Çiçek piyasalarla ilgili açıklama yaptı
ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, piyasalardaki hareketliliğin dış gelişmelerden kaynaklandığını belirterek, "Paniğe kapılmaya veya panik döneminin kavramlarını kullanarak tedirginliğe meydan vermeye gerek yok" dedi.
Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yaptı. Çiçek, açıklamalarının başında Türkiye Süper Ligi'nde şampiyonluğa ulaşan Galatasaray'ı tebrik etti. Çiçek, tüm futbol takımlarına yeni dönemde başarı dileğinde bulundu. Bakanlar Kurulu'nda iki kanun tasarısı üzerinde durulduğunu açıklayan Bakan Çiçek, bunlardan birinin Sağlık Hizmetleri Temel Kanun Tasarısı olduğunu ifade etti. Bu tasarı ile sağlık personelinin hizmet kusurları sebebiyle verdikleri zararların tazmini için Mali Sorumluluk Sigortası adıyla bir sigorta sistemi getirildiğini ifade eden Çiçek, bazı sağlık personelinin hizmet kusurları nedeniyle tazminat davaları açıldığını ve bu davaların sonunda zararı verene rücu ettiğini ifade etti. Çiçek, doktorların daha rahat çalışabilmeleri için sigorta şemsiyesi getirildiğini belirtti. Yeşil kart uygulamalarında zaman zaman bazı hizmet alımlarıyla ilgili sıkıntılar yaşandığına işaret eden Çiçek, özellikle diş hizmetleri konusunda bu sıkıntının yaşandığını bildirdi. Çiçek, bunların da yeşil kart kapsamına alınmasının sağlandığını kaydetti. Tasarıda, doktorluk yapabilmek için Türk vatandaşı olma şartının da kaldırıldığını da açıklayan Çiçek, Türkiye'de yabancıların da doktorluk mesleğini icra edebileceklerini bildirdi. Bunun için doktorluk diplomasının denkliğinin YÖK tarafından onaylanması gerektiğini dile getiren Çiçek, elinde diploması olan herkesin doktorluk yapamayacağını vurguladı. Çiçek, Türkiye'deki doktor açığının karşılanması için bu düzenlemenin getirildiğini ifade ederek tasarının imzaya açıldığını söyledi. Bakan Çiçek, toplantıda ayrıca Gümrük Müşavirleri Odası'nın kurulması ile ilgili tasarı üzerinde durduklarını belirterek, tasarının imzaya açılmadığını, üzerinde bir süre daha çalışılacağını açıkladı. Çiçek, Devlet Bakanı Ali Babacan'ın AB ile yürütülen çalışmalar hakkında kurula bilgi verdiğini belirterek, şu ana kadar gündemin işlediğini, bir aksamanın söz konusu olmadığını ifade etti.
Bakan Çiçek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından Bakanlar Kurulu'na Türkiye'nin enerji stratejisi ve politikaları ile ilgili bir brifing verildiğini açıkladı. Enerjinin, kalkınmanın en önemli unsuru olduğunu kaydeden Çiçek, enerji olmadan birçok faaliyeti sürdürmenin mümkün olmadığını açıkladı. Türkiye'nin, sanayileştikçe ve kalkındıkça enerji ihtiyacının arttığını dile getiren Bakan Çiçek, tedbirleri şimdiden alınmazsa bu ihtiyacı anında karşılamanın mümkün olmayacağını söyledi. Türkiye'nin zamanında, yeterli miktarda ve kesintisiz enerjiyi temin etmek zorunda olduğunu vurgulayan Çiçek, bunu yaparken kaynakları çeşitlendirmek ve yerli kaynakları devreye sokmak gerektiğini dile getirdi. Nükleer enerjiyle ilgili adımların da gecikmeden atılması gerektiğini anlatan Bakan Çiçek, Türkiye'nin bu konuda geç kaldığını ifade etti.
Çiçek, "Daha da geç kalırsak ilerde bir kısım kısıtlamalarla karşı karşıya kalabiliriz. Nükleer santral ilk defa Türkiye'de yapılıyor değildir. Dünyada 443 nükleer santral var. Bunların büyük çoğunluğu AB üyesi ülkelerde ve ABD'de faaliyet gösteriyor. Dünya elektrik üretiminin yüzde 16'sı bu kaynaklardan sağlanıyor. 27 santralin yapımı da sürüyor" dedi. Her ülke kalkınmasında bunlardan istifade ederken Türkiye'nin bir kısım tartışmalarla kaybedecek zamanı olmadığını vurgulayan Çiçek, bu alandaki çalışmaların bundan sonra biraz daha hızlı sürdürüleceğini dile getirdi.
