Ana muhalefet partisi CHP'nin cumartesi günü yapılacak kurultayında liderlik mücadelesinde bir sürpriz beklenmezken, yarışın parti meclisi (PM) listelerinde olacağı tahmin ediliyor.
Ankara Arena kapalı spor salonunda yapılacak kurultayın ilk gününde 3 maddelik tüzük değişikliği ile Genel Başkanlık seçimi yapılacak.
Tüzük değişikliklerinden en önemlisi Genel Başkan kontenjanıyla milletvekili adayı olan bir isme, sonraki seçimde ön seçim zorunluluğu getirilmesi olacak. İkinci günde de Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu seçimleri yapılacak.
Yeniden genel başkan seçilmesi neredeyse kesin görülen Kılıçdaroğlu 22 Mayıs 2010'da parti liderliğini devraldıktan sonra Adalet ve Kalkınma Partisi'ne karşı girdiği seçim yarışlarında oylarını kısmen arttırsa da beklenen sıçramayı gerçekleştiremedi.
Partisinin oylarını Baykal dönemine göre birkaç puan yükselten CHP lideri, iktidar alternatifi olamadı. Kılıçdaroğlu buna karşın 6 yılda 2 olağan, 1 de olağanüstü kurultaydan zaferle ayrıldı.
3 isim çıktı, teki kaldı, o da meçhulBu tabloya karşın kurultayda Kılıçdaroğlu'nun koltuğunu koruyup koruyamayacağı noktasında pek tereddüt görünmüyor.
Aslında kurultay sürecinin başlamasıyla birlikte 3 farklı isim genel başkanlık için bir adım öne çıktı.
O isimlerden biri, ulusalcı kimliğiyle tanınan, son kurultayda Kılıçdaroğlu ile girdiği yarışı kaybeden Yalova Milletvekili Muharrem İnce, ikincisi eski İstanbul Milletvekili Umut Oran ve üçüncüsü de İzmir Milletvekili Mustafa Balbay oldu.
Balbay dışındaki iki ismin birinci önceliği olağanüstü kurultaydı. Ancak kurultayı toplamak için yeterli imza sayısına ulaşılamayınca bu plan başarısız oldu.
Bu aynı zamanda her iki isim için de kırılma noktasıydı. Çünkü tüm delegelerin yarısına karşılık gelen yaklaşık 600 imzaya ulaşamamak, aynı zamanda genel başkanlık iddiasının da sona erdiğini gösteriyordu. Kurultaya günler kala önce İnce, ardından da Oran aday olmadıklarını ilan etmek zorunda kaldılar.
Balbay 'vefasızlık' etiketinden kurtulamadıÜçüncü isim Mustafa Balbay ise sürecin başından itibaren olağanüstü değil, olağan kurultaydan yana olduğunu ilan etti.
Ancak, gelinen noktada onun da Kılıçdaroğlu karşısında şansı pek yüksek görülmüyor.
Öyle ki, adaylık için gerekli 120 imzaya ulaşıp ulaşmayacağı da net değil. CHP'de özellikle Kılıçdaroğlu'na yakın kesimler, Balbay'ı "milletvekili olarak seçilmesinde kilit rol oynayan Kılıçdaroğlu'na karşı vefasız davranmakla' eleştiriyor.
Balbay, Ergenekon davası kapsamında tutuklu bulunduğu cezaevinden milletvekili seçildikten tahliye edilmişti.
Balbay ise, "Vefanın lidere değil, partiye" olduğunu söylüyor.
Ecevit son örnekCHP'nin kurultay tarihine bakıldığında partinin kurultayında genel başkanlık yarışına girerek, yarışı kazanan tek ismin Bülent Ecevit olduğu görülüyor.
Bu nedenle kurultayın CHP açısından tek anlamı yeni Parti Meclisi (PM) üzerinde odaklanıyor. Bugüne kadar 60 kişinin görev aldığı PM'de bu kez kimlerin olacağı merak konusu.
