CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen Meclis Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Başbakan Erdoğan’ın, Amerika ve Avrupa’nın gündeminde olan sözde soykırım iddialarını parlamentolarından geçiren ülkelerin kararlarını görmezden gelerek, dış politikada ki başarısızlığını gizleyerek çareyi Türkiye’de yaşayan Ermenileri hedef göstermekte bulduğunu savundu.
Sevigen, “Görülmektedir ki, Başbakan Erdoğan’ın gözünü ne yazık ki, kin ve nefret bürümüştür. Türkiye’de yaşayan tek bir Türk vatandaşı bile burada yaşayan Ermenilere karşı bir düşmanlık beslemezken maalesef yapılan bu açıklama iki ülke vatandaşı arasına nifak sokmaktan başka bir işe yaramamıştır. Başbakan’ın bu talihsiz sözlerinden sonra Ermeni vatandaşların gözlerine günlerce uyku girmemiş, kapılarını polis ne zaman çalacak diye tedirgin olmuşlardır. Çocukları ateş üstünde yaşayan Ermeniler, korkularından tepkilerini bile ezilerek gizli gizli üstü kapalı bir şekilde dile getirmişlerdir" dedi. Sevigen Başbakan Erdoğan’a şu soruları yöneltti:
”Yaptığınız siyasi hatanın bedelini, hıncını, acısını, tek derdi ekmek parası kazanmak olan bu insanlardan mı çıkaracaksınız? Bu açıklamalarınızdan dolayı tüm dünya üzerinde Türkiye’nin bozulan bu kötü imajını nasıl düzelteceksiniz? Yaptığınız açıklamayla, Türkiye’deki Ermenileri rehine gibi, tehdit unsuru gibi görmek, hangi diplomasi, siyasi ilişki, hangi din ve hangi insanlıkla bağdaşmaktadır? Birçok ülkede kaçak yaşayan Türk vatandaşlarının da yaptığınız bu açıklamalar sebebiyle riske atılarak bulundukları ülkede yaşam haklarının tehlikeye atılacağını düşünmüyor musunuz? Tüm dünya tarafından, misafirperverliği, sıcakkanlılığı, samimiyeti, merhameti ile tanınan Türkiye’nin şimdi bu açıklamalar sonrası nasıl bir duruma düştüğünün farkında mısınız? Bu sözlerinizden sonra, korkuttuğunuz, huzursuz olan ve düzenleri bozulan bu insanların gönlünü almak bir nebze olsun kırılan kalplerini onarmak için, bütün bürokratik engelleri ortadan kaldırarak, müracaat edenleri ve Türk vatandaşlığına geçmek isteyenlerin işlerini kolaylaştırmayı düşünüyor musunuz?"
ANKA