ANKARA (İHA) - Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, cari işlemler açığının, Mayıs sonu itibariyle 8.8 milyar dolara ulaştığını söyledi. Bakan Unakıtan, Maliye Bakanlığı'nda bir basın toplantısı düzenleyerek, makroekonomik gelişmeler ve bütçe uygulamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Açıklamasında, Türk Lirası'nın değerinin istikrarlı bir düzeyde olduğunun altını çizen Unakıtan, bu durumun, Türk ekonomi tarihinde gerçekten istisnai bir durum olduğunu, üstelik dalgalı kur sisteminin uygulandığı bir dönemde bunun başarılmasının, kararlılıkla uygulanan ekonomik programa ne derece güven duyulduğunu ortaya koyduğunu bildirdi.
Birkaç yıl öncesine kadar, Türk Lirası'nın değerinin düşmesinin ihracatçıların rekabet gücünün korunması açısından önemli bir avantaj olarak kabul edildiğini dile getiren Unakıtan, "Hatta değerinin düşürülmesi yönünde kambiyo politikaları izlenirdi. Oysa bugün gelinen noktada dalgalı kur sistemine rağmen paramıza karşı spekülatif bir hareket olmadığı gibi, ihracatımızın performansındaki olumlu seyir de devam etmektedir" diye konuştu. Dalgalı kur rejiminin, spekülasyonlara ve kriz riskine karşı önemli bir teminat oluşturduğu gibi Türk Lirası'nın gerçek değerini bulması ve sürdürmesine de katkıda bulunduğunu ifade eden Unakıtan, bu gelişmeleri birkaç yıl öncesine kadar düşünmenin bile çok zor olduğunu sözlerine ekledi. Unakıtan, "Liradan altı sıfır atılması ve Yeni Türk Lirası'nın çıkarılması da milli paramıza olan güveni pekiştirecektir" dedi.
Konuşmasında, gerek ihracat, gerekse ithalatta geçen yılın aynı dönemine göre kaydedilen artış eğiliminin Haziran ayında da devam ettiğini anımsatan Unakıtan, şöyle konuştu:
"İhracat performansımızın artarak devam etmesi, ihracatçılarımızın geleneksel kalıpların dışına çıkarak katma değeri yüksek ürünlere ağırlık vermelerinin, kalite ve verimlilik unsurlarını ön plana çıkarmalarının bir sonucudur. Yaklaşık iki yıldır Türk Lirası'nın değer kazanması nedeniyle ihracat performansımızın düşüşe geçeceği ileri sürüldü. Ancak beklentilerin aksine ihracat istikrarlı bir şekilde artmış; artmaya devam edeceğinden de herhangi bir kuşku bulunmamaktadır. Çünkü, ihracatta büyük bir değişim yaşanmaktadır".
Türkiye'deki cari işlemler açığının sürdürülebilir bir düzeyde olduğunu dile getiren Bakan Unakıtan, "İhracatımız gibi ithalatımız da canlılığını sürdürmektedir. Türkiye'nin geçmişte yaşadığı ekonomik büyüme dönemlerine bakıldığında ithalatın da önemli artışlar gösterdiği görülmektedir. Bu süreç, aslında gelişmekte olan ülkelerin hemen tamamında yaşanmaktadır. Çünkü, gerek ihracatçımız gerekse girişimcilerimiz önemli oranlarda ithal aramalı kullanmaktadırlar" dedi. Unakıtan, cari açıktaki gelişmelerle ilgili olarak şunları kaydetti:
"Cari açıktaki gelişimin ekonomi için tehlike oluşturup oluşturmadığı konusu, son aylarda yoğun bir şekilde tartışılır olmuştur. Cari işlemler açığı, Mayıs sonu itibariyle 8.8 milyar dolara ulaşmış olup, geçen yılın aynı dönemine göre oldukça yüksek seyretmektedir. Cari açığın yüksekliği, ancak makroekonomik ve mali göstergelerde ciddi dengesizliklerin bulunduğu, ekonomik ve siyasi istikrarın tesis edilemediği, uygulanan ekonomik programa güvenin olmadığı, bütçe açığı ve kamu borçlanma gereğinin makul düzeylerin üzerinde seyrettiği, mali disiplinin sağlanamadığı, mali sektörün önemli bir açık pozisyona sahip bulunduğu ve zayıf bir yapı arz ettiği ve yapısal sorunların sözkonusu olduğu durumlarda önemli bir risk oluşturmaktadır".