Seçimlerin büyük olasılıkla çarşaf listeyle yapılması bekleniyor. Bunun anlamı da, Kılıçdaroğlu'nun anahtar listesine girecek isimlerin çok büyük bölümünün PM'yi garantileyecek olması.
Kurultayda PM üye sayısının 60'tan 40'a, MYK'nin de 17'den 12'ye indirilmesi gündeme gelebilir. Dolayısıyla 40 kişilik liste için yarış daha da kızışabilir.
Parti Meclisi'nin önemi ne?Peki Parti Meclis'nin CHP açısından önemi ne? İki ayda bir toplanan Meclis, partinin temel politikalarını belirlemenin yanı sıra, milletvekili aday listelerinin oluşumunda da önemli rol oynuyor.
PM üyeliği çoğu kişi için de milletvekilliği öncesi bir "basamak" olarak görülüyor.
Bu algının farkında olan Kılıçdaroğlu, kurultay öncesi yaptığı son toplantılarda "PM üyeliğini kartvizit ya da kariyer planlaması olarak görenlerin burada işi yok" mesajını verdi.
Seçilecek PM, tüzüğe göre 2 yıl görev yapacak. Türkiye'nin gündemine bu sürede bir erken seçim gelmezse, bu makamı vekillik öncesi staj yeri olarak görenler bu açıdan da düş kırıklığına uğrayabilir.
Kılıçdaroğlu'nun karşısına genel başkan adayı olarak çıkamayan İnce ve Oran ile tek rakip olarak kalan Balbay'ın, Kurultay'da bu liste için kendi anahtar listelerini oluşturması ve Kılıçdaroğlu'nun listesini delme çabasına girmeleri bekleniyor.
Sürekli yenilik ve değişim mesajlarını veren CHP Lideri'nin PM listesinde bu sözüne ne kadar bağlı kalacağı ise merak konusu. Parti kulislerinde Kılıçdaroğlu'nun genç ve kadın ağırlıklı bir listeye yönelebileceği yorumları yapılıyor.
PM'nin ardından Kılıçdaroğlu, bu listeden kendisine yeni bir PM oluşturacak. Mevcut PM'de görev yapan Ercan Karakaş, Sencer Ayata, Yakup Akkaya gibi isimler yeniden bu kurulda görev almak istemediklerini Kılıçdaroğlu'na iletti.
Kılıçdaroğlu'nun, diğer bazı isimleri de yeni MYK'sine almaması ve kurulun büyük bölümünün değişmesi bekleniyor. CHP Lideri bugüne kadar 78 farklı isimle 17 kişilik MYK'de çalıştı. Bu açıdan CHP Lideri'nin "kadro kurma" konusunda pek de başarılı olduğu söylenemez.
'Dava partisi' olmanın ilk adımı mı?CHP lideri, yeni dönemde partiyi kendi deyimiyle "dava partisi" haline dönüştürecek bazı adımlar atmayı hedefliyor. 2018'e kadar bir kurultay yarışının olmaması nedeniyle Kılıçdaroğlu bu dönemde örgütlere ağırlık verecek.
Tabanda ev ziyaretleri, kentlerde kanaat önderleri ve sivil toplum örgütleriyle ilişkilerin geliştirilmesine dönük bir dizi adımın atılması bekleniyor. Yeni dönemde teşkilatlar için dönemlik programlar hazırlanması, bunları uygulayamayan örgütlerin değiştirilmesi planlanıyor.
Kılıçdaroğlu'nun bu hedefleri doğrultusunda "dümeni daha da sola kıracak" bazı hamleleri de yapması bekleniyor.
Parti tabanında, özellikle son dönemin en önemli gündem maddeleri olan Kürt meselesi ve sokağa çıkma yasakları gibi konularda daha somut yaklaşım geliştirilmesi gerektiği sıklıkla dile getiriliyor.