Beyrut'tan Denizli'ye uzanan hasret öyküsü
Mardinli eşinin 16 yıl önce ortadan kaybolması üzerine eşinin ilk eşi ve çocuklarını aramaya başlayan Lübnanlı Hüda Akyüz, Denizli'de mutlu sona ulaştı.
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde yaşayan Halit Akyüz, yaklaşık 40 yıl önce Şemsa Akkurt ile dini nikahla evlendi. Bu birliktelikten 4 çocuğu olan Halit Akyüz, 23 yıl önce çalışmak için sınırı geçerek Lübnan'ın başkenti Beyrut'a çalışmaya gitti. Beyrut'ta kalabilmesi için orada evlenmesi gereken Halit Akyüz, Hüda isimli Lübnanlı bir kadınla resmi olarak evlendi. Bu evlilikten de biri kız, biri erkek 2 çocuğu olan Halit Akyüz, savaşın en yoğun yaşandığı dönemde aniden ortadan kayboldu. Geçen 16 yıl süre
içerisinde akıbetinin ne olduğu belli olmayan, yaşayıp yaşamadığını kimsenin bilmediği Halit Akyüz'ün Türkiye'deki 4, Lübnan'daki 2 çocuğu ve 2 eşi uzun yıllar gelmesini bekledi. Bu sürede Mardin'in Kızıltepe ilçesinden Denizli'ye göç eden Şemsa Akkurt, oğlu 32 yaşındaki Lokman Akkurt'un yanında kalmaya başladı. Babasının Lübnan'a gittikten sonra bir daha kendisinden haber alınamaması üzerine orada evlenmiş olabileceğini düşünen Lokman Akkurt, hiç olmazsa üvey annesi veya varsa üvey kardeşlerinibulabilmek için sürekli olarak bu ülkeye gidip gelenlerle irtibat kurdu.
Beyrut'ta yaşayan ve 4 yıl birlikte yaşadığı Halit Akyüz'ün aniden ortadan kaybolmasının ardından 2 çocuğuyla ortada kalan Hüda Akyüz de, eşinin Türkiye'de yaşayan ilk hanımı ve çocuklarını aramaya başladı. Beyrut'a çalışmaya giden Türkler'le irtibata geçen Hüda Akyüz, Akkurt ailesinin izini bulunca Türkiye'ye yola çıktı. Üvey annesinin Türkiye'ye geleceğini duyan Lokman Akkurt, öz annesi Şemsa Akkurt'a olayı anlatarak, üvey annesini almaya gideceğini söyledi. Öz annesinin kumasını görmek istediğini söylemesi üzerine harekete geçen Lokman Akkurt, Habur Sınır Kapısı'na giderek Hüda Akyüz'ü alıp Denizli'ye getirdi.
Anafartalar Mahallesi'nde oturan Akkurt ailesinin evine gelen Lübnanlı Hüda Akyüz'ü ilk karşılayan, üzerine kuma geldiği Şemsa Akkurt oldu. Şemsa Akkurt, kapıda gördüğü Hüda Akyüz'e sarılarak öptü. Üvey gelinleri ve torunlarını da öperek hasret gideren Hüda Akyüz, büyük sevinç yaşadı. Türkçe ve Kürtçe bilmediği için zaman zaman irtibat kurmakta zorlanan Hüda Akyüz'ün gelmesi, Akkurt ailesini sevince boğdu. Bir yanına öz annesini, bir yanına da üvey annesini alan Lokman Akkurt, uzun yıllar süren hasretin sona ermesinin sevincini yaşadıklarını söyledi.
Babasının, eşini ve 4 çocuğunu bırakarak Lübnan'a gittiğini, orada kalabilmesi için de Beyrut'ta üvey annesiyle evlendiğini belirten Lokman Akkurt, "Babamın orada 2 çocuğu daha olmuş. Ancak 4 yıl sonra aniden ortadan kaybolmuş. 16 yıldır ne biz ne de Beyrut'ta yaşayan üvey annem ve kardeşlerim kendisinden haber alamıyoruz. Savaş zamanında ortadan kaybolmuş. Yaşayıp yaşamadığını bilmiyoruz. Geçen zaman zarfında biz Beyrut'ta üvey anne ve kardeşlerimizin olup olmadığını araştırırken, aynı şekilde Beyrut'takiler de bizi aramaya başlamışlar. Beyrut'a gidip gelenlere hep bilgiler verildi, haberler yollandı. Üvey annem bizim izimize rastlayınca hemen Türkiye'ye yola çıktı. Onu sınır kapısından alıp Denizli'ye getirdim. Durumu öz anneme açtığımda, 'Hiç birimizin olanlarda suçu yok. Onlar da artık bizden. Ekmeğimizi bölüşürüz' dedi. Üvey annemize kavuştum. Şimdi 2 üvey kardeşimi görmek istiyorum" dedi.
Hüda Akyüz'ü görmekten mutlu olduğunu söyleyen Şemsa Akkurt ise, "İnşallah bir daha ayrılmayız" derken, Lübnanlı Hüda Akyüz de çok mutlu olduğunu söyledi.
Beyrut'ta başlayan ve Denizli'de sona eren hasret yolculuğunun sonunda Türk ve Lübnanlı iki eş, Halit Akyüz'ün fotoğrafıyla objektiflere poz verdi.
İHA
