülünç laflar" dedi.