"PANİĞE KAPILMAYA VE PANİK DÖNEMİNİN KAVRAMLARINI KULLANARAK TEDİRGİNLİĞE MEYDAN VERMEYE GEREK YOK"
Son zamanlarda döviz piyasasında ve mali piyasalarda bazı hareketlilikler görüldüğüne işaret eden Adalet Bakanı Çiçek, Merkez Bankası Başkanı ve Hazine'den Sorumlu Devlet Bakanı'nın gerekli açıklamaları yaptıklarını hatırlattı. Türkiye'nin belli süreden beri bir program uyguladığına işaret eden Bakan Çiçek, bu programın arkasında kararlılıkla durduklarını ve Hükümet'in bu konudaki kararlılığının devam ettiğini söyledi. Türkiye'nin dışa açık ve rekabetçi bir politika izlediğine dikkat çeken Çiçek, dünyada olup biten her şeyin, ülkelerin iç piyasalarına da yansıdığını söyledi. Bundan dolayı paniğe kapılmaya veya panik döneminin kavramlarını kullanarak Türkiye'nin ekonomik gidişatı ile ilgili tereddütlere meydan vermeye gerek olmadığını belirtti. Kavramlar itibariyle yerine oturmayan bir kısım kelimeler kullanılmak suretiyle bazı değerlendirmelerin yapıldığına işaret eden Çiçek, Türkiye'deki iç gelişmelerden öte dünyadaki gelişmeler nedeniyle bu hareketliliğin yaşandığını anlattı.
Çiçek, "Bunu kriz döneminin kavramlarıyla izah etmeye gerek yoktur. Türk ekonomisi geçmişte bunlardan daha kötülerini absorve etmiştir. Kendi iç dinamikleri olup bitenleri kendi içinde dengelemeye ve değerlendirmeye yeter niteliktedir ve dayanıklılığı da buna müsaittir. Amerikan Merkez Bankası'nın faizleri yarım puan yükseltmiş olması, Avrupa Merkez Bankası ve Japonya Merkez Bankası'nın bu yöndeki temayülleri, petrol ve altın fiyatlarındaki yükseliş ister istemez Türk ekonomisini de belli ölçüde etkilemektedir. Vatandaşlarımızın endişeye kapılmasına gerek yok. Dalgalı kur politikasının tabii sonucu olarak bu değerler zaman zaman yükselir, zaman zaman düşebilir. Hükümet olarak uyguladığımız politikadaki mali disiplin ve yapısal reformlar devam edecek. Çıkarılması gereken yasalar varsa bunlar da çıkarılacaktır" diye konuştu.
Çiçek, açıklamalarının sonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bakanlar Kurulu'nda dövizdeki dalgalanmanın ne kadar süreceği yönünde bir öngörüde bulunup bulunmadıkları sorusu üzerine Çiçek, dalgalı kur politikasının sonucu olarak fiyatları piyasanın kendisinin belirlediğini, 'şuraya kadar çıkar' şeklinde bir değerlendirmenin sistemin doğasına aykırı olduğunu söyledi. Türk ekonomisinin, 4-5 yıl önceki ekonomi olmadığına işaret eden Çiçek, çevresinde yaşanan bütün olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye'nin bu politikaları sürdürdüğünü belirtti. "Bizim bakımımızdan eski alışkanlıklarla değerlendirilecek bir durum yoktur" şeklinde konuşan Çiçek, karamsar bir tablo çizmeye gerek olmadığını ifade etti. Gerçeği olduğu gibi kabul etmeye ve değerlendirmeye mecbur olduklarını kaydeden Çiçek, şu anda yapılan abartılı, yanlış ve aşırı değerlendirmelerin gerçekçi olmadığını düşündüklerini söyledi. Nükleer santral yapımına talip olan firmalarla ilgili bir değerlendirme yapılıp yapılmadığı sorusu üzerine Çiçek, toplantıda firma bazında değerlendirme yapmadıklarını kaydetti. Çiçek, Bakanlar Kurulu'nda Hükümet'in bu noktadaki kararlılığını ve nükleer enerji ile ilgili bir kısım çevrelerin tereddütlerin doğru olmadığı noktasındaki Hükümet politikasını bir kez daha vurguladıklarını dile getirdi. Çiçek, teknik konuların Bakanlar Kurulu'nda karara bağlanmadığına işaret etti.
