BM’nin sürdürülebilir ve kalıcı barış çabası sürüyor

Avrupa Diplomatlar Birliği Başkan Yardımcısı Serhat Akpınar, sürdürülebilir ve kalıcı barışın Birleşmiş Milletler’in (BM) en önemli meselesi olduğunu söyledi.
BM 72. Genel Kurul Başkanı Miroslav Lajcak tarafından 24-25 Nisan tarihlerinde düzenlenen "Sürdürülebilir ve Kalıcı Barış" konulu üst düzey toplantısına katılmak üzere New York’a gelen Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Kurucu Rektörü, Avrupa Diplomatlar Birliği Başkan Yardımcısı KKTC Gezici Büyükelçisi Serhat Akpınar, İhlas Haber Ajansına özel açıklamalarda bulundu.
BM Genel Kurul Başkanı Miroslav Lajcak’ın himayesinde gerçekleştirilen Sürdürülebilir Barış Konferansının değerlendirmesinde bulunan Serhat Akpınar, “Bugün ortaya konan toplantının başlığı barış ve sürdürülebilir barışın tahsisi idi. Bu konuda 2016’da Birleşmiş Milletlerin Ortaya koyduğu bir dizi oluşum var. 2018’de Genel Sekreterin yeni ve yapıcı çalışmaya açılım yaptığı bu yönde bir program gündemiyle bir araya geldik” dedi.
Akpınar, “Bugün 20’ye yakın Cumhurbaşkanı, Başbakan, Dışişleri Bakanı programa katıldılar. Dünya üzerinde tahsis edilmesi gereken barış ve gelişim süreci konusunda düşüncelerini beyan ederek yoğun desteklerini sundular. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’da burada idi. Aynı desteği BM’ye verdiler. Suriye ve belirli konularda dünyanın görmezden geldiğini bildirdi. Demokrasinin her yerde olması gerektiği konusunda da çağrı yaptı. Bunun sonucunda yoğun bir alkış aldı. Toplantıda ayrıca Ulusal ve Uluslararası kuruluşların yanı sıra kadın ve çocuk kuruluşlarının barışın tesis edilmesinde söz sahibi olacak olması önemlidir” değerlendirmesinde bulundu.

“BM örnek bir kuruluştur”
BM’nin kalıcı barışı sağlamak için var gücü ile çalıştığını anlatan Serhat Akpınar, “BM özellikle 2. Dünya savaşı sonrasında ortaya koymuş olduğu çalışma programıyla örnek bir kuruluştur. BM’nin ortaya koyduğu barış ve sürdürülebilir barış konusunda tek başına başarılı olmamaktadır. Bunun içinde insanlığı ve özellikle uluslararası kuruluşların yanı sıra finans kuruluşları ile üye ülkelerin destek vermesi gerekiyor. Bugün gözlemlediğim en önemli konu BM ve sürdürülebilir barışın önünde en önemli engel finansal desteğin zaman zaman ulaşmamasıdır. Bu noktada BM’nin çabaları tek başına yeterli olmamaktadır. BM Genel Sekreteri bu yönde yapmış olduğu açılımla dünya barışının ve özellikle insanlığın geleceğine dikkat çekmek sureti talep ettiler” dedi.

“Kıbrıs konusunda arzu edilen noktaya gelinemedi”
“BM’nin en uzun soluklu barış misyonu olan Kıbrıs’ta BM’nin barış sürecine katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu cevaplandıran Serhat Akpınar, “Kurt Waldheim’in yıllar önce adaya geldiğini hatırlıyorum. Resmigeçit töreni ile karşılanmış ve adadaki barışın sağlanması konusunda çalışmalar ortaya koymuştur. Kurt Waldheim’dan sonra 6 tane BM Genel Sekreteri değişti ancak Kıbrıs konusunda arzu edilen noktaya gelinemedi. Herşeyi BM’nin ortaya koyduğu barış programı ile son bulmasını beklemek mümkün değil. En son Crans Montana’da yapılan ortaya konulan umut ve beklentiler vardı. Hepsi başarısızlıkla sonuçlandı. Bunun arkasında taraflar ve tarafların arkasındaki garantör ülkelerinde ciddi duruş sergilemesi ile barışa adım atılabiliyor. BM burada sadece aracı ve güvenlik sorununu ortadan kaldıran kurum durumundadır. Umut ediyoruz ki yakında Kıbrıs ile ilgili süreçte son bulacaktır” ifadelerine yer verdi.

“Dünya barışında akademik güç önemlidir”
Üniversiteler ve eğitim sektörünün barış konusunda doğal bir misyon üstlendiğini belirten Serhat Akpınar, “Akademik kuruluşların, finans kuruluşlarının ve sivil toplum örgütlerinin yanı sıra kadın ve çocuk kuruluşlarının da dahil edilmesi ile BM güçlenmiştir. BM, bu konuda büyük bir gücün arkasındadır. Bu süreçleri toparlayacak olan ise evrenin bilimsel gücü olacaktır. Bu noktada akademik kurumlara da çok büyük çağrı yapılmıştır” şeklinde konuştu.

“GAÜ 3 kıta 7 ülkede faaliyet gösteriyor”
Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) vizyonu doğrultusunda hedefleri hakkında bilgi veren Serhat Akpınar, şöyle devam etti:
“GAÜ kuruluş misyonunda ortaya koymuş olduğu küresel gelişim programında 3 kıtada 7 ülkede faaliyet göstermektedir. Bilimin evrensel aktarım gücünü tüm dünyada evrensel bir çalışma programıyla ele alan GAÜ bu yıl özellikle yeni oluşuma Sri Lanka’yı da katmış oldu. 13 Mayıs’ta yeni açılacak olan Colombo kampüsü kanalıyla Dünya üzerindeki küresel gelişim programımıza devam etmiş olacağız.”