Baykal Ak Parti'nin genel seçimlerde yüzde 30'un altında oy alacağını iddia etti.
İşte Baykal'ın açıklamaları:
**HUKUKU İŞLETMEK LAZIM**
Olay kaygı verici, Arınç’ın sözleri ise kendi üslubu. Öyle anlaşılıyor ki hükümet bu olayı polemiklerle idare etme anlayışındadır. Hükümet güven verici tavrı sergilemiyor.
Birbiri ardına sahiplendiği iddialar fos çıkıyor. Başbakanla yardımcıları hep birlikte işi polemik çerçevesinde ele alarak kamuoyunun dikkatinden kaçırmaya çalışıyorlar.
Bir an önce hukuku işletmek lazımdır. Burada iki noktaya dikkat çekmek istiyorum. Birincisi neden Yargıtay’a 8 aydır 33 yargıç seçimi gerçekleştirilemiyor.
HSYK niçin bu temel anayasal görevini yapamıyor. Kim engelliyor. Niçin engelliyor. Ne hakla engelliyor. Bunun altında ne yatıyor? Bu bir anayasa suçu değil mi. Bu bir yargıya müdahale, bu bir görevi ihmal değil mi? Devlet neden işlemiyor. Yargıtay neden çalıştırılmıyor?
**TEKEL İŞÇİSİ GEÇİCİ İŞÇİ Mİ**
Sen bu itfaiye işçilerinin haklarını neden vermiyorsun. 4C siz gelinceye kadar bambaşka bir şekilde kullanılıyordu. Mesela DİE’den üniversite öğrencileri istatistik yapıyorlardı devlet onları 4C kapsamında değerlendiriyordu. Yani geçici işçiler için.
Ama AKP iktidara geldikten sonra 2004’te bir karar çıkartarak özelleştirilmiş iş yerlerinde 4C kapsamı içine almayı kararlaştıran kararnameyi onlar imzaladılar. Bugün TEKEL işçileri bu sıkıntıları yaşıyorsa onun altında AKP’nin attığı imza yatar. Gerçekten geçici işler için bu uygulanabilir. Ama TEKEL işçisi geçici mi?
İşi lafazanlıklarla yaparsan inin aşağıya başınıza ben geleceğim dersin. İşte indiler aşağıya geçsene başına.
**BEKLEYİP GÖRMEK LAZIM**
Benim değerlendirmem işi yönlendiren bir karargahın olduğudur. Ne Danıştay kalır ne Arınç kalır demişti. Gerçekten büyük olaylar oldu. Bekleyip gerçekleri görmek lazım. Bugüne kadar bir çok gerçeği göremedik.
Islak imzanın, sarı zarfın gerçeğini göremedik. Komutanlara yönelik suikast iddiaların gerçeğini göremedik. Türkiye’de aydınlığa kavuşturulması gereken çok şey var. Allah günahlarını affetsin.
**YÜZDE 20'LERE DÜŞECEKLER**
AKP’nin yüzde 20’lere düşeceği tahmini değerlendirmesini ben değil herkes yapıyor.
En iyimserler bile yüzde 30-32 olarak görüyor. Kendilerinin yaptığı araştırmalar bile bunu gösteriyor.
Seçimin yapılacağı bir ortam oluştuğunda bu daha da değişecek.
Temmuz 2007 ile Mart 2009 arasında 1.5 yıllık bir süre. Bu süre içinde AKP’nin oy oranı 8.5 puan düştü.
2009 Mart’ından seçimin yapılacağı tarihe kadar geçecek süre içinde ben AKP’nin düşüş trendinin en azından aynı tempoyla devam edeceği varsayımıyla konuşuyorum.
Bu işsizliğin bir bedeli yok mu. Yansımaz mı bir şekilde. Polemiklerle kapatılır mı sanıyorsunuz.
**AKP ZEMİN KAYBI İÇİNDE**
İşçilerin belki de tamamı seçimde AKP’ye oy verdi. Şimdi bakın bakalım önümüzdeki seçimde.
Açılım dediler. Onun batıda doğuda yarattığı kızgınlığın bir bedeli olmayacak mı?
Aynı oranda düşse yüzde 30’un altına düşer. Öyle olur demiyorum ama akıl var mantık var.
Siyaset bilimiyle ilgilenmiş biri olarak, ulu orta seçim tahmini yapmayan biri olarak bu tabloyu görüyorum. AKP çok ciddi bir zemin kaybı içindedir.
Daha önce AKP’ye oy vermemiş bir insan şimdi AKP’ye oy veriyor olabilir mi?