ANKARA (İHA) - Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Josep Borrell Fontelles, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Türk parlamenterleriyle AGİT, Avrupa Konseyi ve Anayasal Konvansiyon çalışmalarında birlikte hareket ettiğini anlatarak, Türkiye coğrafyasını 'çeşitli değerlerin buluştuğu ve kendine has bir coğrafya' olarak tanımladı.
Avrupa'nın sınırlarının nerede başlayıp nerede biteceği sorusuna cevap bulmaya çalışırken, Türkiye'nin bu tartışmaların odağı haline geldiğini kaydeden Fontelles, bu noktada Türkiye'nin çok önemli kararların odağında olduğunu, önümüzdeki dönemde bu tartışmaların daha da hareketleneceğini söyledi. Fontelles, "Türkiye'ye 'evet ya da hayır' demek, AB'nin üyesi olarak söylüyorum, çok büyük tarihi sorumluluğu içerir" dedi.
Türkiye'nin muhtemel üyeliğinin Avrupa halkları arasında hayret, arzu ve merak oluşturduğunu kaydeden Fontelles, "14 Aralık'ta Avrupa Parlamentosu, müzakerelerin başlatılmasına ilişkin fikrini beyan edecek. Bundan 3 gün sonra da konsey bu bağlamda bir karar verecek" diye konuştu.
AP'nin, müzakerelerin başlatılması ya da başlatılmaması yönünde bir karar verme yetkisine sahip olmadığına işaret eden Fontelles, "Ama parlamento olarak bizim tavsiyemizin çok büyük bir siyasi etkisi vardır. Çünkü Brüksel'in kararlarının nihayeti ve duracağı kapı, bizim kapımız olacaktır. Bu nedenle AP'nin en başından itibaren sürecin parçası olması, Türkiye'nin çıkarına olacaktır. Çünkü, AB birlik olduğu için ikili meşruiyete dayanır. Bunun gereği olarak hükümetler ile halklar arasında bir mutabakat gerekmektedir. AP'nin, bu süreçte büyük rol sahibi olması çok önemlidir" şeklinde konuştu.
AP Dış İlişkiler Komitesi'nin geçtiğimiz günlerde Türkiye ilgili bir raporu 18'e karşı 50 oyla kabul ettiğini hatırlatan Fontelles, 50 oyun Türkiye ile müzakerelerin başlatılması yönünde olduğunu kaydederek, bu raporun, Avrupa Konseyi'ne Türkiye ile müzakerelerin 'gecikmeksizin başlatılmasını' tavsiye ettiğini hatırlattı. Fontelles, "Size 17 Aralık'ta nasıl bir karar çıkacağını söyleyemem ama tahminim, komitedeki katılımcıların büyük çoğunluğu pozitif yönde oy kullanacaktır. Size bu konuda herhangi bir taahhüt veremiyorum ama buradaki kararın pozitif olması kaçınılmazdır" dedi.