Susurluk kazasından tam 38 gün önce Çatlı'nın 25 Eylül 1996'da Fenerbahçe-Juventus maçını Şeref Tribünü'nde izlediği belirtildi.
Çatlı, katliam sanığı olarak tüm dünyada aranırken, Fenerbahçe Stadı'nda aralarında bakanların da bulunduğu toplulukla sohbet ettiği tanık anlatımıyla bir kitaba konu oldu. Bir dönem, Abdullah Çatlı ile birlikte ülkücü camiada yer alan, 1977'de MHP'nin Gençlik Kolları Başkanlığını üstlenen, 2003 yılında DYP İstanbul İl Başkanlığı yapan ve halen Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Üyesi olan Faik İçmeli, "Kırık Kurşun" adıyla piyasaya çıkan kitabında Abdullah Çatlı'yı 1996'da Fenerbahçe'nin VIP tribününde bakanlarla sohbet ederken gördüğünü yazdı.
Haberturk'ün haberine göre, 20 yıllık arkadaşı olan Çatlı'yı, 1977'den beri görmediğini, Fenerbahçe'nin Juventus ile oynadığı maçta tribününde görünce şaşırdığını söyleyen İçmeli, yeni çıkan kitabında olayı şöyle anlattı:
"1977'de Muhsin Yazıcıoğlu o zaman Ülkü Ocakları Genel Başkanı'ydı. O zaman Yazıcıoğlu'nun yardımcısı Abdullah Çatlı idi. Ben Gençlik Kolları Başkanı iken bir kez il binasında bir kez de Edirnekapı Yurdu'nda teşkilat konularını konuştuk. 1977'den sonra hiç karşılaşmamıştım. 1996 yılında Fenerbahçe-Juventus maçında VIP salonunda maç saatini beklerken Çatlı'yla karşılaştım. Kucaklaştık, hal hatır sorduk. VIP salonunda emniyet müdürleri, valiler, eski ve yeni, bakanlar, önemli işadamları vardı. Çatlı bir çoğu ile gayet samimiydi. Daha sonra o malum kaza haberini duydum."
KIRMIZI BÜLTENLE ARANIYORDU
Abdullah Çatlı 25 Eylül 1996 tarihindeki Fenerbahçe'nin Juventus'a 1-0 yenilgisiyle sonuçlanan Şampiyonlar Ligi karşılaşmasından tam 38 gün sonra Susurluk'ta trafik kazasında öldü. Faik İçmeli'nin Çatlı'nın gerek Türkiye'de, gerekse Interpol kanalıyla yurtdışında arandığı dönemde Fenerbahçe Stadyumu VIP salonunda devletin en üst düzeyindeki isimlerle gördüğü iddiası şok etkisi yarattı. Habertürk'ün telefonla ulaştığı Faik İçmeli, Çatlı'yı statta gördüğünü tekrarladı ancak konuştuğu bakanların isimlerini açıklamayacağını söyledi. İçmeli, şöyle dedi:
"Beraber Şeref Tribünü'nde maçı izledik. Bakan konusuna girmem doğru olmaz. O gün Şampiyonlar Ligi karşılaşmasında herkesin Şeref Tribünü'nde olacağı bir maç. Gizli saklı bir olay değil. İstanbul'un emniyet teşkilatından tutun, bakanlara kadar kimlerin geleceğini siz düşünün. Başbakan yoktu ama. Ayaküstü Çatlı maç saatini beklerken konuşuyorlardı bakanlarla. Ben onu gerçek kimliği olan Abdullah Çatlı olarak biliyordum. Ama diğerlerinin onu hangi kimlikle tanıdıklarını bilemiyorum. Çatlı o günkü şartlarda aranıyordu diye yazılıyor ama herkes biliyor ki çok açık şekilde hayatını idame ettiriyordu."
