BİZE ULAŞIN
DENİZLİ, (DHA)- Denizli’nin Çivril İlçesi’nde yerel seçimlerin ardından başkanlık koltuğuna oturan AK Partili Belediye Başkanı Gürcan Güven’in kendilerine baskı yaptığını, mesai saati dışında çalıştırıldıklarını, istifaya zorlandıklarını ileri süren taşeron işçiler, basın açıklaması yaptı. Belediye Başkanı Gürcan Güven ise, şartnameyi uyguladığını belirterek, geçmiş yönetimin toplu sözleşme kurallarına uymaması nedeniyle belediyenin 2 milyon lira borç yüküyle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Çivril Belediyesi önünde aileleriyle birlikte toplanan işçiler daha önce çalıştıkları birimlerden alınarak, çöp toplama, park bahçe düzenlemesi ve sokak temizliği işlerine verildiklerini, başkanın kendilerine baskı yaparak istifaya zorladığını ileri sürdü. Taşeron firma işçilerinin eylemine CHP eski Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemur ve CHP Çivril İlçe Teşkilatı yöneticileri de destek verdi.
Belirli bir birimleri olmadığını ileri süren işçiler, “Her gün farklı bir birimde görevlendiriliyoruz. Mesaimiz çok uzun. Gece yarısına kadar kamyonun arkasında çöp topluyoruz. Sabah 08.00’de tekrar işe geliyoruz, park bahçe işine gönderiliyoruz. İstifa etmemiz için baskı uyguluyorlar. Yıldırmaya çalışıyorlar. İşe girerken her türlü birimde çalışmayı kabul etmiştik. Ancak, birimlerimiz belli olmalı. Mesai saatlerimiz belli olmalı. 23 Nisan’da da çalıştırıldık. İzin kullandırmıyorlar” diyerek tepkilerini dile getirdi. 75 taşeron işçinin dışında kadrolu işçilere de baskılar uygulandığı iddia eden CHP Çivril Gençlik Kolları Başkanı Necdet Çakmakçı, belediye yönetiminin partizanca bir tutum takındığını belirterek taşeron işçilerin yanında olduklarını söyledi.
“ŞARTNAMEDEKİ GÖREVLENDİRMELERİ YAPTIM”
AK Partili Çivril Belediye Başkanı Gürcan Güven ise, taşeron firmayla yapılan şartnamenin gereğini yerine getirdiğini söyledi. CHP’li Çivril eski Belediye Başkan Hakkı Aslan’ın toplu sözleşme hükümlerine uymayarak işçilere düşük maaş ödemesi yüzünden 2 milyon lira borçla karşı karşıya kaldığını belirten Güven, “Çivril Belediyesi’nin 83 norm işçi kadrosu var. Şu anda mevcut işçi sayımız ise kapanan belde belediyelerden gelen işçilerle birlikte 141 kişi. Taşeron firma ile biri 35, diğeri 40 işçi olmak üzere iki ayrı sözleşme yapılmış. 26 ayı kapsayan 75 işçinin sözleşmesi, Temmuz ayında sona eriyor. O döneme kadar ben bu işçilere, Ocak 2012’de imzalanan 16 maddelik şartnamede belirtilen görevlendirmeyi yaptım” dedi.
“BÜROKRASİYİ İYİ BİLİRİM”
Kamudan geldiğini ve bürokrasiyi çok iyi bildiğini belirten Güven, “Biz burada kurumsallığı oturtmaya çalışıyoruz. Başkanlar değişse de buradaki işlerin tıkır tıkır işlemesi lazım. Kurumsal kimliği oluşturmaya çalışırken görevsel tanımları, vasıfları netleştirmek gerekiyor. Şirketten almışın ilkokul mezunu birini, yapmışın bir yere müdür. Bunu almak zorundayım. Ve aldım yerine mali işlerden sorumlu bir personelimi atadım. Yılda 100 bin lira zarar eden bir birim 10 günde 35 bin lira para getirdi. Sonuçta bu kardeşimizin işi, kadrolu temizlik işçisi geçiyor. Biz burada adaletli olmaya çalışıyoruz. Ben kimsenin ekmeği ile uğraşmam” diye konuştu.
“GEÇMİŞ YÖNETİMDEN 2 MİLYON LİRA YÜK GELDİ”
İşçinin haklarını koruyanın kendisi olduğunu savunan Başkan Güven, “79 işçiye 2 milyon liraya yakın para ödeyeceğim. Sendika ile yapılan sözleşme gereği işçiye 2 bin 400 - 2 bin 600 lira maaş ödenmesi gerekirken, 1800 lira eksik ödenmiş. Eski başkan işçi maaşlarından kesinti yapmış. İşçilere 1800 lira almayacaklarına dair taahhütname imzalattırılmış. Sendika bunu mahkemeye taşımış. Mahkeme karar verdi. Şimdi ben 79 işçiye 2 milyon lira kesinti parası ödeyeceğim. İşçilerin maaşından kesinti olmayacak. Kağıt üzerinde ne ise o rakamdan maaşlarını alacaklar” diyerek geçmiş yönetimi eleştirdi.