Ocak-Temmuz 2004 bütçe uygulama sonuçlarının, hedeflere uygun olduğunu da sözlerine ekleyen Bakan Unakıtan, 2003 yılında bütçe performansı açısından kaydedilen olumlu gelişmelerden sonra 2004 yılında şu ana kadar gösterilen performansın ve bu yıl sonu için yapılan öngörülerin, Türkiye'nin mali disiplinin sağlanmasında ve sürdürülmesinde nereden nereye geldiğininin en önemli göstergesi niteliğinde olduğunu ifade etti.
Bakan Unakıtan'ın açıklamasına göre, Temmuz ayında; konsolide bütçe giderleri 12 katrilyon 196 trilyon, konsolide bütçe gelirleri 10 katrilyon 853 trilyon, bütçe açığı bir katrilyon 343 trilyon, faiz dışı fazla ise dört katrilyon 69 trilyon lira olarak gerçekleşti.
Geçen yılın Temmuz ayı ile karşılaştırıldığında, konsolide bütçe giderleri yüzde 3.1, faiz dışı giderler ise yüzde 10.2 oranında daha düşük oldu. Red ve iadeler hariç konsolide bütçe gelirleri ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 36.6 oranında artış gösterdi.
2004 yılı Ocak-Temmuz döneminde ise konsolide bütçe giderleri 76 katrilyon 588 trilyon, konsolide bütçe gelirleri 60 katrilyon 659 trilyon, bütçe açığı 15 katrilyon 929 trilyon, faiz dışı fazla ise 19 katrilyon 109 trilyon lira oldu.
Ocak-Temmuz 2004 döneminde bütçe giderlerinin temel kalemler itibariyle gerçekleşme durumu da şu şekilde oldu:
"Personel ve sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi ödemeleri 19 katrilyon 260 trilyon, mal ve hizmet alımları üç katrilyon 728 trilyon, faiz giderleri 35 katrilyon 37 trilyon, cari transferler 15 katrilyon 539 trilyon, sermaye giderleri bir katrilyon 952 trilyon, sermaye transferleri 133 trilyon ve borç verme 900 trilyon lira".
Öte yandan, Temmuz ayı sonu itibariyle, red ve iadeler dahil; konsolide bütçe gelirleri 67.3 katrilyon lira, genel bütçe gelirleri 66.2 katrilyon lira, vergi gelirleri 54.9 katrilyon,vergi dışı gelirler 10.7 katrilyon, sermaye gelirleri 88 trilyon, bağış ve yardımlar (özel gelirler dahil) 490.9 trilyon, katma bütçe gelirleri ise 1.1 katrilyon lira olarak gerçekleşti.
Temmuz sonu itibariyle, yıl sonu bütçe hedefi ile karşılaştırıldığında; konsolide bütçe gelirlerinin yüzde 58.8'i, vergi gelirlerinin ise yüzde 55.3'ü tahsil edildi. Söz konusu oranlar geçen yıl sırasıyla yüzde 53 ve 52.2 olarak gerçekleşmişti.
Vergi gelirlerinin tahsilatındaki artış açısından ise, bütçe kanununda yüzde 17.6 oranında bir artış öngörülürken temmuz sonu artış oranının yüzde 24.6 olarak gerçekleşti.
Temmuz sonu itibariyle vergi gelirleri tahsilat oranı ise, geçen yılın aynı dönemine göre 5 puan artarak yüzde 85.6 olarak gerçekleşti. Vergi Barışı Projesi'yle, 2003 ve 2004 yıllarında toplam 9 taksitten, brüt bazda 3.6 katrilyon lira gelir hedefi öngörülürken, Haziran sonu itibariyle 1 katrilyon 837 trilyon lira kesinleşmiş alacaklardan, 502 trilyon lira kesinleşmemiş veya dava safhasındaki alacaklardan, 144 trilyon lira inceleme ve tarhiyat safhasındaki alacaklardan, 123 trilyon lira pişmanlıkla veya kendiliğinden beyan ile1 katrilyon 498 trilyon lira matrah artırımlarından, 196 trilyon lira da diğer kalemlerden olmak üzere toplam 4 katrilyon 302 trilyon lira tahsilat yapıldı.