İZMİR (İHA) -Bir anda ateşler içinde kalan şahıs, ağır şekilde yaralandı. TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Milletvekili Hamza Dağ, gardiyanların geç müdahale ettiği iddiasını ve olayı araştıracaklarını açıkladı.
Vücudu ağır biçimde yanan mahkum Erkan Kaya, önce Muğla Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kaya, ardından yanık tedavisinin yapılması için Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastahanesi’ne sevk edildi. Hastanede ölüm kalım mücadelesi veren ağır yaralı mahkum Erkan Kaya’nın ailesi ise, duruma tepki gösterdi.
Erkan Kaya’nın yanı sıra diğer kardeşleri Erdoğan Kaya’nın da aynı cezaevinde kaldığını ve hastanede ziyaret ettikleri Erkan Kaya’nın kendilerine tuzak kurulduğunu söylediğini ifade eden abla Ümmü İrem, “Yanan kardeşimin komadan çıktıktan sonra konuştuğu iki kelime var, ‘Ağabeyime tuzak kurulacak, ağabeyime sahip çıkın’. Savcıya çıktım, dilekçe verdim. Kendimiz, kardeşimizin Muğla Cezaevi’nden İzmir Yeni Şakran Cezaevi’ne getirilmesini istiyoruz, hayati tehlikesi var diye. Yanan kardeşim, ‘üç kişi ona tuzak kuracak, aynı şeyi ona da yapacaklar’ diye söylemiş” dedi.
Kardeşinin yandığını iki gün sonra öğrendiklerini, kendilerine bir bilgi verilmediğini öne süren Ümmü İrem, “Kardeşimin hastaneye yanık geldiğini, iki gün sonra öğrendik. Şu anda İzmir’de Bozyaka Devlet Hastanesi’nde yatmakta. Bize söylenen sadece elinin az bir şey yandığı ama bizim gördüğümüz kadarıyla yüzde 47’si yanmış durumda. 'Kendim yaktım' diyor. Çünkü diğer kardeşi cezaevinde onu korumak istiyor. Diğer kardeşiyle görüştük, abisi ‘hiçbir suçu yoktu, ikimizi birden hücreye aldılar. Yanarken bağırma sesini duydum. Başkaları kardeşin yandı’ dedi. İkisinin de hayatından endişe ediyoruz. Müdür, 'bizimle birlikte arkadaş gibi yanımızda geziyor, hiçbir şekilde disiplin suçu da yok' dedi. Ama Erdoğan ile konuştuğumuzda ‘hayır abla, bana işkence yapıyorlar’ dedi. Müdür ve savcı ile kardeşimin konuşması aynı değil. O yüzden iki kardeşimin de hayatından korktuğumuz için İzmir’e getirilmesini istiyoruz. Masrafı neyse de karşılayacağız” diye konuştu.
Abla Ümmü İrem, yanan kardeşi Erkan Kaya’nın durumu ile ilgili, “Yüzde 50 ölüm tehlikesi var dedi doktor. Diğer kardeşim Erdoğan Kaya’nın kafatasında çatlaklar var ve karaciğerinden ameliyat oldu. Onun kafasından darbe olduğundan hayati tehlikesi var. Erkan, cezaevi müdürüne, ‘Koğuştakilerle anlaşamıyorum, hücrede kalmak istiyorum’ demiş. Fakat kardeşi öyle demiyor. Kardeşim yanarken, diğer kardeşime de üç kişi başka koğuştan ‘aynı şeyi kardeşine yapacağız’ demişler. Gardiyanlar da önce gülmüşler, sonra kapıyı açmışlar. Elindeki damarlarının tamamı yanmış, damarlarına da hortum takmışlar. Herhalde 'yaşamayacak, bu çocuk konuşmayacak ve arkasında da kimse durmayacak' diye düşündüler” ifadelerini kullandı.
Erdoğan ve Erkan Kaya’nın kardeşi Doğan Kaya da duruma tepki göstererek, şöyle konuştu:
“İki kardeşim de hastalanıyor, revire götürmüyorlar. Erkan da götürsünler diye kalkıyor yatağa yatıyor, gardiyanlar da kapıyı açmıyor, kendisi de yanmaya başlıyor. Erkan ile telefonla konuştum. Erkan’ın bana anlattığı ifade buydu. Abisi Erdoğan’ın söylediğine göre de daha önceden Erkan yakılmış” dedi.
Öte yandan, birkaç gün önce İzmir’deki karakol ve cezaevlerinde denetime gelen TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyelerinden AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, olayı hemen araştıracaklarını ve ailenin iddialarının doğru olduğunun anlaşılması durumunda konuyu meclise kadar taşıyacaklarını söyledi. Vekil Dağ, “İşin mahiyetini görelim. Cezaevi yönetimi ya da gardiyanlar tarafından yapıldığı iddialarını araştıracağım. Mutlaka savcılık da tahkikat yapıyordur. Ailenin iddialarını araştıracağız. Gerekeni yapacağız” dedi.