KONYA (İHA) - Çatahöyük Kazı Başkanı İngiliz Arkeolog Prof. Dr. Ian Hodder, Selçuk Üniversitesi (SÜ) ile Çatalhöyük kazılarında kısmen ortak çalışmalar yapacaklarını belirterek, batı tepesinde yeni bir yerleşim yeri keşfettiklerini, buldukları çok önemli bir figürü de daha sonra açıklayacaklarını söyledi.
SÜ Rektörlüğü Senato Salonu'nda düzenlenen basın toplantısına, SÜ Rektör yardımcıları Prof. Dr. Şefik Bilir ve Prof. Dr. Kürşat Turgut, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Tırpan, İngiliz Arkeolog ve Çatalhüyük Kazı Başkanı Prof. Dr. Ian Hodder ile ekibi katıldı. Çatahöyük kazılarına üniversitelerinin sponsor olduğunu hatırlatan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şefik Bilir, "Sponsorluğu geliştirerek işbirliğine dönüştürdük. Önümüzdeki 3 yıl boyunca Çatalhöyük kazı ekibiyle bilimsel araştırmalar konusunda bir nevi ortak çalışma yapacağız, aynı zamanda teknik açıdan da destek sağlayacağız. Üniversitemiz, arkeolojik alanda Çatalhöyük ekibiyle eğitimi, bilgiyi ve amaçlı kazıları taşıyan bilinçle çalışmalar gerçekleştirecek. Teknik destek konusunda, kazı alanlarından çıkan materyallerin testi, deneyleri, fiziki ve biyolojik ölçümleriyle o dönemlerde yaşayan insanların alışkanlıkları, sosyal yaşamı ve yaşantılarının ortaya çıkmasında fayda sağlayacağız. Üniversitemizin laboratuvar ve öğretim üyesi kadrosunun genişliğiyle teknik alanda işbirliği yapabileceğinin ortaya çıkması nedeniyle, kazı ekibiyle görüşmelere başladık" dedi.
Çatalhöyük'te insanların 9 bin yıl önce konuşup, yazamadığını belirten Çatalhöyük Kazı Başkanı Prof. Dr. Ian Hodder ise, "Onların bize bıraktıkları bilgi materyallerdir. Materyallerin incelenmesiyle bilgi sahibi oluyoruz. Çok gelişmiş tekniklerin kullanıldığı Çatalhöyük kazılarında, birçok ülkeden 120 bilim adamı çalışma yapıyor. Bilim adamlarımızla, bilimsel teknikleriyle bulgulardan elde ettiğimiz bilgileri geliştirme adına iyi sonuca ulaşıyoruz. Selçuk Üniversitesi ile sağladığımız ortaklık sayesinde genç arkeologların yetişmesinin yanı sıra onların taze bilgilerinden de faydalanacağız. Bunun yanı sıra laboratuvar ve bilim adamlarının desteğiyle iyi bir sonuç çıkartarak çalışmalarımızı devam ettirmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
Devam eden Çatahöyük kazılarıyla ilgili bilgi de veren Hodder, 1961 yılında James Mellart tarafından ilk kazı çalışması yapılan Çatahöyük'te, 1993 yılından bu yana biz çalışıyoruz. İlk kazılarda 80 ev bulunmuştu, son kazılarda ise 50 ev bulundu. Şu anda bulunan 130 ev bize o dönemlerde 7 ile 10 bin insanın yaşadığını gösteriyor. Yanyana yapılan evlerde birçok insan iskeletinin bulunması ise o dönemde yaşayan insanların yakınlarının cenazesini evlerinin tabanına gömdüğünü gösteriyor. Bunun tek açıklaması ise ataya yakın olma duygusu olmasıdır. O dönemlerde sığırın evcilleştirildiğini, insanların elbise olarak avladıkları hayvanların derisini kullandığını tahmin ediyoruz. Bu yıl çalışmalarımızda önemli bir materyal bulduk. Bunu daha sonra açıklayacağız. Aynı zamanda insanların aile yaşantısının olduğunu tespit ederken, meydan, sokak veya cadde gibi bir yerin olmadığını gördük. Yapılan evlerin girişleri dam kısmında ve bitişik olmasının sebebinin, yabani hayvanlardan korunmak için yapıldığını ortaya çıkartıyor" dedi.