O MASANIN FOTOĞRAFI ÇEKİLEBİLSEYDİ
Ünlü bir spor yazarı da o maçta Abdullah Çatlı'yı statta gördüğünü şöyle anlattı:
"O gün oynanan Fenerbahçe-Juventus maçı öncesi her zaman olduğu gibi stadın hemen yan sokağında bulunan Birleşik Fenerbahçeliler Derneği'nin bahçesine
uğramıştık. Bahçenin girişinde sağda yuvarlak bir masa vardı. Aslında Mehmet Ağar ve o zaman başkan olmayan Aziz Yıldırım olmasa dikkat edilecek bir masa değildi. Ağar ve Yıldırım'ın dışında Ali Fevzi Bir vardı. Diğer iki kişiyi ise tanımıyordum. Ancak bir kaç ay sonra Susurluk olayı patlayınca o kişilerden birinin Abdullah Çatlı ve Hüseyin Kocadağ olduğunu anladım. Maç sırasında ise Ali Fevzi Bir hemen basın tribününün önünde yer alan şeref tribününün en arka sırasında oturuyordu. Diğerleri ise ön sıralara dağılmıştı. Belirttiğim gibi Susurluk olayı patlamazsa kesinlikle fazla akılda kalacak bir masa değildi. Belki de o masanın fotoğrafı şans olarak o gün çekilebilseydi çok büyük bir gazetecilik olayı yaşanabilirdi."
DÖNEMİN DYP'Lİ BAKANLARI
Halit Dağlı, Bahattin Yücel, Yalım Erez, Ömer Barutçu, Yıldırım Aktuna, Mehmet Sağlam, Mehmet Ağar, Turhan Tayan, Ayfer Yılmaz, Ufuk Söylemez, M. Salim
Ensarioğlu, Işılay Saygın, Nevzat Ercan, Nafiz Kurt, Namık Kemal Zeybek, Bahattin Şeker ve Bekir Aksoy.
FAİK İÇMELİ KİMDİR?
1951 Elazığ doğumlu. 1977 yılında MHP Gençlik Kolları Başkanlığı'na atandı. 12 Eylül askeri darbesinden sonra iki yıl firari gezdi. 1982 yılında tutuklanıp Mamak Askeri cezaevi'ne konuldu. Cezaevinden çıktıktan sonra MHP ile yollarını ayırdı. 1994 yılında DYP'de siyasete girdi, 2003 yılında İstanbul İl Başkanlığı'na atandı. Halen Elazığ Kültür ve yardımlaşma derneği Onursal başkanı ve Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Üyesi.
BASKIN EMRİ İÇMELİ'DEN
Faik İçmeli'nin kitabında Çatlı dışında da ilginç iddialar bulunuyor. Bunlardan en önemlisi 1997 yılında Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde yaşanan Flash TV baskını. Bu baskının talimatını veren kişi Faik İçmeli imiş. Kitabında şöyle anlatıyor: "Dün akşam Flash TV'de Tansu Hanıma çok kötü iftiralar atıldı, namusuna dil uzatacak safhaya kadar vardılar dediler. Bunun tüm Türkiye'ye izletilmesini düşünebiliyor musunuz? Benim genel başkanım, bu ülkenin başbakanlığını yapmış biri. Bu bana çok dokundu. Felaket bozuldum. Hemen teşkilattan sorumlu başkan yardımcılarını topladım. Bu olayda da gereken tepkiyi göstermemiz lazım dedim. Bir anda gelişti olay. Hemen teşkilatlara haber verildi, arkadaşlar toplandı, gençler geldi. Onlara geçmişte yaptığımız protestoları hatırlattım ve bu olayı da protest edin dedim.
Tabi bu olayda sınırı biraz aşmışlar."
Kitaptaki bir iddia da İçmeli'nin Mamak Cezaevi anıları. İçmeli, Mamak Askeri Cezaevi'nde birçok tutuklunun intihara kalkıştığı bilgisini veriyor ve bunlardan birinin de Namık Kemal Zeybek olduğunu iddia ediyor.